Beşiktaş'ın sorunu Fikret Orman ve yandaşları!

Bunlar Beşiktaş'ın iyi günleri ne yazık ki, ekonomik kaos yakın gelecekte yüzünü çok daha farklı gösterecek.

Sorun ne Şenol Güneş'in sahaya sürdüğü kadroda, ne son vuruşlarda beceri noksanlığı yaşayan oyuncularda ne de kaleci Tolga Zengin'de. Beşiktaş'ın önündeki sorun başkanı Fikret Orman ile yandaşları!..

"Motivasyonum düşerse Beşiktaş çöker" şeklinde ilginç ötesi bir açıklama yapan Fikret Orman, gittiği basketbol maçında Beşiktaş yandaşının "Paralar nerede?" tezahüratı ile karşıladığı bir kulüp başkanı... Gel de çık işin içinden! Muallakta kalmamalı Beşiktaş yandaşının tepkisi. Hangi paralar, Beşiktaş Kulübü'nün başkanı Fikret Orman'ın parayla ne işi var ve de neden hesap kulüp başkana sorulmakta? "Futbolcu sahtekar en büyük taraftar" sloganını özümseyen tribünlerin profili yıllar geçse de çok farklılık ihtiva etmezdi oysa ki! Demek ki bildikler bir şey mevcut!

Beşiktaş, Belçika deplasmanından Genk yengisi ile dönse ne olacaktı? Kulüp ekonomik darboğazı mı aşacaktı? Maaşlarını alamadıkları için antrenmana çıkmayan basketbolculara ödeme mi yapılacaktı? Kulüp personeline içeride biriken alacakları mı verilecekti? Futbol uzun süredir sahada oynanan oyundan ibaret değil! Elbette bu salt Beşiktaş'ı kapsamamakta. Ne var ki Beşiktaş'ın durumu biraz farklılık arz ediyor. Şöyle ki, art arda iki kez şampiyonluk yaşayan sonrasında Şampiyonlar Ligi'nde mücadele eden Beşiktaş'ın borç tutarı azalacağına tam aksine giderek artıyor. Bu nedenle Genk yengisi, fanatik yandaş grubunu mutlu etmenin ötesinde bir şey ifade etmeyecekti. Bu skor, transfer yetkisine sahip 'yönetici' taifesinin daha çok işine geliyor. Daha çok transfer, daha çok harcama ve daha çok borçlanma. Kazanan kim? Menajerler ile işbirlikçileri elbette ki... İşbirlikçileri kim mi? Ortada değil mi?

Mustafa Pektemek o golü atsaydı, Tolga Zengin o golü yemeseydi, Beşiktaş mevcut kadroyla uzun ve dikine oynayarak başarılı oldu... Geçiniz bunları üstelik tek kalemde! Yandaş grubu başkanına inanmıyor, inanmadığı gibi de yeriyor. Sporcusu yönetimine güvenmiyor, antrenmana çıkmayarak mesajını veriyor. Biz hangi mücadeleyi yazalım, sahadakini mi sana dışındakini mi? Ne işle iştigal edersen etsin kişi, emeği kutsaldır. Emeğe saygısızlık ise kapitalist sistemin olmazsa olmazıdır ancak Beşiktaş halkın takımı ya da öyleydi kısa geçmişte, ki artık başka bir düzenin kulübü oldu gibi gözüküyor.

Beşiktaş, Genk ile berabere kaldı. Kulüp çalışanı kirasını ödeyemediği ev sahibine 'Kusura bakmayın bizim takımın durumu kötü' mü diyecek? Maaşını alamayan sporcu alacaklılarına 'lütfen biraz daha bekleyin, bir galip gelelim önce' yalanının ardına mı sığınacak?

Bunlar Beşiktaş'ın iyi günleri ne yazık ki, ekonomik kaos yakın gelecekte yüzünü çok daha farklı gösterecek. Transfer taksitlerini alamayan futbolcular UEFA'ya başvurup bedelsiz serbest kalma hakkını aldıklarında durum daha da işin içinden çıkılmaz hal alacak. Bu arada Beşiktaş, Genk karşısında kötü oynamadı. Eldeki kadro budur, sonuç da buna uygundur. Fikret Orman ve yandaşları ile alınabilecek yol da bundan ibarettir...

Önceki ve Sonraki Yazılar
Asena Özkan Arşivi