'Demirtaş’sız HDP baraj sorunu yaşayabilir'

'Demirtaş’sız HDP baraj sorunu yaşayabilir'
Dicle Toplumsal Araştırmalar Merkezi Başkanı Mehmet Kaya, HDP'yi Demirtaş'ın gidişine sessiz kalmakla eleştirdi. Kaya, 'Toplumun HDP'den izahat beklentisi var' dedi.

Remzi BUDANCİR

ARTI GERÇEK-
Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi'nde 4 Kasım 2016'dan bu yana tutuklu bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, partisinin 11 Şubat'ta gerçekleştireceği kongrede aday olmayacağını açıkladı. Demirtaş’ın bu kararının ardından başlayan tartışmalar devam ediyor. Demirtaş’ın bırakma kararını kabul eden HDP’ye de ciddi eleştiriler var… Eleştirilerin en başında HDP’nin bu kararı kabul etmesi ve yapılan eleştirilere sert cevap vermesi geliyor.

DEMİRTAŞ ÇATIŞMALARIN HDP’YE MAL EDİLDİĞİ DÖNEMDE BİLE BARAJI AŞMAYI BAŞARDI

DİTAM Başkanı Mehmet Kaya, Demirtaş’ın aday olmama kararını, HDP’nin tavrını ve Demirtaş’sız HDP’nin geleceğini Artı Gerçek’e değerlendirdi.

- Demirtaş’ın eş genel başkanı adayı olmayacağını açıklamasının başlayan tartışmalar devam ediyor. HDP tabanının geniş bir kesimi Demirtaş’ın devam etmesi gerektiği görüşünde. HDP’ye de ciddi eleştiriler var. Bu tartışmaları ve eleştirileri nasıl değerlendiriyorsunuz?

Demirtaş’ın hem HDP’nin Türkiye partisi olması boyutundaki çalışmaları, hem 7 Haziran seçimi sonrası HDP’yi Türkiye partisi yapma konusundaki başarısı var. Ardından da her ne kadar bazı kesimler tarafından yetersiz görünse de, bana göre ülkede meydana gelen çatışmalı sürece karşı net tavrından dolayı hem Türkiye genelinde, hem de bölgede önemli bir sempati kazandı. Bunu görmek lazım.

1 Kasım seçimlerine giderken, yaşanan çatışmalı ortam, çatışmaların bir şekilde HDP’ye mal edilmesine rağmen yine Türkiye’de yüzde 10’un üzerinde bir oy almasının önemli aktörlerinden birisi Selehattin Demirtaş’tır. Şimdi böyle bir geçmişi, siyasi duruşu ve gücü olan birinin Aralık ayında da HDP Parti meclisinin bu tartışmalara son verecek şekilde Şubat ayında yapılacak kongrede aday olacağını açıkladıktan sonra, bir anda böyle bir mektupla adaylık olmaması açıklaması doğrusu ister istemez kitlelerde tartışmaya sebep oluyor.

HDP, DEMİRTAŞ’IN GİDİŞİNE SESSİZ KALMAMALIYDI

Bunun birkaç nedeni var. Birincisi yöntem doğru bir yöntem değildi. Herkesim tarafından ki HDP ve HDP siyaseti bu konuları çok detaylı tartışan bir partidir. Bu tartışmalara yeterli zaman ayırmadığına ilişkin genel bir görüş var. İkincisi de bu güne kadar hep baraj sorunu çeken bir Kürt siyasi partisinin, ilk defa en kötü dönemde bile barajı geçtiği ve bunda da Selahattin Demirtaş’ın payının olduğu bilinmesine rağmen, böyle bir sürece yeterince tartışılmadan sessiz kalınması, ister istemez insanların kafasında farklı senaryoların oluşmasına neden oluyor.

TOPLUMUN HDP’DEN İZAH BEKLENTİSİ VAR

Hem Kürt siyasi tabanında hem de Türkiye’de HDP’ye yakın duran kesimlerce bir izah beklentisi var. Ve bu beklenti süreç içerisinde nereye evrilir doğrusu bunu zaman gösterecek. Ama ben bu sürecin HDP içerisinde çok sağlıklı ve rahat atlatacağına inanmıyorum. Çünkü Selahattin Demirtaş’ın yerine konulacak aktörün, 2019’da veya erken bir seçim olursa baraj sorunu kesinlikle önündeki en büyük engellerden biridir. Şimdi bunlar tartışılmadan, siyasi süreç tartışılmadan, seçim tartışılmadan böyle bir istifanın kabul edilmesi, ben de genel kanıya inanıyorum, bu HDP içerisinde büyük tartışmalara neden olacak.

HDP ELEŞTİRİLERİ ANLAYIŞLA KARŞILAMALI

- HDP eş genel başkanlığı ile ilgili devam eden eleştirilere HDP’den sert eleştiriler geldi. Bu eleştirileri nasıl değerlendiriyorsunuz?


Demirtaş’ın şahsında ve partisi ile birlikte Türkiye’de bazı demokratik güçleri bir arada tutma gücü vardı. Muhafazakarlar, ılımlı İslam, solcular, sosyalistler, Kürtler, Aleviler, gayrimüslimler gibi çok farklı kesimi bir arada tutabilen güçlü bir liderdi. Kan kaybetmedi bu güne kadar da. Bu gün kamuoyuna baktığımız zaman, Demirtaş’ın mahkemelerinin yine Türkiye’nin en önemli gündemi olduğunu görüyoruz. Yine Demirtaş liderler arasında yapılan popülarite araştırmalarında önemli bir oyla temsiliyet gösteriyor. Şimdi böyle bir aktörü, toplumla, parti ile detaylı bir şekilde paylaşmadan, bir anda kendi mağduriyetini de göz ardı ederek yazdığı bir mektup üzerinden hemen karar verip, daha sonra buna yönelik yapılan eleştirilere sert cevap vermek bence yanlış bir yöntem. HDP’nin bunu anlayışla karşılaması gerekiyor.

DEMİRTAŞ’IN BIRAKMASINI BİR MİLLETVEKİLİ İSTİFA ETMİŞ GİBİ SUNMAK DOĞRU DEĞİL

- HDP tabanı Demirtaş’ın bırakmasına nasıl bakıyor?


Böyle birleştirici bir gücü olan, böyle bir siyasi misyonu olan bir liderin koşullarını da unutmadan, kendisi istedi, biz de kabul ettik anlamındaki, çok kısa süreli bir tartışma ortamı olmadan bunun kabul edilmesine yönelik toplumdaki tepki bana göre daha da derinleşecek. Buna karşı HDP bu sert üslubunu devam ettirirse, bence HDP içerisinde başka tartışmaların daha da büyümesine sebep olacak. Burada, bu alınan karara yönelik gerek sivil toplumda, gerek aydınlarda, köşe yazarlarında gelişen bu tepkiyi anlayışla karşılamak gerekiyor. İzaha muhtaç bir karardır bu. Ardından birçok süpekilasyonu da beraberinde tartışmaya açan bir karardır.

Şimdi böyle bir kararı, sanki sıradan bir HDP milletvekili istifa etmiş gibi sunmaya çalışmak bence biraz emeğe de başarıya da haksızlıktır. Bu tür emeğe ve başarıya haksızlıklar en çokta bunu yapan siaysetin kendisine büyük zararlar verir. Bu parti bu gün HDP olsa bile, 1970’den, 1990’dan gelen Kürt siyasi akımının bir partisidir. Geçmişte HADEP’ti, DEP diye kendini ifade eden bir partidir. Bu partiye geçmişten bu yana büyük emekler veren insanların bu süreç içerisinde girmeleri gerekiyor. Bu sürecin doğru bir tarafa evrilmesi için bu sürecin içerisine girmesi gerekiyor, yoksa bu süreç başka tartışmalarla başka taraflara giderken, partinin geçmişten gelen insanlara ihtiyaç var. Sürecin doğru düzgün idare edilmesi için.

DEMİRTAŞ'SIZ HDP BATIDA OY KAYBEDEBİLİR

- Demirtaş'ın sadece Kürtler açısından değil, toplumun geniş bir kesimi için önemli bir lider olduğunu ifade ediyorsunuz. Demirataş’sız HDP nasıl olur? Tabanda bir kırılma olur mu?

Parti yeni bir lider seçecek. Onu beklemek lazım. Yeni bir aktör seçecek. Tabi HDP’nin işi çok zor.

- Niye çok zor?

Sonuçta Selehattin Demirtaş güçlü bir aktördür. Ondan sonra gelecek aktörün bu süreci seçime kadar götürmesi çok rahat olmayacak. Tabii ki Selahattin Demirtaş’ın hem Kürtler üzerinde hem de Türkiye’deki, batıdaki Kürtler üzerinde önemli bir etkisi vardı. Bunu gözardı etmemek lazım. Evet Kürtler üzerinde, belki de ilk defa siyaset alanında Kürtlerin kendi sorunlarını çok doğru bir şekilde savunan, yani çatışmasız bu sürecin de devam edebileceğine inandıran bir lider oldu. Bu önemliydi. Batıdaki karşılığı da, gerçekten ülkenin artık yeniden Kürt sorununun şiddetten arınarak tamamen demokratik ortamlarda, Türkiye ile birlikte çözülebileceğine inanan bir lider konumundaydı. Şimdi bunları böyle üst üste koyduğumuz zaman, bu HDP’ye ne yapar diye tartıştığımızda, bu şunu gösterir: HDP Türkiyelileşme politikası ile birlikte her iki kesimden de oy almayı hedefine koyan bir partiydi. Bu iki tane büyük kırılma, bana göre hem Türkiye’nin batısında, nispeten o boyutta olmasa bile Kürtler arasında da bazı kırgınlıklara neden olacaktır. Evet Kürtlerde oyun şekli çok büyük değişikliğe uğramayacaktır. Sonuçta Kürtler bu işin farklı bir mücadele olduğunun farkındadırlar ama bence batıda büyük bir oy kaybına sebep olacak. Selahattin Demirtaş’ın yerine bir başka aktörü oluşturmakta çok zorlanacak HDP. Batı oylarında büyük düşüş olacak. Kürtler arasında kırılganlık olacak ama oya yansıyacağına pek ihtimal vermiyorum.

Öne Çıkanlar