Devletin korumaya aldığı Germuş Kilisesi kaderine terk edildi

Devletin korumaya aldığı Germuş Kilisesi kaderine terk edildi
Bakanlar Kurulunun 'Turizm gelişim merkezi' ilan ettiği Urfa'daki Germuş Ermeni Kilisesi, ahır olarak kullanıldıktan sonra simdi de definecilerin talanına terk edildi.

Urfa kent merkezinin 10 kilometre kuzeydoğusunda bulunan ve 19’uncu yüzyılda yapıldığı tahmin edilen Germuş Kilisesi, Bakanlar Kurulu'nun koruma kararına rağmen kaderine terk edildi.

23 Ekim 2011 tarihinde Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın teklifi, Bakanlar Kurulu kararı ile Germuş Kilisesi ve çevresi 'Turizm gelişim merkezi' olarak ilan edilip, Karacadağ Kalkınma Ajansı’nın 2018 yılı Mali Destek Programı’na alınmasına rağmen kilise ve çevresinde hiç bir çalışma yapılmadı.


Bakanlar Kurulu'nu korumasına alınan kilise defineciler tarafından tahrip ediliyor.

KİLİSEYE DEFİNECİLER DADANDI, BEKÇİ KAYIPLARA KARIŞTI

En son 2013’te ahır olarak kullanılan Germuş Kilisesi'nin yapısal durumu her geçen gün biraz daha kötüleşiyor. Kiliseye musallat olan defineciler, kilisenin içini ve duvar diplerini kazarak kiliseyi enkaz haline getirdi.

Bakanlar Kurulu kararına rağmen hiç bir önlem almayan yetkililer ise, kilisenin durumunu ancak basına yansıyan haberlerden öğreniyor.

Definecilerin talanının basına yansıması üzerine bekçi görevlendirilip, kapısında da tarihinin yer aldığı tanıtım tabelası konsa da ilgisizlik yüzünden ilk önce tabela ardından da görevli bekçi kayıpara karıştı.


2 metrelik çukurlar yüzünden kilise her an yıkılabilir.

DEFİNE İÇİN KAZILAN ÇUKURLAR YÜZÜNDEN YIKILMA TEHLİKESİYLE KARŞI KARŞIYA

Urfa'nın merkez Haliliye ilçesine bağlı şimdiki adı ile Dağeteği mahallesi olan Germuş'daki kilisenin içine ve dışına açılan sayısız çukur, tarihi yapıya yeterince zarar verirken, son bir ay içinde iç kolonların yanına kazılan 2 metre derinliğindeki çukurlar, kiliseyi yıkılma tehlikesi ile karşı karşıya bırakıyor.

ERMENİLER TEHCİR EDİLİNCE...

1915 öncesi Urfa yöresinin en büyük köyü olan Germuş’te, Ermeni Kilisesi'nin yanı sıra 100’den fazla öğrencisi olan bir de okulun yer aldığı, köyün etrafında eski manastır kalıntılarının bulunduğu belirtiliyor.


Kilise 1915'deki tehcirin ardından uzun süre ahır olarak kullanıldı. 

Köyün 800 haneli olduğu, kilisenin 1881’de Hagop Ardvisyan tarafından restore edildiği, etrafının Surp Hovhannes, Surp Tadeos, Surp Hagop ve Surp Minas adlı eski manastırlarla çevrili olduğu kayıt altına alınmış. kayıtlara göre kilise, 1915 yılına kadar Ortodoks Ermenileri tarafından ibadethane olarak kullanılırken tehcir ile birlikte gelen yıkım süreciyle uzun süre ahır olarak kullanılmış. (MEZOPOTAMYA AJANSI)

Öne Çıkanlar