Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi önünde 36'ncı yıl anması

Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi önünde 36'ncı yıl anması
78’ler Derneği Diyarbakır Şubesi, Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi’nde 36 yıl önce işkenceye karşı başlatılan Ölüm Orucu'nda yaşamını yitirenleri anma etkinliği düzenledi.

Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi’ndeki işkence ve insanlık dışı uygulamalara karşı 14 Temmuz 1982’de Ölüm Orucu eylemi yapan PKK’li tutuklular Kemal Pir, Hayri Durmuş, Ali Çiçek ve Akif Yılmaz için eylemlerinin 36. yıldönümünde Diyarbakır’da anma etkinliği düzenlendi.

78’ler Derneği Diyarbakır Şubesi öncülüğünde düzenlenen etkinlikler, Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde bulunan Yeniköy Mezarlığı’nda Ali Çiçek’in mezarı başında gerçekleştirilen anma ile başladı. Ali Çiçek’in ailesi, HDP Diyarbakır milletvekilleri Remziye Tosun, Semra Güzel ve Dersim Dağ, 5 Nolu Cezaevi’nde kalan çok sayıda kişi, HDP ve DBP Diyarbakır il örgütleri yöneticileri ve çok sayıda yurttaş katıldı.

"14 TEMMUZ DİRENİŞİ 12 EYLÜL'Ü BOŞA ÇIKARTTI"

Saygı duruşu ile başlayan anmada konuşan 78’ler Derneği Diyarbakır Şube Başkanı Gani Alkan, 5 Nolu Cezaevi’nde işkence ve insanlık dışı uygulamaların Kürt halkının yok edilmesinin amaçlandığını ifade ederek, "Bu politikalara karşı büyük bir direniş oldu. Mazlum 3 kibrit ile ateşi başlattı, dörtler ateşi büyüttü ve 14 Temmuz ile direniş zirveye ulaştı. 14 Temmuz direnişi, 12 Eylül darbesini boşa çıkardı. Amaçlarına ulaşamadılar. Bu direniş destanı bugünlere kadar uzandı" dedi.

ALİ ÇİÇEK’İN MEZARI BAŞINDA ANMA

Ali Çiçek’in ablası Ayşe Çiçek de kardeşinin mezarı başında yaptığı konuşmada, Ali Çiçek’in Diyarbakır’da defnedilmesinin vasiyeti olduğunu belirterek, ölümünden 20 yıl sonra vasiyetini gerçekleştirdiklerini söyledi. Katılımcılara teşekkür eden Çiçek, gözyaşlarına hakim olamayarak, konuşmasını sonlandırdı. Buradaki anma Ali Çiçek’in mezarına karanfiller bırakılmasıyla sona erdi.

5 NOLU CEZAEVİ ÖNÜNE KARANFİLLER BIRAKILDI

Anma daha sonra Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi olarak bilinen Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi önünde devam etti. HDP Diyarbakır Milletvekili Musa Farisoğulları, burada yaptığı konuşmada, 5 Nolu Cezaevi’nde yaşananların yeni bir sürecin başlangıcı olduğunu belirterek, "Bu zindanda tarihi bir direniş yaşandı. 12 Eylül askeri darbe idi ama Kürdistan’da farklı bir şekilde yaşandı. Kürt halkının iradesini kırarak, özgürlük mücadelesini tasfiye etmek istediler. Ancak PKK’nin öncüleri ihanet ve teslimiyeti kabul etmeyerek, direnişi seçtiler" diye konuştu.

Anmaya katılanlar cezaevi önüne karanfil bıraktıktan sonra HDP Diyarbakır il binasındaki Vedat Aydın Konferans Salonu’na geçerek anmaya devam etti. Burada 14 Temmuz’da bedenini ölüme yatıranların anısına saygı duruşunda bulunuldu. 78’ler Derneği Diyarbakır Şubesi Başkanı Gani Alkan’ın yaptığı açılış konuşmasının ardından DTK Eş Başkanlık Divanı üyesi Dilek Adsan, kısa bir konuşma yaptı. Adsan, 1925 yılından bu yana Kürt halkına dönük imha ve inkar politikaları ile gelindiğini ifade ederek, "Bu zihniyetle ülke yönetilmeye çalışıldı. Ancak buna karşı her dönem direniş sergilendi. Askeri darbe döneminde de devrimciler, yurtseverler, demokratlar ve muhalif bütün kesimler, cezaevlerine konularak, amansız işkencelere tabi tutuldular. Sadece teslimiyet değil, ihanete gitmeleri için işkencelere maruz bırakıldı" dedi.

O GÜNLERİ ANLATTI

14 Temmuz direnişinin tarihi direniş olduğunu ifade eden 12 Eylül darbesi sonrasında Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi’nde uzun süre tutuklu kalan DBP Eş Genel Başkanı Mehmet Şirin Tunç ise şunları anlattı: "5 nolu zindanında tarihi bir direniş sergilendi. Kürt halkının öncüleri zindanda olduğu için, ağır işkenceler uygulandı. Mazlum Doğan, kana ihtiyaç olduğunu söylerdi. Mazlum yoldaş Newroz ateşini yakarak, dönemin Kawa’sı oldu. Bugünlere kadar o ateş yükselerek geldi. Dörtler kendilerini ateş topu yaparak, Mazlum’a cevap verdi. Gece gündüz işkencelerle geçti. O dönemde Türkiye’nin siyaseti buydu. Kürtlerin başkaldırmaması için işkenceler uygulandı. Esat Oktay açık bir şekilde bu işkenceleri neden yaptıklarını söylüyordu. Kürdistan’ı nasıl özgürleştireceksiniz diyordu. Kemal Pir yoldaş öncülüğünde ölüm orucu başladı. 43 gün boyunca devam etti. Bu sürede işkence gece gündüz devam etti. Ziyaretçiler bile bu işkencelere maruz kaldı."

"DİRENİŞ BU GÜNLERE ULAŞTI"

Mehmet Hayri Durmuş’un 14 Temmuz günü mahkeme salonunda yaptığı konuşmayı anımsatan Tunç, şunları söyledi: "Hayri yoldaş cezaevinde yaşanan ağır işkenceleri anlatarak, ölüm orucuna başlattı. Ali Çiçek ve Kemal Pir de aynı şekilde ölüm orucu eylemine katıldıklarını açıkladı. İşte 14 Temmuz ruhu budur. Yoldaşlarımız ağır işkence koşullarına rağmen başlattıkları tarihi eylemle gün gün ölüme doğru gitti. Ve bu direniş bugünlere kadar ulaştı."

Anma etkinliği, Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi’nde yaşanan insanlık dışı uygulamalar ve buna karşı geliştirilen direnişi konu alan belgesel gösterimi ile sona erdi. (MEZOPOTAMYA AJANSI)

Öne Çıkanlar