Emekli 'yol bekçisi' uyardı: Çorlu benzeri kazalar artabilir

Emekli 'yol bekçisi' uyardı: Çorlu benzeri kazalar artabilir
24 kişinin öldüğü tren kazasıyla ilgili Artı Gerçek'e konuşan Hasan Özkan 'Yol bekçiliği kaldırılmasaydı kaza kesinlikle olmazdı. Yollar taşeronun insafına kaldı' dedi.

Rıfat DOĞAN


ARTI GERÇEK - 'Yol bekçileri' günlük olarak ray hatlarını kontrol ederek, olumsuz hava şartlarının tren seferlerini etkilemesi riskine karşı uyarıda bulunuyordu. Bu sistemin kaldırılmasının acı sonuçları Çorlu'daki tren faciasında ortaya çıktı.  

Edirne Uzunköprü-İstanbul Halkalı seferini yapan, 362 yolcu ve 6 personelin bulunduğu yolcu treninin 5 vagonu, geçen pazar, Tekirdağ'ın Muratlı ile Çorlu ilçeleri arasındaki kırsal Sarılar Mahallesi yakınlarında raydan çıkarak, devrilmişti. Tren kazasında 24 kişi yaşamını yitirirken, 341 kişi de yaralanmıştı.

Kazanın ardından KESK'e bağlı Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası Genel Başkanı Hasan Bektaş, "Demiryollarında görev yapan 'yol bekçisi' dediğimiz, günlük rutin yaya olarak yol kontrolünü yapan arkadaşlarımız vardı. Yol bekçileri yaklaşık 5 yıl önce kaldırıldı. Dolayısıyla şu anda yol kontrolü yapılmıyor. Yol bekçileri olsaydı böyle bir kaza olmazdı muhtemelen" demişti. 

'BÖLGE HIZLI TREN HATTINA UYGUN DEĞİLDİ'

Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları'nda 7 yıl yol bekçisi, 20 yıl da 'çavuş' olarak çalışan emekli işçi Hasan Özkan, Artı Gerçek'e konuştu. Uzun yıllar TCDD'de görev yaptığını ve Ömerli, Ispartakule  ve Çatalca bölgesinde çalıştığını belirten Özkan, "Çorlu'daki hattın yapımından önce toprak yapısı, jeolojik durum ve zeminin kayganlığıyla ilgili detaylı bir araştırma yapılmalı ve toprak kayması yaşanma riskine karşı direk kazılarak gerekli önlemler alınmalıydı" dedi. 

Kazanın yaşandığı bölgeye hızlı tren hattı inşa edildiğine ve bu hattın çok farklı bir yöntemle yapıldığına işaret eden Özkan, bölgenin hızlı tren hattına uygun olmadığını da ifade etti.

'ÇORLU'DA HABER VERECEK KİMSE YOKTU'

Yol bekçiliği uygulamasının kaldırılmasından önce Türkiye'de raylı sistemin bulunduğu bölgelerde her 15 kilometrede bir yol bekçisi olduğunu belirten Özkan, uygulamanın kaldırılması nedeniyle Çorlu'da yağmur nedeniyle tren seferinin yapılıp yapılmayacağı noktasında haber verecek kimse olmadığına dikkat çekti.

Özkan şunları söyledi: Yol bekçileri günde iki kez yol kontrolü yapıyordu. Bu uygulamayla ilgili kanuni bir madde var: 'Sel, afet, yağmur, aşırı yağmur durumlarında kontrol yapılmadan seyrisüfer emniyeti sağlanmadan tren gönderilmez ve sefer yapılmaz.' O gün orada (Çorlu) yağmur yağıyor, bölgenin jeolojik durumu da belli. Yol kontrolü yapılmadan tren gönderiliyor. Doğal olarak yol bekçisi olmadığı ve yollar da yeşil göründüğü için trenleri gönderenlerde de suç yok. Çünkü yol durumunu haber verecek görevli yok. Örnek veriyorum biz Pendik-Maltepe arasında çalışırken üç sağanak yağışta hattı sel bastı, biz yolları kontrol etmeden banliyö seferlerini yaptırmadık."

'YOL BEKÇİSİ OLSAYDI KAZA KESİNLİKLE OLMAZDI'

"Yol bekçiliğini kaldırdıkları için bundan sonra daha büyük kazalar olabilir" uyarısında bulunan Özkan, "Çorlu tren kazasından önce yol ve hava durumuyla ilgili haber veren biri olsaydı bu kaza kesinlikle yaşanmazdı" dedi. 

'SAYILARI 1500 OLAN YOL BEKÇİSİ VE ÇAVUŞLAR GİTTİ, TAŞERON SİSTEMİ GELDİ'

1930'lu yıllarda tamamlanan yollarda kontrollerin yapıldığını ve bu nedenle daha az kaza görüldüğünü söyleyen Özkan, sayıları yaklaşık 1500 olan yol bekçisi ve çavuşların kaldırılmasıyla yol kontrolünün taşeron firmalarının insafına terk edildiğini kaydetti.  

Özkan, Çorlu'daki tren kazasına benzer kazaların bundan sonra da yaşanabileceğini, bu tür kazaların mukadderat, kader olmadığını aksine insan hatasından kaynaklandığını söyledi.

Öne Çıkanlar