Eren Erdem: Bu durum psikologların alanına giriyor

Eren Erdem: Bu durum psikologların alanına giriyor
Tutuklu bulunan CHP eski milletvekili Eren Erdem hakkındaki suçlamalara yanıt verdi.

Dokunulmazlığının kaldırılmasının hemen ardından tutuklanan eski CHP milletvekili Eren Erdem yaşadığı süreci anlattı. AKP-IŞİD ilişkilerini deşifre ettiği için hedef haline geldiğini iddia eden Erdem, "Bu konuda belgelerle konuşmam beni hedef yaptı. Çok mücadele ettim. Her kesime seslendim. Nihai olarak büyük linç kampanyaları sonucunda Silivri’ye konuldum" dedi. Yargısız infaza maruz kaldığını söyleyen Erdem, "Bu rejimden adalet beklemiyorum. Adaleti ancak bu uğurda mücadele ederek kazanacağız, biliyorum. Hukuki olarak dosyam tam bir rezalet" ifadelerini kullandı.

Erdem tutuklu bulunduğu cezaevinden Cumhuriyet'in sorularını yanıtladı:

- Dokunulmazlığınız kalkar kalkmaz gözaltına alınıp tutuklandınız. Hemen böyle bir adım atılmasını bekliyor muydunuz?

Hukuki olarak beklemiyordum ama siyaseten bekliyordum. Ben 26. Dönemde hedef yapıldım. AKP- IŞID ilişkilerini deşmem ve bu konuda belgelerle konuşmam beni hedef yaptı. Çok mücadele ettim. Her kesime seslendim. Nihai olarak büyük linç kampanyaları sonucunda Silivri’ye konuldum. Ama çıkıp mücadeleye devam edeceğim.

- "Silahlı terör örgütü içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek" gibi son zamanların en bilindik iddiasıyla suçlanıyorsunuz. Bu konuda neler söylemek istersiniz?

Bu bir komedidir. Ama bu iddia sonrası bugün yapmaya çalıştıkları ise hiç komik değil. 2012’de Nurjuvazi kitabını yazdım. Onlar "Hocaefendi" diye salya sümük ağlarken, ben FETÖ’ye terörist diyordum. Baktılar Eren Erdem FETÖ’cü yapılamıyor, bu garabet suçu yarattılar. Buna gülüyorum çünkü başta da dediğim gibi bu iddialar çok komik.

- Hakkınızda yeni bir soruşturma daha açıldı...

ÖSO ile ilgili açıklamamda ÖSO’ya terör örgütü dediğim sözleri, Türkiye Cumhuriyeti’ne hakaret ve aşağılama suçuna sokmuşlar. Anlayamıyorum, zira bu konu benim alanıma girmiyor, bu durum psikologların alanına girmekte.

- Meclis’in işlevsizleştirildiği günlerden geçiyoruz. Sürecin yargılanmanızı nasıl etkileyeceğini düşünüyorsunuz?

Ben zaten yargılanmıyorum. Yargısız ve kanunsuz infaza tabi tutuluyorum. Bu rejimdenadalet beklemiyorum. Adaleti ancak bu uğurda mücadele ederek kazanacağız biliyorum. Hukuki olarak dosyam tam bir rezalet. Siyasi nedenlerle buradayım. Beni buraya sokanların niyeti farklı. Ama yılmayacağız, kimseye boyun eğmeyeceğiz.

-Tutuklanma kararınız okunduğunda neler hissettiniz?

Hazırdım. Yarım kalan bazı işler vardı sadece. Üzülmedim, her faşist rejimde solcular ve demokratlar cezaevi riskini göze alarak mücadele eder. Ben her çıkış ve konuşmamda bu riski göze almıştım zaten. O yüzden karmaşık bir duygu hissetmedim.

-Cezaevinde ilk gününüzü anlatabilir misiniz?

İlk günümde tüm gün kitap okudum. Ortama uyum sağlama adına neler yapabileceğimi düşündüm. Teferruatlı bir temizlik yaptım. Masamın yeri vs. yani genel bir düzenleme yaptım. Şu an bol bol okuyorum, yazıyorum, gazetenizi, basını takip ediyorum. Kendimle ilgili bir haber gördüğüm zaman da seviniyorum... (Gülümsüyor)

-Dışarıda aklınızın kaldığı bir şeyler var mı?

Ailem, oğlum, kütüphanem, yarım kalan işlerim ve 24 Haziran sürecinde gözlerinde değişime duydukları hasreti gördüğüm halkım ve yine ODTÜ’lü gençler, Soma aileleri ve son olarak Ali İsmail Korkmaz nezdinde tüm Gezi şehitleri ve aileleri...

-Özgür kalırsam şunu yapacağım diye planladığınız bir şeyler var mı?

Evet var. Kaldığım yerden mücadeleye devam edeceğim.

Öne Çıkanlar