Ferhat Tunç'a 'Erdoğan'a hakaretten' dava

Ferhat Tunç'a 'Erdoğan'a hakaretten' dava
Ferhat Tunç hakkında 'Cumhurbaşkanı'na hakaret ettiği' iddiasıyla 5 yıl 8 aya kadar hapis istemiyle dava açıldı.

HABER MERKEZİ - Sanatçı Ferhat Tunç hakkında "Cumhurbaşkanı'na hakaret ettiği" iddiasıyla 5 yıl 8 aya kadar hapis istemiyle dava açıldı.Büyükçekmece Basın Suçları Soruşturma Bürosu'nca hazırlanan iddianamede, Ferhat Tunç "şüpheli", Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ise "müşteki" sıfatıyla yer aldı.

Sosyal medya hesabı Twitter'dan Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkındaki bazı paylaşımlarına yer verilen Tunç'un savcılığa yaptığı savunmasında suçlamaları kabul etmediği belirtildi.

Tunç'un toplumda sanatçı kimliğimin yanı sıra siyasetçi kimliğiyle de tanınan birisi olduğunu belirterek, hakaret kastıyla paylaşımda bulunmadığını, paylaşımlarının eleştiri amaçlı olduğunu ifade ettiği iddianamede yer aldı.

İddianamede Tunç hakkında "Cumhurbaşkanı'na hakaret" suçundan 1 yıl 5 aydan 5 yıl 8 aya kadar hapsi talep edildi. Tunç, 23 Şubat’ta Büyükçekmece 14. Asliye Ceza Mahkemesi'nde hâkim karşısına çıkacak.

SUÇLAMALAR

Tunç'un Twitter hesabındaki paylaşımları iddianameye eklendi. 

Sanatçının, tanınmış Karikatürist Carlos Latuff imzalı bir çizimi paylaşması; "Karartma! Günümüz diktatörlerinin en büyük düşmanı sosyal medya oldu. Kim-Jong-Un'un Koresinde ne oluyorsa  Erdoğan Türkiyesi'nde de oluyor" ifadesi de iddianamede yer buldu. 

Tunç'un şu mesajları da iddianemeye eklendi:

"Diktatörlük hırsları yüzünden ülke içeride ve dışarıda büyük bir felaket yaşıyor. Diktatörlük sopasına şimdi bir de Dolar sopası eklendi";
"5 binin üzerinde Kürdü tutuklatmayı başardın. 74 yaşında ve kalbinde taşıdığı pille hayata tutunan Ahmet Türk'e bile acımadın. Çok zalimsin";
"Şifozrenik bir vakanın cehenneme dönüştürdüğü bir ülke olduk. Öldürülmeden ve tutuklanmadan yeni bir yıla kavuştuğuna şükredenler var."

Cumhuriyet Savcısı Hakan Güneş, iddianamede, söz konusu paylaşımların, Türk Ceza Kanununun 299. maddesinde düzenlenen Cumhurbaşkanı'na Hakaret Suçu'nu oluşturduğunu savundu. 

İddianamede, Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'nün Tunç hakkında atılı suçtan kovuşturma izni verdiğine dikkat çekilerek, Sanatçı Ferhat Tunç'un 299/1, 299/2 ve 43/1 maddeleri uyarınca cezalandırılması istendi.

'ZATEN ÖZGÜR DEĞİLİZ!'

Tunç, davaya ilişkin şu açıklamada bulundu:

"Düşünce açıklamanın, eleştiri yapmanın artık suç sayıldığı bir karanlık dönemi hep birlikte yaşıyoruz. Doğrusu, hakkımda başlatılan soruşturmaların sayısını unuttum. Soruşturmalar yetmemiş olacak ki, açtıkları bu dava ile tutuklatmak ve cezalandırmak istiyorlar. Cumhurbaşkanına hakaret olarak gördükleri ve kendi Twitter hesabımdan paylaştıklarım, mevcut gidişata yönelik eleştirilerimi içeriyor. Buna bile tahammülleri yok. Adalet Bakanlığı'nın özel izniyle açılan bu davanın sonucu ne olursa olsun, kendi doğrularımızın arkasında durmaya devam edeceğiz. Hapislikten korkmuyorum, dışarıda da özgür değiliz zaten. Gerçek özgürlüğün, faşizme karşı direnmek olduğunun bilincindeyim."

ÖZÜR

Paylaşımlarımla ilgili tek pişmanlığım, hasta haklarını çok fazla gözardı etmeden 'şizofrenik' kavramını kullanmam oldu. Şizofrenisi olanların, olmayanlardan daha çok kaos yarattığı ve saldırganlıkta bulunduğuna dair bilimsel bir veri yokken; bu tür hasta gruplarının medyada, toplumda kolaylıkla hedef yapılması söz konusuyken, kendilerini bir siyasi eleştiriye dahil ettiğim için üzgünüm. Haliyle sadece onlardan özür diliyorum."

Öne Çıkanlar