12 Eylül protestoları: 'Darbe AKP eliyle devam ediyor'

12 Eylül protestoları: 'Darbe AKP eliyle devam ediyor'
12 Eylül Askeri Darbesi’nin 38’inci yıldönümü nedeniyle birçok yerde eylemler yapıldı.

12 Eylül'ün yıl dönümü nedeniyle birçok yerde yapılan protestolarda, 12 Eylül’ün AKP eliyle devam ettiği belirtilerek, darbeyle hesaplaşma sözü verildi. 

12 Eylül Askeri Darbesi’nin 38’inci yıldönümü nedeniyle birçok yerde eylem ve basın açıklamaları yapıldı. 

ANKARA: POLİS YÜRÜYÜŞE VE AÇIKLAMAYA İZİN VERMEDİ

Devrimci 78'liler Federasyonu, 12 Eylül askeri darbesinin yıl dönümü nedeniyle Ankara’daki Amerikan Büyükelçiliği'ne siyah çelenk bırakmak istedi. Konur Sokak'ta bulunan İnsan Hakları Anıtı önünde bir araya gelen federasyon üyeleri ile beraberindeki sivil toplum örgütleri (STÖ) anıt önünden Amerikan Büyükelçiliği'ne yürümek istediği sırada polis engeliyle karşılaştı. Polis, grubun yürüyüşüne valilik yasağı olduğu gerekçesiyle izin vermedi.

Engel üzerine dernek yöneticileri ile polis arasında tartışma yaşandı. Polisin yürüyüşe izin vermemesi üzerine grup, siyah çelengi İnsan Hakları Anıtı önüne bırakıp burada basın açıklaması yapmak istedi. Ancak, polis grubun bu talebine de izin vermedi.

EYLEMCİLERDEN POLİSE TEPKİ 

Bunun üzerine dernek yöneticileri, "Bütün darbelerin arkasında Amerika oldu diyeceksin, sabahtan akşama kadar Amerika'ya laf söyleyeceksin; ama gerçek devrimcilerin Amerikan emperyalizme karşı elçiliğin önüne gitmesine izin vermeyeceksin" sözleriyle tepki gösterdi. Tartışmalar sonrası grup, açıklamayı 78'liler Ankara Dernek binası önünde yapma kararı aldı. Siyah çelenkle dernek binası önüne yürümek isteyen gruba, polis müdahale ederek çelenksiz yürünmesini söyleyerek çelengi grubun elinden zorla aldı.

'12 EYLÜL DEVAM EDİYOR'

Grup, daha sonra Devrimci 78'liler Federasyonu Ankara Derneği önüne gelerek burada basın açıklaması yaptı. Açıklamayı, Devrimci 78'liler Federasyonu Ankara Derneği Başkanı Hüseyin Esentürk yaptı. Esentürk, 15 yıldır her 12 Eylül'de Amerikan Büyükelçiliği önüne yürüyerek siyah çelenk bıraktıklarını ifade etti. Esentürk, Olağanüstü Hal’in (OHAL) olduğu geçen yıl bile bu eylemi yaptıklarını ve bir sorun yaşamadıklarını söyleyerek, yapılan müdahalenin manidar olduğunu ifade etti. Esentürk, 12 Eylül'ün üzerinden 38 yıl geçtiğini ve bu süre içerisinde yargılamaların bir bir düştüğünü, işkence davalarının kapatıldığına dikkat çekti. Esentürk, "38 yıl geçmesine rağmen, bir hesaplaşma iklimi yaratamadık. 12 Eylül hala devam ediyor. Anayasası’yla, yargısıyla, yüzde 10 barajıyla, tek tip elbisesiyle, tutuklamalarla, baskılarla, saldırılarla, katliamlarla devam ediyor" diye konuştu.

‘DARBECİLER HESAP VERECEK’ 

Esentürk, "Devrimcilerin kapatmadığı hiç bir hesap yoktur" diyerek, son sözlerini daha söylemediklerini ifade etti. Esentürk şöyle devam etti:  "12 Eylül, AKP eliyle sürdürülüyor. Bizler 12 Eylül ile hesaplaşmaya onun devamı olan AKP faşizmiyle onurumuzla mücadele etmeye devam edeceğiz. Darbe ve diktatörlük hevesiyle toplumsal yaşamımızı açık faşist bir rejimle yönetmek isteyenlere sessiz kalmayacağız. İnsanlığımızı sahil kıyılarından, bodrum katlarından, gar önlerinden ya da düğün alanlarından toplamayacağız. Gün gelecek, devran dönecek, darbeciler halka hesap verecek."

İSTANBUL: ACİL DEMOKRASİ, ACİL İNSAN HAKLARI

İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi de, 12 Eylül darbe metninin okunduğu eski TRT binası önünde "Darbelere Hayır’’ diyerek basın açıklaması düzenledi. İHD yöneticilerinin yanı sıra, Türkiye İnsan Hakları Vakfı’nın (TİHV) da katıldığı açıklamada, "12 Eylül devam ediyor acil demokrasi acil insan hakları’’ pankartı açıldı.

‘12 EYLÜL PEKİŞTİRİLDİ’

İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri, 82 tarihli darbe Anayasası’nın halen yürürlükte ve bu Anayasa ile hayatlarına sokulan kurumların halen iş başında olduğuna dikkat çekti. Yoleri, "12 Eylül darbesine karşı olmakla övünen iktidarın ‘15 Temmuz darbe girişimi’ sonrasında ilan ettiği ve iki yıl süren OHAL ile 12 Eylül’ü daha da pekiştirmekle kalmadı, 16 Nisan 2017’de yapılan Anayasa değişikliğinin, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra yürürlüğe giren maddeleri ve 31 Temmuz’da yürürlüğe giren torba kanunu ile OHAL’i ve darbe koşullarını süreklileştirdi’’ diye belirtti.  

‘DAVALAR SİYASAL GÖSTERİYE DÖNÜŞTÜRÜLDÜ’

2002 yılında demokrasi ve insan hakları diyerek hükümet olan AKP’nin darbelere karşı olmakla övünmekten hiç vazgeçmediğini dile getiren Yoleri, ancak AKP’nin 12 Eylül kurumlarını kaldırmak için anlamlı adımlar atmaya yanaşmadığını kaydetti. Yoleri, ‘’Uluslararası baskılar ve toplumun demokrasi, özgürlük ve barış taleplerinin baskıyla zaman zaman darbe anayasasını tamamen değiştirme, darbecileri lanetleme gibi söylemlere yönelmişse de bu söylemlerin sözden öteye geçemeyeceğini de 12 Eylül davası açıkça göstermişti. AKP, bu davayı siyasal çıkar amaçlı bir gösteriye dönüştürmüştür’’ dedi. 

‘AKP’Yİ DARBELERE KARŞI OLMAYA ÇAĞIRIYORUZ’

Yoleri, OHAL’in adının gittiğini, kendisinin süreklileştiğini ve 12 Eylül’ün devam ettiğini kaydetti. AKP iktidarını 12 Eylül’e ve darbelere karşı olduğunu kanıtlamaya çağıran Yoleri, "Her türlü darbeye karşı olan biz insan haklar savunucuları 12 Eylül’e de devamı olan OHAL’e de, OHAL’i ve 12 Eylül’ü süreklileştiren bugünkü yasal düzenlemelere ve iktidar politikalarına da ‘hayır’ diyoruz" ifadelerini kullandı. 

'DARBECİLİĞE KARŞI DEMOKRASİ İÇİN MÜCADELE'

12 Eylül Askeri Darbesi'nin yıl dönümü sebebiyle sivil toplum örgütleri ve siyasi partiler, "Darbeciliğe karşı demokrasi için mücadele"  sloganıyla İstanbul'un Beyoğlu ilçesinde bulunan Kazancılar Yokuşu'nda bir araya geldi. Eyleme, 78’liler Girişimi, Halkların Demokratik Partisi (HDP), Emekçi Hareket Partisi (EHP), Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SKYP), Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi, Karşı Sanat Çalışmaları, Kürecikliler Dayanışma ve Kültür Derneği, İşçilerin Sesi Gazetesi, Sosyalist Meclisler Federasyonu ve Demokratik Alevi Dernekleri'nin aralarında bulunduğu örgüt ve partiler katıldı. 

'TÜRKİYE HALA DEMOKRASİYE DÖNEMEDİ' 

Eylemde ilk konuşan 78’liler Girişimi Sözcüsü Celalettin Can, 12 Eylül döneminin bitmediğini belirterek, "12 Eylül bu ülkede çıkarcı bir tip yarattı. Bu tip toplumda içselleşti. 12 Eylül’le hesaplaşılmadığı için 15 Temmuz yaşandı. Türkiye hala demokrasiye dönemedi" dedi.

‘ÖZGÜRLÜKÇÜ DÜŞÜNCEYİ SİLMEYE ÇALIŞTILAR’

Açıklamayı 78’liler Girişimi İstanbul Sözcüsü Yunus Bircan yaptı. 12 Eylül Askeri Darbesi'nin üzerinden 38 yıl geçtiğini hatırlatan Bircan, AKP iktidarı gibi 12 Eylül darbecilerinin de ilk olarak Anayasal parlamenter düzeni ortadan kaldırdığını söyledi. Darbenin bilançosunun ağır olduğunu ifade eden Bircan, "Sayısız işkence, 50 idam, gözaltından kayıplar, yasaklanan ve yakılan milyonlarca kitap, dergi... 1970’li yılların özgürlükçü, eşitlikçi, hakkını ve hukukunu arayan toplumsal özgürlük ruhunu tasfiye etmeye yönelik ağır insan hakları ihlallerinin mimarı 12 Eylül darbecileri, yaşadığımız coğrafyanın vicdanı olan solu ve özgürlükçü düşünceyi ülkenin gündeminden silmeye çalıştılar" diye konuştu.

‘SİYASAL İSLAM’IN ÖNÜ AÇILDI’

1980'lerin başında siyasal İslam’ın önünün açıldığına dikkat çeken Bircan, "12 Eylül Cuntası, tüm çağdaş ve Atatürkçü söylemine karşın, gerçekte ABD'nin Yeşil Kuşak politikasına eklemlendi. Türk-İslam sentezi ismi verilen ve özünde milliyetçi ve İslamcı bir dokuya sahip ideolojiyi bütün topluma dayattı. Artık rejim, cumhuriyetçi, laik, demokratik ve sosyal bir hukuk devleti değildi. Türkçü ve İslamcıydı" ifadesinde bulundu. 

‘ARTIK YETER’

12 Eylül darbecilerinin temel amacının tekçi rejimi yenilemek ve kurumsallaştırmak olduğuna vurgu yapan Bircan şunları dile getirdi: "38 yıldır darbe rejimi ve devamla tekçi rejim, halklarımızı ağır insan haklarıyla baskı altına  almakta, yaşamın tüm alanlarındaki düzenlemelerle, sindirme, yok etme politikası izlemektedir. Artık yeter. İnsanlarımızın yıllar ve yıllardır baskı altında kararan yüzleri aydınlansın. Vicdanları uyansın." 

BATMAN: AĞIZLARINDAN ÇIKAN HER EMİR KANUN OLDU

12 Eylül’ün yıldönümü dolayısıyla Batman 78'liler Girişimi üyeleri de basın toplantısı düzenledi. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Merkez İlçe Örgütü binasında düzenlenen toplantıya o dönemde işkencelere maruz kalan ve tanıklık eden kişiler de katıldı. 

Yaptığı açıklamada 12 Eylül’ün üzerinden 38 yıl geçtiğini hatırlatan Batman 78'liler Girişimi Sözcüsü Rıdvan Ayhan, "Bugünkü rejimin kendi sistemini kurduğu gibi 12 Eylül darbecilerinin de ilk yaptıkları iş, Anayasal parlamenter düzeni ortadan kaldırmak oldu. Kendilerinden oluşan beş kişilik Mili Güvenlik Konseyi adı altında ülkeyi üç yıl Anayasasız, parlamentosuz, yargısız yönettiler. Ağızlarından çıkan her emir kanun oldu" dedi. 

Darbecilerle toplumsal suç ortaklığının reddedilmesi gerektiğine söyleyen Ayhan, 78’liler olarak 40’ncı yıllarında "Darbecilerle hesaplaşmayan bir toplum, darbe üstüne darbe yaşamaya mahkûmdur" uyarısında bulunduklarını ifade etti.

İZMİR: ARTIK YETER

Darbesinin 38’nci yıldönümü nedeniyle İzmir 78'liler Girişimi ve Ege 78'liler Derneği üyeleri de Konak'ta bulunan Sümerpark önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamaya Emek Demokrasi ve Güç Birliği bileşenleri, HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni ile partisinin il örgütü yöneticileri de katılarak destek verdi.

"Darbelerle hesaplaşmayan toplumlar darbe üstüne darbe yemeye mahkumlar" pankartının açıldığı açıklamada konuşan 78'liler Derneği yöneticilerinden Bilgehan Oğuz, tarihin karanlık sayfalarından biri olan 12 Eylül’ün "vahşet" boyutunda ağır sonuçları olduğunu ifade etti. Dün olduğu gibi bugün de demokrasinin tümden ortadan kaldırıldığı yeni bir rejimle karşı karşıya olduklarını ifade eden Oğuz, "Artık yeter! İnsanlarımızın yıllardır baskı altında kararan yüzleri demokrasi mücadelesiyle aydınlansın. Darbecilere karşı mücadeleyi yükseltelim" diye konuştu. 

DİYARBAKIR: TEKÇİ REJİM 12 EYLÜL'ÜN DEVAMIDIR

Diyarbakır’da da 12 Eylül darbesine ilişkin panel ve basın açıklaması yapıldı.  Diyarbakır 78’liler Girişimi ve HDP Diyarbakır İl Örgütü, HDP İl Binasında basın açıklaması yaptı.  Açıklamaya HDP Milletvekilleri, 78’liler Girişimi üyeleri, DBP ve DTK yöneticileri katıldı. 

"12 EYLÜL BİLANÇOSU AĞIR OLDU"

Basın açıklamasını okuyan Diyarbakır 78’liler Girişimi üyesi Şehmus Doku, "12 Eylül Askeri darbesinin bilançosu vahşet boyutunda ağır oldu. Milyon gözaltı, sayısız işkence, işkencede ölümler, 50 idam, hâlâ bulunamayan gözaltında kayıplar, yasaklanan ve yakılan milyonlarca kitap, dergi ve gazete, işinden, okulundan atılan on binlerce işçi, memur, öğrenci, öğretim görevlisi, pasaport verilmeyen, vatandaşlıktan çıkartılan, fişlenen ve yaşamları paramparça edilen milyonlarca insanımız ve cezaevlerindeki katliamlar… 12 Eylülcüler  yaşadığımız coğrafyanın vicdanı olan solu ve özgürlükçü düşünceyi ülkenin gündeminden silmeye çalıştılar" dedi.

"SİVİL HÜKÜMETLER 12 EYLÜL SİSTEMİNİN KALICILAŞMASINA KATKI SAĞLADI"

1983'den 2000’li yıllara kadar kurulan sözde sivil hükümetlerin, Milli Güvenlik Rejimi çerçevesinde iktidarı darbe rejimiyle bölüştüklerini ifade eden Doku, şunları söyledi: "12 Eylül rejiminin kapattığı partilerin mirasçıları 1991'de hükümet oldu. "Demokratikleşme" programıyla iktidar olmalarına karşın, Demokrasi programını askıya aldılar.  Sivil hükümetler,  askerin MGK üzerinden bir nevi hükümet ortağı konumuna itiraz etmemekle, 12 Eylül rejiminin kalıcılaşmasına en büyük katkıyı sundular. Sivil hükümetlerin demokrasiye ihanetinin bedeli ağır oldu; sistemden umudunu kesen seçmenler Siyasal İslam'a yöneldiler.

"TEKÇİ REJİM, 12 EYLÜL’ÜN DEVAMIDIR"

Türkiye halkı 12 Eylül darbeciliğiyle hesaplaşma iradesini geliştiremedi. Böylece 12 Eylül temel kurumlarıyla 2000’li yıllarda da sürdü.  Rötuşlu 12 Anayasası ile devam eden ve bununla da yetinmeyen sistem yeni rejimini de  Eylülist düşünce ve davranış kalıpları ile birlikte, yeni KHK ları ile toplumu yeniden dizayn etmektedir.   12 Eylülcülerin temel amacı halkçı demokratik kazanımları tasfiye etmek, şekli bir demokrasi altında, 1930’lardan kalma Tekçi rejimi yenilemek, kurumsallaştırmaktı. Yaşadığımız tarihsel dönemde Baasvari İslamcı / Türkçü rejim 12 Eylül’cü zemin üzerinde geliştirme ısrarıdır. 38 yıldır darbe rejimi ve devamla tekçi rejim halklarımızı ağır insan haklarıyla baskı altına  almakta, yaşamın tüm alanlarını dizayn ederek sindirme, yok etme politikası izlemektedir. Darbeciliğe, faşizme ve siyasal gericiliğe karşı Demokrasi mücadelesini yükseltelim."

Öne Çıkanlar