Türkiye-AB toplantısında 'iki yüzlülük' tartışması

Türkiye-AB toplantısında 'iki yüzlülük' tartışması
Türkiye'nin AB'ye üyelik müzakerelerinin durdurulması tartışılıyorken bugün AB'nin iki önemli temsilcisi Ankara'da temaslarda bulundu.

Avrupa Komisyonu'nun "Türkiye’ye üyelik dışında bir perspektif bulunmalı" mesajı verdiği, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın da sık sık "Üye yapacaksanız yapın, yoksa biz yolumuza bakarız" çıkışlarında bulunduğu bir dönemde Ankara’da Türkiye-AB yüksek düzeyli siyasi diyalog toplantısı yapıldı. Türkiye'yi Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve AB Başmüzakerecisi Ömer Çelik'in temsil ettiği toplantıya AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ile AB Komisyonu’nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Johannes Hahn da katıldı. Mogherini soru cevap kısmında yöneltilen "Demirtaş konusunu ele aldınız Türkiye kararı uygulamazsa sonuçları olacak mıdır?" sorusunu  "Şuna inanıyorum ki Türkiye'nin mahkemenin kararına uyması gerekmektedir. İnsan hakları açısından ve yargı açısından bu önemlidir. Bu noktada mahkeme tarafından verilen kararın geçerli olması gerektiğini düşünüyoruz. Çok açık bir şey söylemek istiyorum. Burada somut adımların atılmasını bekliyor" sözleriyle yanıtladı.

Öte yandan, basın toplantısında Çavuşoğlu, Mogherini ve Hahn arasında Suriyeli mülteciler konusunda gerginlik yaşandı.

Üç isim arasında geçen gergin diyalog şöyle;

Çavuşoğlu: AB'den henüz 1,7 miyar Euro geldi. Çifte standartlar ve iki yüzlülük sebebiyle Avrupa Birliği bizim gözümüzde güvenilmeyen bir kaynak.

Hahn: İki gün önce bir karar verildi. Harcamayı görmek gerekiyor. Nerede ne şekilde kullanacağız bunu görmemiz gerekiyor. Para hızlı bir şekilde harcandı denilmekte. Avrupa Sayıştayı bizi bazı konularda eleştirmektedir. 

Mogherini: Çifte standart yok. Beğenin ya da beğenmeyin Avrupa Birliği'nden daha güvenilir bir ortak bulmanız mümkün değil.

'AB KİLİTLEDİĞİ KAPILARI KENDİSİ AÇMALI'

Toplantının ardından konuşan Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, "AB kilitlediği kapıları kendisi açmalı. Türkiye'nin adaylığını inkar eden sözlerin faydası yok. Reformlar Türkiye'nin hep önceliği" dedi. AB'ye çağrıda bulunan Çavuşoğlu, 18 Mart mutabakatındaki koşullar yerine getirilmeli vurgusu yaptı. Çavuşoğlu, "Yüksek Diyalog Toplantıları'nı sürdürmemiz gerekiyor" dedi.

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu terörle mücadelenin tüm taraflar için önemli olduğunu belirterek, "AB'den terörle mücadelede somut destek bekliyoruz" dedi.Çavuşoğlu, "Özellikle Gümrük Birliği'nin güncellenmesi her iki tarafın yararınadır" dedi. AB fonlarının kesilmesiyle ilgili de konuşan Dışişleri Çavuşoğlu, "Kesintiler Türkiye ekonomisini batırmaz. Vize serbestisi için 72 kriterden 6'sı kaldı. Bugünkü toplantı çok verimli olmuştur" şeklinde konuştu.

'GÖÇ KRİZİNDE DESTEK VERECEĞİZ'

Federica Mogherini'nin açıklamaları şöyle: Bugünkü toplantıyı çok verimli bir toplantı olarak değerlendirmek istiyorum. Düşüncelerimizi, vizyonumuzu ve gelecek hedeflerimizi görüşme imkanımız oldu. Son derece pozitif, yapıcı, açık ve dürüst bir toplantı gerçekleştirdik. Türkiye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, İdlib konusundaki memorandum konusunda önemli çalışmalar yapmıştır. Bunun uygulanması oldukça önemlidir. Türkiye'nin bu konudaki öneminin altını çizmek istiyoruz.

AB, Türkiye'ye göç krizinde destek vermeye devam edecektir. Bizim ortaklığımız ve iş birliğimiz oldukça önemli. Suriye, Irak, İran, Ortadoğu barış süreci ve körfez bölgesi açısından da önemlidir. Türk hükümeti ile bir bilgi grubumuz var. AB Türkiye'yi güçlü görmek istiyor. Birlikte çalıştığımız konumda Türkiye'nin refah içinde demokratik bir ülke olmasını istiyoruz. 

Türkiye'nin AB ile ilişkileri güçlendirme ve reform çabalarını artırma kararını memnuniyetle karşılıyoruz. Ortak çalışmalarımızda yoğun bir gündem var. Yüksek düzeyde toplantılar takvimi var. Bütün bölgesel dış politika konusunda beraber çalışmak istiyoruz. Demirtaş'ın serbest bırakılmasını umuyoruz.

KAŞIKÇI CİNAYETİ

Avrupa'nın bu noktadaki konumu en baştan beri net olmuştur. Tamamen güvenilir ve şeffaf bir soruşturma olmasını bekliyoruz. Bu da henüz tamamlanmadı. Bu korkunç cinayet konusunda ilgili kişiler hesap verebilmelidir. İdam cezasına karşıyız. Kendi değerlerimiz ve kendi uygulamalarımız konusunda tam bir soruşturmanın yapılması gerekiyor.Uluslararası ortaklarımızla birlikte çalışıyoruz. Türkiye ile beraber çalışıyoruz. Bu da ele alacağımız önemli konulardan bir tanesi.

'SADECE KOMŞU DEĞİL, YAKIN KOMŞUYUZ'

Johannes Hahn'ın açıklamaları şöyle: Birlikte teknik düzeyde ve siyasi düzeyde pek çok alanda çalışmalarımızı yapıcı şekilde gerçekleştirmeye devam ettik. Biz sadece komşu değil, yakın komşularız. Ortak çıkarlarımız söz konusu. Aramızda güçlü bir siyasi diyalog var ve aynı zamanda bu ilişkileri ortak çıkarları geliştirmek amacıyla çalışacağız.

Vize serbestisi ve gümrük birliğinin güncellenmesi alanlarında birlikte çalıştığımızda çok başarılı oluyoruz. Vize konusunda yeşil ışık yakmayan AB ülkelerini ikna etmeye çalışıyoruz. Bu müzakerelerin başlamasını bir fırsat olarak görüyorum. 
 
Göçle ilgili Türkiye'deki çalışmaların iki taraf için de başarılı olduğunu söyleyebiliriz. Mülteci zorlukları için hem Türkiye hem de AB'nin yaptığı çalışmalar önemli. Türkiye'nin mülteciler konusunda gösterdiği çaba önemli. Bu çalışmaların farkındayız.

Yargıdaki reform konusunda ve aynı zamanda, insan hakları sözleşmesine dair atılmış adımlar konusunda görüştük. Bu konularda destek vermek istiyoruz.

Ancak bir kez daha şunun altını çizmek istiyorum ki, bazı konularda kaygılarımız devam etmekte. Akademisyenlerin, insan hakları savunucularının geçen hafta karşılaştıkları olaylar konusunda kaygımızı belirtiyoruz.

Osman Kavala'nın insan hakları aktivistinin OHAL'in bitmesine karşın demokratik çalışmaların etmesini istiyoruz. Özellikle de ceza süreçlerinin masumiyet karinesi temelinde hareket etmesi gerektiğini düşünüyoruz.

Bu başarılı iş birliğimizi işe yaraması konusunda vize serbestisi konusunda baktığımız zaman belli kriterler var üzerinde çalışılması gereken ancak şunu söyleyebilirim ki Türkiye açısından iyi bir ivme kazanması vardır. İş birliğimize bakıldığında sadece göçle bitmiyor aynı zamanda enerji ve ekonomi konusunda çalışmak istiyoruz. 18 Aralık'ta görüşeceğiz. Türkiye AB'nin altıncı büyük ticari ortağıdır. Ekonomik durum içindeki güven duygumuzu devam ettirmemiz gerekmektedir.

AB'nin konumu çok belli diye düşünüyorum. Konsey konusunda kararlar var. Şu an herhangi bir fasılın açılması söz konusu değil. Tekrar ilişkilerin güçlendirilmesi konusunda çaba var AB ülkeleriyle beraber. Bu gelecek için yolumuzu açacaktır diye düşünüyorum fakat herhangi bir tahminde bulunmak istemiyoruz. Bu durum değişiklik gösterecektir. Değer temelli bir yaklaşım var. Gerçekleştirilebilir, gerçekçi hedeflerimiz var. Somut sonuçlar alınası gerekmektedir. Ekonomik iş birliği, göç, güvenlik, enerji konuları ve çevre konusu var.

DEMİRTAŞ SORUSUNA YANIT: SOMUT ADIMLAR BEKLİYORUZ

Öte yandan, Mogherini soru cevap kısmında yöneltilen "Demirtaş konusunu ele aldınız Türkiye kararı uygulamazsa sonuçları olacak mıdır?" sorusunu şöyle yanıtladı:

Şuna inanıyorum ki Türkiye'nin mahkemenin kararına uyması gerekmektedir. İnsan hakları açısından ve yargı açısından bu önemlidir. Bu noktada mahkeme tarafından verilen kararın geçerli olması gerektiğini düşünüyoruz. Çok açık bir şey söylemek istiyorum. Burada somut adımların atılmasını bekliyor Avrupa Birliği ve hukuk standartları konusunda. AB standartlarında, hoşlanın ya da hoşlanmayın. AB'den daha güvenli bir ortak bulmak mümkün değil. (DIŞ HABERLER SERVİSİ)

Öne Çıkanlar