‘Yasa dışı delilden 17-25 Aralık davasını düşüren hakimler Kavala’yı yargılıyor’

‘Yasa dışı delilden 17-25 Aralık davasını düşüren hakimler Kavala’yı yargılıyor’
Osman Kavala avukatları ve Eşi dünkü mahkeme sonrası basın açıklaması yaptı. Bugüne kadar sessiz bir tutum izleyen savunma heyeti ve aile tutumlarını değiştireceklerini belirtti.

Fatma YÖRÜR


ARTI GERÇEK - 18 Ekim 2017’de gözaltına alınarak 1 Ekim’de tutuklanan iş insanı Osman Kavala üçüncü duruşma sonrası da tahliye edilmedi. Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan Kavala’nın dün İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşması ardından avukatları konuştu.

Kavala’nın avukatları Köksal Bayraktar, Deniz Tolga Aytöre ve İlkan Koyuncu, Cezayir Konferans Salonu’nda bir değerlendirme toplantısı yaptı. Toplantıda Ayşe Buğra Kavuncu da konuştu. Avukatların ortak görüşünde şu ifadeler yer aldı: "Özgür ve bağımsız olmayan kavala değil Türkiye yargısıdır."

Osman Kavala'nın eşi Prof. Ayşe Buğra Kavala "Çok zor iki sene yaşadık. Osman Kavala'nın 90 yaşında bir annesi var, oğlunu bekliyor. Çok zor ağır günler yaşıyoruz. Eşimin gözaltına alındığı günden beri hukuki süreci bekleme taraftarı oldum. Hukuka inandım. Şimdi benim için bu davanın daha üzücü bir tarafı var. Artık bağımsız bir yargıya evrensel hukuk normlarına göre işleyen yargı sistemine kuşku duymaya başladım. Yaşadığım şeyin ağırlığı bununla ilgili." dedi.

‘LEHTE KARAR VEREN HEYET ÜYELERİ DEĞİŞTİ, ALEYHTEKİ TEK HAKİM DEVAM EDİYOR’

Avukatlar söz aldı, iki yıllık süreç ve üç duruşma hakkında konuştular. Neden sürekli heyetin değiştiğini sorarak, aynı heyetin 17-25 Aralık dosyasında farklı, Kavala dosyasında farklı argümanlarla yargılama yaptığını ayrıntılarıyla anlattılar:

Kavala’nın avukatlarından Köksal Bayraktar:

"Kavala’nın tutukluluğu devam ederken, duruşma safhasından önceki süreç farklı bir başkan tarafından yürütülüyordu. Silivri’de iki gün arka arkaya duruşma yapıldı. Burada gördük ki başkan değişmiş. Önceki duruşmalarda ve tahliye duruşmasında bulunmayan üçüncü bir başkan getirilmiş. Sonraki duruşmalarda da başkanların değiştiğini gördük. Gezi davasına şu ana kadar üç ayrı hakim başkanlık yaptı. İkinci duruşmaya başkanlık yapan hakim Kavala için ara kararına tahliye edilmesi yönünde şerh düşmüştü. Lehinde karar vermesini istemişti. Fakat üye iki hakim tahliyeye karşı çıktığı için Osman Kavala tahliye edilmedi. Daha sonra bu hakim de değişti. Süreç içerisinde sadece bir üye hakimin sabit kaldığını gördük. O da Kavala’nın tutukluluğuna devam edilmesi yönünde oy kullanan hakimdi."

"Dün görülen duruşmada mahkeme başkanının iddianamedeki konu başlıklarını soru haline getirerek müvekkilimize yönelttiğini gördük. Gezi olayları sırasında iletişimin denetlenmesi yönünde açık bir yüküm yokken, telefon konuşmalarını dinlemek yasal değilken iddianamede bu dinleme kayıtlarına yer verilmiş iddianame bu yasa dışı delillerden oluşmuştur.

Yasaya aykırı bu kayıtlarla, mahkeme başkanı müvekkilimize 20’ye yakın soru yöneltti. Mahkeme Başkanı Kavala’ya ‘Sizi Amerikalılar, Almanlar gelip buluyor. Türkiye’de başka kişi kalmadı da size mi gelip soruyorlar?’ şeklinde bir soru dahi yöneltti. Bu sorunun somut delillerle ne alakası var?" diye sordu.

17 – 25 ARALIK AYNI ARGÜMANLA AYNI HAKİMLE DÜŞTÜ: DELİLER YASA DIŞI TOPLANDI

Açıklamada önemli bir noktaya dikkat çekildi:

Heyetten aynı isimlerin 17-25 Aralık dava dosyasını "delillerin yasal olmayan yollarla elde edilmesi nedeniyle kapattığını" ancak aynı yollarla elde edilen bilgilerle Kavala’nın 2 yıldır tutuklu olduğunu belirttiler.

Koyuncu: "17-25 Aralık soruşturmalarında aynı kişiler hakkında bu kişiler nöbetçi olmadıkları mahkemelerde kararlar almışlardır. O kişiler hakkında, topladıkları delilleri, delil olarak değerlendirilemez deniliyor. Bu dinlemeler için özel olarak görevlendirilmişlerdir. Aynı kişilerin kararları Gezi yargılamasının tamamını oluşturuyor."

Bu çelişkiye son verin diyen avukatlar: "Ya İstanbul cumhuriyet başsavcılığı 17-25 Aralık soruşturmalarını yeniden açar. Ve bu davayı örnek olarak gösterecek. Ve delilleri yeniden kıymetlendirecek. Ya da bu tutukluluğu kamu vicdanına açıklamak zorundalar" dedi.

'BAĞIMSIZ VE ÖZGÜR OLMAYAN TÜRKİYE YARGI SİSTEMİ'

Yargı reformu Kavala’yı etkiler mi sorusuna Koyuncu: "Osman Kavala bir kanuni zorunluluktan dolayı cezaevinde değil kavala tahliyesi için bir reforma ihtiyaç yok Kavala uygulamacıların verdiği kararlar nedeniyle cezaevinde." dedi.

Tutukluluk süreci Avrupa Sözleşmesi’nin ihlalidir diyen avukatlar, AYM’nin hak ihlali kararını hatırlattı. AİHM kararının tanınmaması endişesini paylaştı.

Avukat Tolga Aytöre ise sözlerine "Eğer bir davanın ilk günü siyasiler kalkıp konuşuyorsa, eğer sürekli başkan değişiyorsa, eğer tahliye kararı veren hakim göreve atandıktan 15 gün sonra görevden alınıyorsa bize kalkıp konuşacak bir şey kalmıyor" dedi.

"Gezi Parkı eylemlerine Türkiye’de üç milyon kişi katılmış. Ama tek tutuklu Osman Kavala. Bunu hangi hukukla açıklayacaksınız. Dosyada sadece FETÖ’nün delilleri var. Türkiye’den kaçanların delilleri yeniden kıymetlendirilmiş.

Kavala’nın kaçma şüphesinden bahsediyor, bir sürü siyasetçinin kaçma şüphesi var Kavala’nın yoktur kaçma şüphesi. FETÖ’nün delilleri uygulanıyor. Bari verin bizi FETÖ yargılasın."

Öne Çıkanlar