Cenaze 2 buçuk yıl sonra aileye verildi

Soruşturma dosyasında Ruken Alpaslan’ın cenazesinin 2016 yılının Mart ayında teşhis edildiği; ancak ailesine 2 buçuk yıl sonra bildirilerek verildiği ortaya çıktı.

Şırnak'ın Cizre ilçesinde 14 Aralık 2015 tarihinde ilan edilen ve 2 Mart 2016'ya kadar devam eden sokağa çıkma yasağı sırasında yaşamını yitirenlerden biri de Ruken Alpaslan idi. 

Jinnews'in haberine göre, ailenin verdiği DNA örneği sonucu Ağustos ayında teşhis edildikten sonra Mardin Kimsesizler Mezarlığı’ndan alınan Alpaslan’ın cenazesi, doğduğu yer olan Nusaybin’in Durakbaşı (Qesra Serçixan) mahallesinde toprağa verildi.  

Cenaze, aileye teslim edildikten sonra dosyası da avukatlara verildi. Hala devam eden soruşturma dosyasında, cenazenin bulunduktan bir ay sonra DNA eşleşmesinin yapıldığı ve aileye 2 buçuk yıl sonra haber verildiği ortaya çıktı.

Cizre Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından konu ile ilgili şu ifadelere yer veriliyor: "Olay tarihinde 09.02.16 cesedin ilk çalışmalar kapsamında Cudi Mahallesi Niran Sokak No: ( C-3185) Cizre/Şırnak sayılı adreste yapılan arama işlemi neticesinde ele geçtiği anlaşılmış, ancak daha sonradan yapılan kapsamlı araştırmalar neticesinde söz konusu cesedin esasen Cudi Mahallesi Doğuş (Niran) Sokak C-3159 ile C-3160 arasındaki kısmen yıkık bina molozları altında yukarıda bahsedildiği şekilde bulunduğu tespit edilmiş."

5 CENAZE OTOPSİ YAPILMADAN DEFNEDİLDİ 

Alpaslan ile birlikte mahalleden çıkarılan 17 cenaze, Cizre'den otopsi için Mardin Devlet Hastanesi'ne gönderildi. 13 Şubat 2016 tarihinde hastaneye ulaşan cenazelerden 5'inin "boş dolap" olmadığı gerekçesiyle dışarıda bekletildiği tutanaklarda yer aldı. Hastanede kaldıkları sürede 17 cenazeden 3’ü kimlik tespitinin ardından ailelerine teslim edilirken, geriye kalan 14 cenaze hastanede bekletildi. Tutanaklarda, 5 cenazenin otopsi işlemleri yapılmadan kimsesizler mezarlığına defnedildiği yer aldı. 

5 cenazenin defni için yazılan tutanakta ise şu ifadelere yer veriliyor: "14.02.16 günü saat 20.45 sularında otopsi işlemi için Mardin Devlet Hastanesi morguna gelindiğinde önceki günlerden kalma morglardaki dolaplarda muhafaza edilen kimliği belirsiz cesetler nedeniyle morg girişinin ve çevresinin çok kötü koktuğu çevreye kötü kokular yayıldığı, bu durumun hastane görevlileri ve cesetlerin başında güvenlik amaçlı bekleyen polisler tarafından sözlü olarak ifade edildiği, otopsi odası ve etrafında kötü koku nedeniyle otopsi işleminin çok zor şartlarda yerine getirildiği, dolapların yeterince cesetleri soğutmadığı, 9 adet soğutucu dolabın bulunduğu, ancak 17 adet ceset olması nedeniyle tamamının dolaplara yerleştirilemediği, kalanlarının dışarıda tutulduğu, bugün 3 adet kimliği tespit edilen şahsın yakınlarına tespit edildiği, dışarıda yine 5 adet cesedin bulunduğu, bu durumun halk sağlığı, çevre güvenliği ve temizliğini olumsuz etkilediği, cesetlerin çürümeleri ve teşhislerinin mümkün olmaması nedeniyle bir an evvel defnedilmeleri gerektiği anlaşılmıştır." 

DEFNEDİLDİKTEN 6 GÜN SONRA DNA EŞLEŞMESİ ÇIKTI

Aralarında Alpaslan’ın da olduğu diğer cenazeler ise, otopsi işlemlerinin yapılması ardından 15 gün kaldıktan sonra 1 Mart 2016 tarihinde hastaneden alınarak kimsesizler mezarlığına defnedildi. Defnedildikten sonra alınan DNA örnekleri ile Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu Biyolojik İhtisas Dairesi’nden 7 Mart tarihinde çıkan raporda, "Anne olduğu iddia edilen Fahriye Alpaslan'ın Mardin CBS 2016/584 nolu bayan cinsiyetli ceset için annelik indeksi 928.161.270,238 olarak hesaplandı. Fahriye Alparslan'ın yüzde 99.99 ihtimalle Mardin CBS 2016/584 nolu cesedin biyolojik annesi olabileceği tespit edildi" ifadeleri yer alıyor.

AVUKATLAR SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU 

Defnedildikten 6 gün sonra DNA eşleşmesi çıkan Alpaslan’ın cenazesi, buna rağmen ailesine 2 buçuk yıl sonra verildi. Ağustos ayında "DNA eşleşmesi çıktı" denilerek ailesine haber verilirken, avukatlar kimliği tespit edilmesine rağmen cenazenin 2 buçuk yıl sonra aileye teslim edilmesine karşı suç duyurusunda bulundu. (HABER MERKEZİ)