Demirtaş’ın avukatı: Kararı AKP’li hukukçular verdi

Derya OKATAN

ARTI GERÇEK- Selahattin Demirtaş’ın avukatı Mahsuni Karaman, Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi’nin Demirtaş’ın tutukluluğuna devam kararını "siyasi bir karar" olarak değerlendirdi, tahliye kararından sonra bir kişinin aynı gün tahliye edilmesi gerektiğini, itiraz edilecekse dahi tahliyeden sonra yapılması gerektiğini belirtti.

İLHİLİ HABER: HDP'DEN İLK TEPKİ: MAHKEME HEYETİ BÜYÜK BİR VEBAL ALTINDADIR

Artı Gerçek’e açıklama yapan Av. Karaman’ın mahkemenin öne sürdüğü gerekçelere verdiği yanıtlar şöyle: 

AİHM kararı nihai değildir: AİHM’in tahliyeye ilişkin kararı nihai bir karadır. Buna itirazlar var ise götürülür, itiraz yapılır. İç hukukta da herhangi bir mahkeme herhangi bir sanığı tahliye ettiği zaman o karar derhal yerine getirilir. Tabi itiraz imkanı mümkündür ama bu karara itiraz imkanı vardır diye tahliye etmemek mümkün değil. Bu iç hukukta da böyle, uluslararası hukukta da. Bu, kişi özgürlüğüne ilişkin bir karardır, derhal yerine getirilmedir. Başka bir açıklaması yoktur. Böyle bir şeyle karşılaşmadık. 

Adalet Bakanlığı İnsan Hakları Daire Başkanlığı’na sorulması: Bu bir garabet. Açıklanacak bir tarafı yok. Hiçbir yerde ben böyle bir örnek bilmiyorum. 17 yıllık avukatım görmedim, iç hukukta dahi görmedim. İç hukukta dahi tahliye kararı verilen şahıslar aynı gün tahliye edilir. İtiraz edilse bile…

18. Madde: Bu kararın kendisi zaten 18. Maddenin ihlal pratiğidir. AİHM’in Türkiye aleyhine 18. Maddeden ihlal kararı vermesinin ne kadar haklı olduğu ortaya çıkmış oldu. Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararı, aslında tam da AİHM kararı çıktığı günden beri siyasi erkin yaptığı açıklamaların tescilidir. Bu kuşkusuz, hiç şüphesiz siyasi bir karadır. Bu kararı zaten mahkeme kendisi vermedi, 10. günündeyiz, AKP’li hukukçular, sayın cumhurbaşkanı verdi. Bunu herkes biliyor, tüm dünya kamuoyu bilmiyor.

Kaçma ve delilleri karartma şüphesi: AİHM zaten bu şablon cümleleri mahkum etmiş. Zaten ihlal kararı vermiş. Hukuken hiçbir anlamı, geçerliliği, hiçbir meşruiyeti yok. Sayın Demirtaş şu an olmayan bir karar, olmayan bir hukuk üzerine fiili olarak, de facto bir şekilde içeride tutulmaktadır.

Savunma yapmadı: Çok gerçek dışı iddialar. Sayın Demirtaş’ın savunma yapma imkanı olup da savunma yapmadığı herhangi bir celse yoktur. Tersine Sayın Demirtaş savunma yapma imkanlarından yoksun bırakılmıştır. Sayın Demirtaş hakkında 80 klasörlük yargılama dosyası mevcuttur ama bulunduğu Edirne’deki kapalı cezaevi odası yaklaşık 30-40 metrekaredir. Yani o dava dosyalarını siz oraya yığarsanız o hücre tamamen kapanır. Dolayısıyla bu koşullarda Sayın Demirtaş’tan her celse savunma yapmasını beklemek abesle iştigaldir. Siz imkan verdiniz de mi Demirtaş savunma yapmadı? 501 sayfalık iddianame, 80-90 klasör dosya ile siyasi saiklerle iki yıldır rehin tutuyorsunuz, sonra Demirtaş savunma yapmadı diyorsunuz. Bu olacak iş değil.  

Şimdi ne yapılacak?: Ankara 20. Ağır Ceza Mahkemesine itiraz edeceğiz. Sonrasında hem bu kararı hem itiraz üzerine alınacak kararı durumuna göre Anayasa Mahkemesi’ne götüreceğiz. Zaten AİHM kararına uyulmaması üzerine üç gün önce Anayasa Mahkemesi’ne başvurumuz olmuştu. Bunları da ileteceğiz. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi de icrasını takip ediyor olacak. Bize düşen, bu izleme sürecinde neler olup bittiğini ilgili yerlere bildirmek olacak.