Hayaller yargı reformu, gerçekler başkanlık

Yeni yasama yılında yargı paketinin yürürlüğe girmesine ilişkin bir tasarı beklerken; Erdoğan’ın kendisini daha kolay seçtirmek için hazırlanmış bir tasarı görürseniz şaşırmayın.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 30 Mayıs 2019 tarihinde yargı reformu paketini açıkladı. Ardından tüm çalışmalar tamamlandı, imzalar atıldı…

Ha bugün, ha yarın derken yargı reformu paketi hoop rafa kalktı.

Açıkçası TBMM’de AKP ve MHP milletvekilleri dahi bu paketin rafa kalkmasından hayli rahatsızlar. Zira yargı reformu paketine ilişkin somut olmasa da ortaya çıkan bazı kulis bilgileri Türkiye’nin tüm kesimlerini etkileyecek bir yeniliğin işaretini veriyordu.

MHP, seçimlerde "af" vaadiyle oy topladı. Hâlihazırda kendi tabanına yönelik büyük bir borcu var ve yargı reformu kapsamında genel ve/ya da kısmi bir af olmasa dahi MHP’nin borçlu olduğu kesimleri kapsayacak bir ceza indiriminin gelmesi neredeyse kesin.

Aynı beklenti AKP için de geçerli. Hem MHP hem de AKP bugün doluluk oranları kapasitelerini katbekat aşan cezaevlerinde güçlü bir beklenti yaratıp, geriye çekildiler. Parlamento’daki iktidar vekilleri oldukça rahatsız.

Ana muhalefet, Meclis dün kapılarını kapatana kadar yargı reformu paketinin gündeme getirilmesi için zorladı. Meclis’in reform paketini ele alabilmesi sadece bir gününü alacaktı. Ve özellikle ifade özgürlüğü davalarında büyük bir rahatlama gerçekleşecekti.

CHP, AKP ve MHP milletvekillerini "Paketi niye getirmiyorsunuz yoksa siz Cumhurbaşkanınınıza karşı mı çıkıyorsunuz" diyerek zorlaması da ayrı bir ironi…

Yargı paketinin gündeme getirilmeyeceği anlaşıldığında Meclis’teki muhalefet partileri daha önce 2012’de de yapılan ve ifade özgürlüğü davalarında kısmi bir azalma yaratan tek maddelik düzenlemeler üzerinde de tekliflerde bulundu.

63 hedef ve 256 faaliyeti kapsayan Yargı Reformu Paketi görüşülürken geri adım atan iktidarı tek bir maddede dahi düzeltme yapamayacak duruma getiren ne?

Açıkçası TBMM’de bu sorunun yanıtını bilen yok. Hâlihazırda geri adım atan ne TBMM ne de vekiller. Direkt Cumhurbaşkanı tarafından açıklanan bu paketin yine direkt Cumhurbaşkanı tarafından geri çekildiği bir manzara var önümüzde.

23 Haziran İstanbul seçimlerinin siyasette yarattığı kırılmanın etkisi olarak da açıklanabilir bu. Zira Cumhurbaşkanının bu paketi geri çekmesindeki en büyük nedeninin, 23 Haziran’da hangi boyutlara vardığını gördüğü muhalefet bloğunun daha da büyümesine yönelik korkusu olarak açıklanabilir.

Yargı Reformu Paketi’nde beklentileri karşılayacak şekilde yapılacak basit değişikliklerin başında terörle ilgili düzenlemeler yer alıyor. Bu direkt ifade özgürlüğü davalarını etkileyecek hem cezaevindeki gazetecileri dışarı çıkaracak hem de dışarıda yargılanan binlerce gazeteci, yazar hatta sosyal medya kullanıcısının davasının düşmesine de neden olacaktı.

Diğer yanda konuşulan ve MHP’nin de gönlünü bir nebze olsa rahatlatacak infaz hesabında yapılacak değişiklikler de Saray’ı korkutan diğer konu. İnfaz hesaplamasında yapılacak değişiklikler bugün hem adi hem de siyasi suçlardan cezaevlerinde olanlara ilişkin kısmi bir af niteliği taşıyacaktı.

23 Haziran’da İstanbul’da büyük bir hezimet yaşayan Saray’ı o günden bu yana saran korku da işte davalar ve tutuklamalarla baskılanmaya çalışan muhalefetin nefes alması. Erdoğan’ın, karşısındaki muhalefet bloğunun daha da güçlenebileceğine dair korkusu, bugün yargı reformu paketini Meclis gündeminden düşüren ilk adım oldu. Ben bu korku nedeniyle çoğunluğun görüşüne karşın yargı reformu paketinin önümüzdeki dönemde de Meclis gündemine gelebileceğini düşünmüyorum.

Ama farklı paketlerin geleceğini biliyoruz.

23 Haziran seçimleriyle birlikte AKP’ye kadar uzanan Başkanlık sistemine ilişkin revizyon tartışmaları önümüzdeki dönem bir paket halinde gündeme gelebilir. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay başkanlığında bir çalışma başladı bile…

O pakete ilişkin gelen ilk kulis bilgileri Başkanlık sistemine ilişkin teknik düzenlemeler. Duyumlara göre hâlihazırda ilk turda Cumhurbaşkanı seçimleri için ilk tura konulan yüzde 50’lik barajın yüzde 40’a düşürülmesi öngörülüyor. Kendilerine göre gerekçe daha çoğulcu bir yarışın gerçekleşebilmesi…

Görünen manzara ise Erdoğan’ın 23 Haziran seçimlerinin ardından kendisini yeniden başkan seçtirebilmek için dikensiz bir yol arayışında olduğu.

Meclis bugün itibarıyla tatil…

1 Ekim’de yeniden toplanıyor.

Yeni yasama yılında yargı paketinin yürürlüğe girmesine ilişkin bir tasarı beklerken; Erdoğan’ın kendisini daha kolay seçtirmek için hazırlanmış bir tasarı görürsek şaşırmayalım.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi