İktidarın korkusu olası darbe 'S-400'ün kurulmasını bekler mi?

Sonuçta darbe yapılacaksa ve S-400’ler tam konuşlanmadan önce yapılırsa Erdoğan nasıl bir önlem aldı, bunu hem gazeteci, hem de vatandaş olarak bilmek benim en doğal hakkım.

15 Temmuz darbe girişimine karşı yapılan darbeden sonra en çok konuşulan konu yeni bir darbenin ne zaman yapılacağı. Yapılır mı yapılmaz mı bilemem ama Recep Tamam Erdoğan bu tartışmayı hep gündemde tutarak Fethullah Gülen örgütü bahanesiyle beğenmediği herkesin ya ekmeğiyle oynuyor yada hapsediyor. En büyük müjdesi de zaten yeni açılacak onlarca cezaevi. Adalet bakanlığının açıklamasına göre 48 yeni cezaevi açılacak ve toplam kapasite 500 bine çıkacak. Erdoğan ve herhangi bir felsefesi olmayan AKP’nin demokrasi zihniyeti bu, kendisinden olmayanları hapse atıp, kendisine tapan ve biat edenlerle demokrasi yaşamak.

Her geçen gün yeni yeni askerlerin Fethullahçı diyerek hapse atılması, memurların görevlerine son verilmesi, Fethullahçı diyerek insan kaçırmaları ve kimilerinden aylardır haber alınamaması bu işi daha da ciddi duruma getiriyor. Milliyet Gazetesi’nde Tunca Bengin ilginç bir yazı yazmış bu kaçırmalarla ilgili. Bengin yazısında "Fetullahçı Terör Örgütü’ne yönelik yürütülen soruşturmalar ve açılan davalar sebebiyle yurt dışına kaçan ve haklarında yakalama kararı olan çok sayıda kişi var. Ve bunların hepsi de kendilerine kucak açan ülkelerin hamiliğinde Türkiye aleyhine faaliyetlere devam ediyorlar. Üstelik de Türkiye tarafından ısrarla yinelenen iade edilme taleplerine rağmen. Dolayısıyla da FETÖ temizliğinde yurt içinde TSK başta olmak üzere devletin tüm kadrolarına sızan kriptoları bulmak kadar yurt dışına tüyen bu hainleri getirip adalete teslim etmek boyutu da önemli. Hem yapanın yanına kâr kalmaması hem de bu niyetteki kişilere "İhanet ettiğimiz zaman benden bunun acısını çıkartırlar" korkusunun sinmesi açısından. Nitekim bu bağlamda da geride bıraktığımız üç yılda MİT nefes kesen operasyonlar yaptı ve 18 ülkeden 100 civarında FETÖ’cüyü paketleyip Türkiye’ye getirdi...

Peki ya bunların bulundukları yerde etkisiz hale getirilme olasılığı?

"Mümkün ama diplomatik krize sebep olurlar. Mesela İngiltere ile Rusya arasında bir zehirlenme olayı nedeniyle yaşananlar malum. Onun için Almanya’da, İngiltere’de ve ABD’de bunları yapamaz-sınız. Şu olabilir; orada bulacağınız insanlara bunları yaptırabilirsiniz ama bu örtülü olur. Resmi olmayan birileri gider yapar, yani bir taşerona yaptırırsınız bu işi. Ancak daha sonra o taşeronlar başınıza bela olabilir. Geçmişte bunun örnekleri var. Susurluk skandalı ve mafyavari örgütlenmeler gibi. Onun için o ülkelerle daha farklı bir yöntem bulunması lazım." diyor.

Yılların deneyimli gazetecisi Tunca Bengin çözümü insanların suçlu olup olmadıklarını bilmek için yargılanmadan öldürülmeleri gerektiğini düşünecek ve yazacak kadar ilkelleşiyorsa, her an darbe olasılığıyla yaşatılan Erdoğan’ın tam olarak kafasında neler geçtiğini öğrenmek bile istemiyorum esasında, çünkü tüylerim diken diken oluyor.

Son günlerde ortaya çıkan 2 SETA raporuyla bu işin sadece Fethullah Gülen ekibiyle bağlantılı olmadığı da ortaya çıkmış görünüyor. O yüzden Tunca Bengin isim listesi verme gereği duymamış, çünkü o raporlarda yabancı basında çalışanların dahi isimleri var ve her ismi yada fotoğrafı olanlar neyle karşı karşıya olduklarını bilmiyor.

Buradan gelelim NATO ülkesi Türkiye’nin NATO silahlarını vurma gücüne sahip olan S-400 satın almasına ve bunu da Ankara’ya konuşlandırmasına. Erdoğan’ın Suriye ile ciddi bir sorunu var ama olası bir savaş durumunda Ankara’daki S-400’ün hiçbir faydası yok. Doğalgaz araması nedeniyle AB’yle ciddi sorunlar yaşanıyor ve tehditler havada uçuşuyor ama Ankara’da konuşlandırılmış S-400’lerin oraya da ulaşması olanaksız.

O zaman Erdoğan’ın S-400’leri AKP kurmaylarının yaydığı yeni bir darbe girişimine karşı Ankara’da konuşlandırması tam olarak inanmakta zorlansam da mantığa uygun geliyor. İyi tamam da, bu futbol maçı değil ki, karşı takımın da sahaya çıkmasını bekleyesin, sonuçta darbe yapılacaksa ve S-400’ler tam konuşlanmadan önce yapılırsa Erdoğan nasıl bir önlem aldı, bunu hem gazeteci, hem de vatandaş olarak bilmek benim en doğal hakkım. Lütfen, bir yetkili bana ‘B’ yada ‘C’ planını açıklayabilir mi?

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ahmet Nesin Arşivi