İş cinayeti davasında sanıklara 'iyi hal' indirimi
İstanbul Esenyurt'ta Özel Doğa Hastanesinin tabelasını takarken elektrik akımına kapılıp hayatını kaybeden 17 yaşındaki Eren Eroğlu'na ilişikin iş cinayeti davasının karar duruşması Bakırköy 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.
Tutuksuz yarılanan sanıkların katılmadığı ama iş cinayetinde hayatını kaybeden Eren Eroğlu'nun babası Erdinç ve annesi Nezahat Eroğlu'nun hazır bulunduğu duruşmada, kararını açıklayan mahkeme, sanıklar Esenyurt Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürü Faruk Dedeoğulları, dijital baskı merkezi ve reklam hizmetleri şirketinin ortakları sanıklar Feridun Taktak ve Pınar Öz’ün 'taksirle öldürme' suçundan cezalandırılmaları istemiyle dava açılsa da sanıkların olayda taksirlerinin bulunmadığını belirterek beraatlerine karar verdi.
Duruşmada söz verilen baba Erdinç Eroğlu, yaklaşık 5 yıldır davanın devam ettiğini, 17 yaşındaki oğlunun işçi olduğunu, bu olayda hayatını kaybettiğini anlattı. Eroğlu, olayda taksiri aşan bir durumun olduğunu, oğlunun çalışmaması gereken bir yere gönderildiğini, iş yerinde işçi sağlığı ve güvenliğinin sağlanmadığını hatırlatarak sorumluluların cezalandırılmasını istedi. Müşteki avukatları da sanıkların cezalandırılmasını talep etti.
İYİ HAL İNDİRİMİ UYGULANAN 3 SANIĞIN CEZASI 2 YIL 6 ŞAR AY HAPİS CEZASINA İNDİRİLDİ
Mahkeme heyeti, sanıklar Mustafa Akboğa, Emin Telbisoğlu ve Ulucan Köse'nin de taksirle bir kişinin ölümüne bir kişinin de yaralanmasına yol açtıkları ifade etti. Tali derecede kusurlu oldukları belirtilen 3 sanığa 'iyi hal' indirimi de uygulanarak 2 yıl 6'şar ay hapis cezasına çarptırıldı.
Dijital baskı merkezi ve reklam hizmetleri şirketinin ortaklarından sanık Erol Mutlu'nun taksirle bir kişinin ölümüne bir kişinin de yaralanmasına yol açtığı sabit olduğundan uğranılan mağduriyet ve belirlenen kusur durumuna göre asli derecede kusurlu olduğunu belirtti. Mahkeme heyeti, bu gerekçelerle sanık Erol Mutlu'yu "iyi hal" indirimi de uygulayarak 3 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırdı.
ADLİYE ÖNÜNDE AÇIKLAMA: BU HUKUKSUZ KARARI TANIMIYORUZ, KARARA İTİRAZ EDECEĞİZ
Duruşmadan sonra adliye önünde açıklama yapan Eren Eroğlu’nun babası Erdinç Eroğlu, bütün sorumlular ve kusurlar belli olduğu halde sanıklara en alt sınırdan ceza verildiğini ifade ederek, "Bu dava süreci zaten etkin olmadı. 5 yıldır adalet mücadelesi veriyoruz. Bu hukuksuz kararı tanımıyoruz. Karara itiraz edeceğiz." dedi.
Eren Eroğlu’nun annesi Nezahat Eroğlu da üzgün olduğunu ve konuşmakta zorlandığını belirterek, "Bir çocuk, bir can gitmiş, bu olmamalıydı. Verilen ceza 2 sene olmamalıydı. Benim oğlum orada çürürken, onların burada gezmeleri, çıkmaları beni çok rahatsız ediyor." dedi.
İDDİANAMEDEN: HİÇBİR GÜVENLİK ÖNLEMİ ALINMADI
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanıklar Feridun Taktak, Pınar Öz ve Erol Mutlu'nun dijital baskı merkezi ve reklam hizmetleri şirketinin ortakları olduğu, Emin Telbisoğlu'nun da bu şirkette ustabaşı olarak çalıştığı belirtilerek, müşteki Haydar Sakcı ile iş cinayetinde yaşamını yitiren Eren Eroğlu'nun şirkette işçi olarak görev yaptıkları, şüphelilerden Ulucan Köse'nin de olayın olduğu özel hastanede işletme müdürlüğü yaptığı anlatıldı.
Hastanenin tabelasındaki 2 harfin onarımı için şirketin arandığı, Sakcı ile Eroğlu'nun hiçbir güvenlik tedbiri alınmadan ve üzerinden yüksek gerilim hattı geçen hastanenin tabelasının olduğu yere alüminyum malzemeden yapılan merdiven ile çalışmaya mecbur bırakıldıkları aktarılan iddianamede, elektrik akımının atlama yapması sonucu her iki işçinin de akıma kapıldıkları, Eroğlu'nun yaşanan iş cinayetinde yaşamını yitirdiği, Sakcı'nın ise yaralandığı bildirildi.
İddianamede, sanıklar Emin Telbisoğlu, Feridun Taktak, Pınar Öz, Erol Mutlu ve Ulucan Köse hakkında ''taksirle ölüme ve yaralanmaya sebep olma'' suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istendi.
Hazırlanan ikinci iddianamede, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca iki belediye görevlisi hakkında takipsizlik kararı verildiği, şikayetçiler Öz ve Mutlu'nun talebi üzerine Bakırköy 1. Sulh Ceza Hakimliği'nin 24 Aralık 2015'te itirazı kabul ederek, iki belediye görevlisi hakkında kovuşturma izni verdiği kaydedildi.
Mahkemenin kovuşturma izni vermesiyle kamu davası açılmasının zorunlu hale geldiği ifade edilen iddianamede, olay tarihinde şüpheliler Esenyurt Belediye Başkan Yardımcısı Mustafa Akboğa ve Esenyurt Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürü Faruk Dedeoğulları'nın da ''taksirle bir kişinin ölümü ve yaralanmasına neden olma'' suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istendi. (DHA)
