Nusaybinliler: Savaşı da kayyumu da istemiyoruz

Nusaybinliler: Savaşı da kayyumu da istemiyoruz
HDP’li eş başkanların göreve gelmesinin üzerinden henüz 6 ay geçmişken belediyeye kayyım atanması ile birlikte Nusaybinliler tepkilerini dile getirdi.

HDP’nin 31 Mart seçimlerinde yüzde 77.4 oy oranı ile kazandığı Nusaybin Belediyesi’ne yeniden kayyım atanmasına tepki gösteren Nusaybinliler, kayyım atanmasını hukuksuzluk olarak değerlendirerek, "Ne savaş istiyoruz ne de kayyum istiyoruz" dedi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) yönetiminde olan Nusaybin Belediyesi Eş Başkanları Ferhat Kut ve Semire Nergiz’in 17 Ekim’de "Gizli tanık" ifadeleri ve Mardin Büyükşehir Belediyesi’ne kayyım atanması ardından yapılan eylemlere katıldıkları gerekçesiyle tutuklanmasının ardından Belediyeye 18 Ekim’de kayyım atandı. HDP’nin 31 Mart seçimlerinde yüzde 77.4 oy oranı ile kazandığı belediyeye ikinci defa kayyım atanırken, önceki dönem kayyım döneminde belediye yaklaşık 32 milyon TL borç altına sokulmuştu.
 
HDP’nin adaylarını ön seçim ile belirlediği kentte, belediye yaptığı çalışmalarla halkın her türlü ihtiyacına koşarken, Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük başlattığı saldırı ile birlikte kente düşen havan topları sonucu yaşanan patlamalarda yaşamını yitiren ve yaralananlar ile kentteki göçe ve maddi kayıplara karşı da belediye kriz masası da kurmuştu. Kurulan kriz masası ile bir taraftan halkın ihtiyaçları karşılanıp, bir taraftan da tespitler yapılırken, eş başkanlar ve yöneticiler kentte kalarak halkla buluşmalarını da sürdürdü.
 
‘NE SAVAŞ NE KAYYUM’
 
HDP’li eş başkanların göreve gelmesinin üzerinden henüz 6 ay geçmişken belediyeye kayyım atanması ile birlikte Nusaybinliler tepkilerini dile getirdi. 
 
AKP’nin devletin gücünü kullanarak her istediğini yaptığını dile getiren Abdülvahap Akay, "Herkes biliyor ki bu yanlış bir uygulamadır. Herkes bunun zoraki olduğunun farkında. Herkes bunun bir darbe olduğunu biliyor. Nasıl ki, Kenan Evren askeri darbe gerçekleştirdi bu da aynı şekilde darbedir" diye konuştu.
 
Kentin bir yandan Türkiye tarafından Kuzey ve Doğu Suriye’ye başlatmış olduğu savaştan etkilendiğini bir taraftan da seçilmişlerinin yerine kayyım atanması ile karşı karşıya kaldığını dile getiren Akay, "Siviller olarak hiçbirimiz savaş istemiyoruz. Ne savaş istiyoruz ne de kayyum istiyoruz. İsteyen birini bulabilirseniz bana söyleyin. Bu bir darbedir. İnşallah bu darbeye son verilecek" ifadelerini kullandı.
 
‘EŞİT YURTTAŞLIK İSTİYORUZ’
 
Kayyım atanmasını "hukuksuzluk" olarak değerlendiren Abidin Öngüç de, halkın kendi iradesi ile HDP’li eş başkanlara görev verdiğini belirterek, "Kimse birilerinin zoru ile onları seçmedi. Bugün devlet zorla el koyuyor. Bir taraftan ‘Kürtler bizim kardeşimiz’ diyor, diğer taraftan da hukuksuzluk uyguluyor. Bu hukuksuzluktur. Bu adalet değildir. Bize adi davranılmıyor, zor uygulanıyor. Sormak istiyorum; 6 ayda bu belediye başkanları ne yaptı acaba? Biz bunu kabul etmiyoruz. Kınıyoruz. Madem ki; HDP’li belediyelere kayyum atayacaksınız seçim yapmayın. Söyleyin ‘Kürtler seçime girmeyecek. Biz sömüreceğiz.’ Eğer ki; demokrasi varsa, biz birincil vatandaş isek, o zaman seçtiklerimize 5 yıl boyunca karışmayın. Biz bunu kabul etmiyoruz" diye konuştu. Halkın savaş da kayyum da istemediğini dile getiren Öngüç, "Biz eşit yurttaşlık talep ediyoruz" dedi.  
 
‘BİRLİK OLMALIYIZ’
 
Kayyım atanmasına ve Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük saldırılarına tepki gösteren Ayşe Şaman ise, Kürt halkının tek kurtuluşunun birlik olmaktan geçtiğini dile getirdi. ABD ve Rusya’nın da Türkiye ile aynı olduğunu dile getiren Şaman, "Biz birlik olursak kimse bize bir şey yapamaz. Birlik olmadığımız zaman her şey başımıza gelir. İstiyorlar ki, Kürtler olmasın. Bu savaşta da öyle yaptılar. Ama biz olacağız, ayaklarımız üstünde olacağız" ifadelerini kullandı.
 
Kayyım atanmasını kul hakkının yenmesi ve zulüm olarak değerlendien Abdurrahman isimli yurttaş da, "Bunu Allah bile kabul etmez. Allah bile kendi hakkını affedeceğini ama kul hakkına kendisinin karışamayacağını söylüyor. Hepimize adalet lazım. Allah bu ateşe bir su döksün ve son bulsun" dedi. Kayyum uygulamasını kabul etmediklerini belirten Halil isimli yurttaş ise, "Bugün kılıç onların elinde. Bir sağa bir sola vuruyorlar. İnsan uykuda da olsa vuruyorlar. Türkiye’nin kanunları böyle. Türkiye’de bir gram hukuk yok. Hukuk olsaydı bu yaşananların hiçbiri olmazdı. Biz Kürtlerin hayatı Yılmaz Güney’in filmleri, dengbejlerin, Şiwan Perver’in şarkıları, Cigerxwîn’in söylemlerinde olduğu gibi devam ediyor" sözleri ile tepkisini dile getirdi.
 
‘NE İNSANLIKTA NE DE DEMOKRASİ DE BÖYLE’
 
Kayyımı kabul etmemelerine rağmen belediyelerine ikinci defa kayyım atandığını dile getiren Hacı Salih Duman da, "Ne insanlıkta ne de demokrasi de böyle bir şey var. Herkes açısından iyi olmayan bir şey. Kayyumun iptal edilmesi gerekiyor. Bu savaşın da iptal edilmesi gerekiyor. Demokratik bir şekilde seçim oldu. Kimse oyunu zor altında vermedi bu insanlara. İrademizin gasp edilip kayyumlara verilmesini kabul etmiyoruz" diye konuştu. (Mezopotamya Ajansı)

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar