Ragıp Zarakolu İsveç Parlamentosu'nun gündeminde
Türkiye'nin Gazeteci-Yazar Ragıp Zarakolu'nun 'Kırmızı Bülten'le aranması için Interpol'a baş vurmasına tepki gösteren Sol Parti Milletvekili Amineh Kakabaveh, konuyu yazılı bir soru önergesiyle İsveç Parlamentosu'nun gündemine taşıdı.
Kakabaveh, önergesinde, Ragıp Zarakolu'nun tanınmış bir kültür şahsiyeti, insan hakları savunucusu bir yayıncı, gazeteci-yazar olduğunu ve sadece son 2 yıl içinde hızla diktatörlüğe dönüşen Erdoğan rejimine değil pek çok hükümete muhalefet ettiğini belirtti.
Murat Kuseyri'nin (Stockholm) haberine göre, Zarakolu'nun İnsan Hakları Derneği'nin kurucularından olduğunu, insan haklarını savunduğu ve Ermeni soykırımını gündeme getirdiği için hapiste yatmak zorunda kaldığını hatırlatan Kakabaveh, yazarın baskılardan dolayı 2013 yılından itibaren yaşantısını İsveç'te sürdürmek zorunda kaldığına dikkat çekti.
"TÜRKİYE INTERPOL'U KULLANIYOR"
"Türk kurumları daha önce de Interpol aracılığıyla rejim muhaliflerinin ülkeye iadesini sağlamaya çalıştı. Bu, açıkca ve küstahça Interpol'un kullanılmasıdır" diyen Kakabaveh, İsveç Hükümeti'nden Türkiye'nin Zarakolu'nun iade talebine karşı tutum almasını istedi.
Kakabaveh, Dışişleri Bakanı Margot Wallström'e Türkiye'nin rejim muhaliflerini ve insan hakları savunucularını baskı altına almak için Interpol'ü kullanmasına karşı ne yapmayı düşündüğü sorusunu yöneltti.
Konu hakkında bilgi veren Kakabaveh, Erdoğan ve AKP Hükümeti'nin Türkiye'deki gazeteci, yazar, akademisyen ve HDP yöneticilerini tutuklarken yurt dışında yaşayan muhalifleri susturmak için Interpol'u bir araç olarak kullanılmasının kabul edilemeyeceğini söyledi.
Türkiye'nin İsveç'te sürdürdüğü casusluk faaliyetlerini daha önce parlamentonun gündemine getirdiğini hatırlatan Kakabaveh, "Erdoğan yurt dışında yaşayan muhalifleri sindirmek ve susturmak için bir yandan casuslarını devreye sokarak fişleme yaparken aynı zamanda Interpol'u devreye koyuyor" dedi.
"İSVEÇ VE AVRUPA BİRLİĞİ ERDOĞAN'A AÇIKÇA TAVIR ALMALI"
Kakabaveh, Interpol'un tüzüğünde örgütün siyasi amaçla kullanılamayacağının yer aldığına dikkat çektikten sonra, "İsveç ve Avrupa Birliği, Erdoğan'ın Interpol'u kullanarak Avrupa'da muhalifleri susturma, ifade ve düşünce özgürlüğünü sınırlama girişimlerine izin vermemeli ve açıkça tavır almalı" şeklinde konuştu.
Geçtiğimiz yılın Ağustos ayında İsveç vatandaşı Gazeteci-Yazar Hamza Yalçın'ın Türkiye tarafından Interpol aracılığıyla arandığı gerekçesiyle İspanya'da tutuklaması büyük tepkilere ve Türkiye'nin Interpol'u istismarının sorgulanmasına yol açmıştı.
PEN, Gazeteciler Federasyonu, Yazarlar Birliği ve Sınır Tanımayan Gazeteciler, protesto gösterileri örgütlemiş ve İsveç Hükümeti'nden Türkiye'nin rejim muhaliflerini baskı altına almak için Interpol'u bir araç olarak kullanmasına karşı tavır almaya çağırmışlardı.
İsveç Dışişleri Bakanı Margot Wallström, Türkiye'nin Interpol'u kullanmasını protesto etmek için Türkiye'nin büyükelçisini makamına çağırmış, konuyu Avrupa Birliği Dışişleri Bakanları toplantısında gündeme getirmişti. (DIŞ HABERLER SERVİSİ)
