Rüşvet iddiasını yalanlayan Yavaş: CHP'li olsa ne olur, hak hukuk ne diyorsa o olur
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, CHP eski milletvekili ve iş insanı Sinan Aygün'ün, iki belediye meclisi üyesinin kendisinden "25 milyon TL rüşvet istediği" iddiasıyla ilgili konuştu.
Haber Global Ankara Temsilcisi Faruk Demirel'in sorularını yanıtlayan Yavaş, Sinan Aygün'ün önce "rüşet istediler" iddiasını ortaya attığını ancak daha sonra "Benden okul parasını istediler" diyerek kendi kendisini yalanladığını söyledi.
Aygün'ün iddialarının tutarlı olmadığını ve kamuoyuna açıklayacağını ilan ettiği rüşvet isteme anına ilişkin görüntüleri paylaşmadığına dikkati çeken Yavaş, "İşini yaptıramayınca beni dilekçeyle korkutacağını sanıp, "irtikap" ifadesini ortaya koydu. Bu olanlar irtikap değil." dedi.
Mansur Yavaş şöyle devam etti:
"2-3 önce dilekçe veriyorsunuz. Kamuoyunda benimle hiç görüşmediğiniz halde Mansur Yavaş ve rüşvet ile belediye meclis üyeleriyle rüşvet konuşmalarını sağlıyorsunuz. "Kaset, ses kaydı açıklayacağım" diyorsunuz. Ve ardından çıkıp diyorsunuz ki "Benden okul parasını istediler". Daha önce bu büyük rant verilirken haksız ve haram mal verilirken kendisine denilmiş ki "Bir okul yap" o okulu da yapmamış. Sonra diyor ki "Mahkeme iptal etti, ben yapacaktım". Ne olursa olsun ahlaki olarak, size bir rant verilmişse yanlış hadise ama bir okul yapmanızı istenmişse siz de o okulu yapmadıysanız bedelini götürüp belediyeye vermiş olmanız gerekiyordu. Dolayısıyla özellikle kendisi bu olayı konuşturmak istiyor. Benimle görüşmek istiyor. Hukuk müşavirimizi arayan Aygün'e deniliyor ki, "Başkanımız kesinlikle istinafa gitmeyecek". Cevaptan memnun kalmayan Aygün "Şikayet edeceğim" diye, vesaire diye... Ben de mesaj attım "Elinden geleni ardına koyma" diye. Çok pişkinler, hiçbir şey olmamış gibi bu şekilde konuşuyorlar.
Benim istinaf mahkemesine gitmemin ne belediyemize ne de Ankara halkına faydası yok. Danıştay'ın özellikle bir vurgusu var "Siz buraya bu kadar inşaatı yaptırırsanız Eskişehir yolu felç olur" diyor. Yani Ankara'nın bağrına bir kazık bırakmış oluyorsunuz". Dolayısıyla bizim böyle bir hukuksuzluğa geçit vermemiz mümkün değil.
İşini yaptıramayınca beni böyle bir dilekçeyle korkutacağını sanıp, "irtikap" ifadesini ortaya koydu. Bu olanlar irtikap değil. Biz halka herkese eşit şeffaflıktan yana olacağımıza, haktan hukuktan yana olacağımıza söz verdik. CHP'li olsa ne olur, babamın oğlu olsa ne olur hak hukuk ne diyorsa o olur.
Acaba Çevre Ve Şehircilik Bakanlığından ruhsat alabilir miyim? Oradan ruhsatı alabilmek için insanların namusuyla şerefiyle oynamayı yadırgamıyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı inşallah burayı da yıktıracak. Geçmiş dönemde tartışmalı imar kararlarına imza atan tüm belediye meclisi üyeleri hakkında yargıya başvuracak.
'AVUKAT BİZE KARARI DUYURMUYOR'
Bir dosya hazırlıyoruz 150'ye yakın terör örgütüne finans sağladığı iddia eden Gökçek dönemindeki imar artışlarının hepsini ortaya çıkarıyoruz. İlk önce imar artışına karar verenler olacak.
Yüksek yargı mensuplarından birisi bir başka siyasi partinin grup başkanvekilini arayarak eğer Mansur Yavaş istinafa gitmezse ceza alır diye tehdit ediyor. Bir yargıtay üyesinin haddi midir rantlı işe bulaşmak tehdit etmek?
Menfaati çelişenlerin avukatını tek bir avukat yapamaz. Togo ile Sinan Aygün'ün arası bozulabilir, Mimarlar Odası dava açmış arsanın sahibi Sinan Aygün, Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin avukatı aynı şahıs. Bize kararı duyurmuyor." (HABER MERKEZİ)
