Sarı Yelekliler paniği: İçişleri Bakanlığı harekete geçti

Sarı Yelekliler paniği: İçişleri Bakanlığı harekete geçti
Sarı yelek üretimi ve satışının artıp artmadığı araştırıldı, rapor Süleyman Soylu'ya iletildi.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un, zenginleri kayıran ekonomi politikaları nedeniyle eylem başlatan "Sarı Yelekliler" beşinci kez eşzamanlı olarak sokakları doldururken, Türkiye’de de sarı yelek araştırmasının yapıldığı ortaya çıktı.

Fransa’da hükümete dönük eylemlerde zamların durdurlmasına karşın eylemciler sokakları terk etmiyor. Sarı yelek giyen eylemcilerin çeşitli ülkelerde de ortaya çıktığını fark eden hükümet, Türkiye’de Mahmutpaşa’da inceleme yaptı.

İçişleri Bakanlığı yetkilileri, sosyal medya üzerinden "Sarı yelekliler Türkiye’de de ortaya çıkacak" iddialarının ardından sarı yelek üretiminin ve satışının artıp artmadığına yönelik bir araştırma yaptı. Başta İstanbul Mahmutpaşa olmak üzere birçok noktada araştırma yapan Bakanlık yetkililerinin sarı yeleklerin üretiminin ve satışının artmadığına yönelik bir değerlendirme raporu hazırladığı ve bu raporu İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile paylaştığı öğrenildi.

Edinilen bilgiye göre, İçişleri Bakanı Soylu da Türkiye’de "sarı yelek" tehlikesinin ve bir eylem hazırlığının olmadığına ve iddiaların sosyal medyanın bir köpürtmesi olduğuna yönelik bir raporu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile paylaştı.

PARANOYAK BİR DURUM

İçişleri Bakanlığı yetkililerinin "sarı yelek" araştırmasını, CHP Sosyal Politikalardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, BirGün’den Hüseyin Şimşek'e değerlendirdi. Hükümetin Gezi Direnişi’nin ardından "paranoyaklaştığını" ifade eden Erdoğdu, "Hükümet son dönemde son derece paranoyaklaştı. Gezi gibi dünyanın en naif, en barışçıl, devlet şiddetine rağmen ona karşılık vermeyen zarafetli direnişte yaşanan olaylar AKP’yi bu duruma getirdi" dedi.

TÜRKİYE BUNU HAK ETMİYOR

Gezi Direnişi’nin hükümette bir travmaya da neden olduğunu ifade eden Erdoğdu, "Bir demokrasinin sağlamlığı ‘toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı’nın uygulanması ile belirlenir. Bu hakkı daha olmadan kısıtlamaya çalışmak ilkel faşizmde olur. Türkiye bunu hak etmiyor ve bu davranışlar, Türkiye’nin uluslararası itibarına da zarar veriyor" diye konuştu. (HABER MERKEZİ)

Öne Çıkanlar