Şenol Güneş'e dil uzatan dilimi!..

Tek eleştirim Enzo Roco yerine 'tutarsız' Domagoj Vida tercihi oldu, hem de karşılaşma başlamadan!

Bu kez Şenol Güneş'e dil uzatırsam ya dilimi eşek arısı sokar ya da dilim tutulur! Zira, Konyaspor karşısında sahaya ideal kadroyu sürdü; kanatlarda Ryan Babel ile Ricardo Quaresma ortalarında Adem Ljajic, önlerinde durgunluğuna ve ilerleyen yaşına karşın mevcut kadronun en deneyimli ileri uç elemanı Vagner Love... Savunmanın önünde de Atiba Hutchinson ile Gary Medel... Tek eleştirim Enzo Roco yerine 'tutarsız' Domagoj Vida tercihi oldu, hem de karşılaşma başlamadan!

Beşiktaş art arda oynadığı maçlar nedeniyle fiziksel olarak yorgundu, ki bu da son derece doğaldı. Ancak Ricardo Quaresma ile Ryan Babel sahada 'ayak sürümek' deyişi ile örtüşen şekilde dolanınca siyah-beyazlı ekip, alışagelmiş baskılı oyunundan oldukça uzak kalıverdi. Sonrası malum: Hakem Ümit Öztürk kaleye girmekte olan topa koluyla geçit vermeyen Domagoj Vida'yı kırmızı kartla oyun dışında bıraktı ve penaltı noktasını gösterdi. Buna da kimse itiraz etmedi, edemedi de zaten, çünkü kart ve penaltı kararı doğruydu. Penaltı atışını gole çeviren Mustapha Yatabare takımı Konyaspor'u öne geçirdi. Hakem Ümit Öztürk ilk ciddi hatasını maçın başında yapmıştı, Ryan Babel'in soldan yaptığı ortada topun ceza alanı içindeki Konyasporlu futbolcunun eline değmesini 'es' geçivermişti. Bir sonraki önemli hatası da Gary Medel'in ceza alanı içinde rakibiyle didişmesini penaltı olarak değerlendirmesi oldu. Bu pozisyonda Medel, Konyasporlu oyuncuya sarılıyor yere düşürüyor ancak iki futbolcunun boylarına ve kilolarına bakınca Konyasporlu futbolcunun kendisini yere bıraktığı rahatlıkla görülüyor. İtirazlar işe yaramadı penaltı atışı gibi! Mustapha Yatabare bu kez kullandığı penaltı atışını kaçırdı ve maçın kaderi de değişiverdi. Sarı kartlı Ricardo Quaresma yerini Jeremain Lens'ı bıraktı Beşiktaş da Vagner Love ile eşitliği yakaladı. Oyuna Adem Ljajic'in yerine dahil olan Oğuzhan Özyakup'un bu gole katkısının büyük olduğunu belirtmeli tabii ki... Malmö maçındaki performansıyla yerden yere vurulan Jeremain Lens, Konya deplasmanında 'hatalı pas' rekoru kıran Ryan Babel'in verdiği pasla golünü attı ve Beşiktaş'ı öne geçirdi. Üstelik Beşiktaş sahada on kişiyle mücadele ederken.

Özenle altını çizmeli... Ev sahibi Konyaspor bir farkla öndeyken 'zamandan çalmak' adına sahaların bildik, klişeleşmiş yollarını denedi. Fakat 2-1 geriye düştüğünde oyundan çaldığı dakikaları mumla aradı. Ne var ki Beşiktaşlı futbolcular da öne geçtikten sonra benzer yolları denediler. Futbolun kuralıdır 'atamayana atarlar' gibi zamandan çalan takımlar genelde beklemedikleri gol ya da goller yerler. Beşiktaş'ın başına da bu geliverdi Konya'da. Herkes karşılaşmanın Beşiktaş'ın üstünlüğü ile sona ereceğinden eminken  Paolo Hurtadonormal sürenin son dakikasında hem skoru eşitleyen hem de belirleyen golü atıverdi.

Not; Hakem Ümit Öztürk gösterdiği 13 sarı, 1 kırmızı kart ve 2 penaltı kararıyla skorun önüne geçti. O da istemezdi böyle olmasını büyük olasılıkla ama oldu. Benim gözlemimle de iki önemli hata yaptı. Ancak Beşiktaş'ın yitirdiği iki puanın tüm sorumluluğunu hakeme yüklemek de kolaya kaçmak olur. Beşiktaş kısa geçmişteki baskılı ve üretken futbolundan hızla uzaklaşıyor. Bunun nedeni fiziksel yorgunluk mudur yoksa futbolculara yapılamayan ödemeler mi? Fikret Orman ve ekibinin genelde sorulan sorulara yanıt verme alışkanlıkları yok. Onlar istedikleri şeyleri açıklamayı ilke edinmişler. Bu soruya da yanıt vermelerini beklemek hata olur. Fikret Bey, Beşiktaş'ın futbolcularına ödeyemediği tutar ne kadar?  Yoksa kulübün emekçilere gibi onlara da mı 'alacağım yoktur' ibareli A4'ler imzalattınız? 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi