Şiddetin önlenemeyen yükselişi: Türkiye'nin silahlanma haritası

Şiddetin önlenemeyen yükselişi: Türkiye'nin silahlanma haritası
Türkiye’de şiddet olayları, hem biçimsel çeşitliliğini, hem de kullanım sıklığını arttırarak, uygulandığı bölge, şehir fark etmeksizin meydana gelmeye devam ediyor.

ARTI GERÇEK - Şiddet uygulayan kişinin yaşı veya şiddet gören mağdurun ne ya da kim olduğu da fark etmiyor. Bir çocuk bir köpeğe, bir insan bir ağaca, bir erkek bir kadına ya da bir kişi bir heykele (cansız) şiddet uygulayabiliyor. Yargılamadaki çarpıklıklar ve toplumun şiddet ile beslenmiş altyapısı ise bu kötücül faaliyetleri sürekli olarak yinelemesine sebep oluyor. Umut Vakfı’nın yayınladığı verilere göre, Türkiye’de, %85’i ruhsatsız olmak üzere en az 25 milyon ateşli silah var. Çünkü birkaç tuşa basmayı bilen herkes internetten silah satın alabiliyor. Çocuklar okullarda birbirlerini, hatta öğretmenlerini öldürebiliyor. 

SAYILAR İLE ŞİDDET VERİLERİ

Yine Umut Vakfı’nın verilerine göre, 2015 yılında 2.175 silahlı olay basına yansımışken, 2018 yılında 3.679 olay basına yansımış olarak görünüyor. Yani yaralama ve öldürme ile sonuçlanan olaylarda son 4 yılda %69’luk bir artış bulunuyor. Bu olayların %40’ında tüfek, %39’unda tabanca, %21’inde ise kesici alet kullanıldığını görüyoruz. 2015 verilerind,e tüfek içeren olayların sayısı 857 iken, 2018’de bu sayı 1.478’e çıkmış. Yani tüfek ediniminde büyük bir artış görülüyor. Bu da alımın ne denli kolaylaştığını göstermekle birlikte, kullanımının da, kullanan kişinin muhasebesinde ne kadar basit bir eylem hâline geldiğini bize gösteriyor. 

Umut Vakfı’nın yayınladığı bilgiler ise yalnızca basına yansımış olan olaylar baz alınarak oluşturulmuş istatistikleri içeriyor. Yani kimi yaralama olayları ve "dışarıya" duyurulmayan aile içi şiddet vakaları bu verilerin dışında kalıyor. Sosyal medyanın bir ‘haber alma’ kaynağı haline gelmesi ve bu alanda kullanımının ciddi oranda artması sayesinde de bu veriler daha doğru hâle gelebiliyor. 


Bireysel silahlarla 2018’de işlenen şiddet haritasına baktığımızda, nüfus yoğunluğu ve sanayinin olduğu, göçün yoğun yaşanması nedeniyle kozmopolit yapıya sahip kentlerde olayların daha çok yaşandığına tanık oluyoruz. Bölgeler bazında bakıldığında da; büyük nüfus yoğunluğuna sahip Marmara Bölgesi Türkiye genelinde en çok suçun işlendiği bölge olarak ön plana çıkıyor. 

Toplamda bin 32 olayın basına yansıdığı bölgede İstanbul en çok olayın yaşandığı il olarak dikkat çekiyor. Nüfusa bağlı olarak, şiddet olaylarının en çok büyük kentlerde gerçekleştiğini görüyoruz. 2018 yılında, cinayet haritasına dâhil olmayan tek ile ise Şırnak.  

'ŞİDDETİN CAZİBESİ'

Türkiye’de şiddet verileri gösteriyor ki, toplumun yapısına işlemiş olan sebeplerden ve sonuçlarının getireceği cezasızlıktan dolayı, yalnızca silah kullanımı ile değil, her türlü şiddet olayı ve hatta şiddet fikri, tüm Türkiye’ye hızla yayılmakta. Bu verilere göre, Türkiye’de şiddet ile sonucu arasında hiçbir engel görünmezken, şiddet ve öncesine dair, caydırıcı bir unsur bulunmuyor. 

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar