Soylu talimat verdi, vekillerin cenazeye katılımı engellendi
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, HDP milletvekillerinin PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridi protesto etmek amacıyla Tekirdağ 2 No’lu F Tipi Cezaevi’nde yaşamına son veren Zülküf Gezen’in cenaze törenine katılmalarını engellemek için emniyet müdürünü arayıp talimat verdiğini söyledi.
Zülküf Gezen’in cenazesi, İstanbul Atatürk Havalimanı’nda alıkonularak, ailesinden habersiz 18 Mart gece saat 00.20’de Diyarbakır’a getirildi. Diyarbakır Havalimanı’na iniş yapması ardından Gezen’in ailesini arayan polis, "Bu gece cenazeyi defnedeceğiz. İster katılırsınız, ister katılmazsınız" dedi.
MİLLETVEKİLLERİ ENGELLENDİ
Cenazeyi almak için Diyarbakır Havaalan’ına giden Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri Pero Dündar, Musa Farisoğuları, Remziye Tosun, Nuran İmir, Feleknas Uca, Saliha Aydeniz ve Ayşe Acar Başaran, polisler tarafından geçişleri engellendi. Burada vekilleri kalkanlarla çembere alan polis müdürü, milletvekillerinin cenazeye katılmalarına izin vermeyeceğini belirterek, "Ben devletim, devlet kararı var. Aileye taziyede bulunabilirsiniz ama cenazeye katılamazsınız" dedi.
Cenazenin götürüldüğü Yeniköy Mezarlığı ise zırhlı araçlar ve çevik kuvvet ekipleri ile abluka altına alındı, HDP’li vekillerin mezarlığa girişlerine izin verilmedi.
SOYLU: TALİMATI BEN VERDİM
18 Mart güne yaşanan bu gelişmelere ilişkin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, dün Nevşehir'de partisinin düzenlediği mitingde konuştu. HDP milletvekillerinin "PKK’nin vekili" olduklarını ileri süren Soylu, HDP milletvekillerinin Zülküf Gezen’in cenazesini almaları ve cenaze törenine katılmalarının engellenmesi talimatının kendisi verdiğini söyledi. Soylu, şu iddialarda bulundu: "Ben bunlara milletvekili demem. Bunlar PKK'nın vekili. Bunlar asil milletin vekili olacak karaktere sahip değiller. Bunlar Kandil'in robotlarıdır. Geçen gün hapishanede bir terörist öldü. Bunlar Diyarbakır'da terörist cenazesini karşılayıp, defnedecekler. Emniyet Müdürünü aradım. 'Havalimanının yanına yaklaştırmayacaksınız. Mezarlığın 1 kilometre yakınına kimseyi yaklaştırmayacaksınız' dedim. Buna bizim tahammül etmemiz mümkün değildir." (Mezopotamya Ajansı)
