Ufuk Uras: Öcalan’ın mesajı bir arada yaşamanın teminatıdır

Ufuk Uras: Öcalan’ın mesajı bir arada yaşamanın teminatıdır
Ufuk Uras, Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyetin kuruluş sürecinde Kürt-Türk işbirliği ve dayanışmasının çok açık olduğunu dile getirdi.

PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın "Kürtsüz Türk, Türksüz Kürt olmaz’" mesajının "Türkiye toplumunun bir arada yaşamasının teminatı" olduğunu söyleyen siyasetçi Ufuk Uras, Kürtleri bypass eden bir dönüşümün toplumsal ihtiyaçları karşılamayacağını kaydetti.
 
AKP Hükümeti, ekonomiden toplumsal yaşama kadar birçok başlıkta yol açtığı olumsuz sonuçlara rağmen Kürt sorununa dair çözümsüzlük politikasını sürdürme yanlışında ısrarlı. Bu yaklaşımıyla milliyetçilik üzerinden toplumsal kutuplaşmayı derinleştiren adımlar adan AKP, yine bu durunun zemin sunduğu tehlikelere dair farklı çevrelerden gelen uyarıları kulak arkası edip, iktidarda kalma çabasında. Oysa ki giderek şiddetlenerek ölümler, yıkım ve ekonomik kayıplara yol açan savaşı durdurmak mümkün. 
 
Öcalan’ın, 7 Ağustos’ta görüştüğü avukatları aracılığıyla devlete ve kamuoyuna ilettiği mesajlarında "Tarihsel bir gösterge olarak Türksüz Kürt, Kürtsüz Türk’ün var olamayacağını; Mezopotamya’da Kürtler bitirildiği vakit Anadolu’da Türklük adına da geriye bir şey kalmayacaktır" diyerek, tarihsel ortaklığa işaret etmesi ve süren savaşı bir haftada durdurabileceğini söylemesi bunun kanıtı. 
 
Siyasetçi Ufuk Uras da, süren savaşın son bulması için Öcalan’ın mesajlarının doğru ele alınması gerektiği görüşünde.
 
Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyetin kuruluş sürecinde Kürt-Türk işbirliği ve dayanışmasının çok açık olduğunu dile getiren Uras, ancak 1921 Anayasası ile görülen nispi çoğulcu yapıdan vazgeçilmesiyle birlikte "İttihat ve Terakki geleneğinden devralınan tekçi yapılanmanın kendini yeniden ürettiğini ve varlığını günümüze kadar koruduğunu" söyledi. 
 
‘ÖCALAN’IN MESAJI GELECEĞİN TEMİNATI’
 
Uras, bu açıdan Öcalan’ın yaptığı ‘Türksüz Kürt, Kürtsüz Türk olmaz’ vurgusunun, "Türk-Kürt ilişkilerinin, bir arada yaşama iradesinin ve toplumun geleceğinin teminatı" olduğunu ifade etti.
Kürtlere dair yeni bir hukuki düzenlemeden ise, eşit yurttaşlık çerçevesinde yapılacak bir anayasal dönüşümün murad edildiğini belirten Uras, Kürtleri by-pass eden bir dönüşümün toplumsal ihtiyaçları karşılamayacağını kaydetti. 
 
‘ÇÖZÜM İÇİN MUTABAKATA İHTİYAÇ VAR’
 
Siyasi çözüm konusunda bir mutabakata ihtiyaç olduğunun altını çizen Uras, Öcalan'ın da teknik bir düzenlemeden çok siyasi bir iradeyi ortaya çıkarmaya işaret ettiğine dikkat çekti. Uras, tek başına güvenlikçi politikalarla bir yere varılamayacağının ise sonuçlarıyla ortada olduğunu sözlerine ekledi. 
 
Siyasi bir modellemeyle en geniş ittifakın yaratılmasına ihtiyaç olduğunu belirten Uras,  "Siyasi aktörleri belirleme ya da tercih etme şansımız bulunmuyor. Dolayısıyla kısa ve orta dönemde verili durumdan yola çıkmak gerekiyor" diye konuştu.
 
‘İKTİDAR SEÇİMLERDEN DERS ÇIKARMADI’ 
 
Dünyada da çatışma çözümleri gelgitler halinde şekillendiğini, bu sürecin devletin demokratikleşmesi mücadelesiyle iç içe geçmiş bir durumda olduğunu söyleyen Uras, "Görüldüğü kadarıyla 15 Temmuz darbe girişiminin ardından devlet yeniden inşa edilirken, yekpare bir devlet aklından da bahsedemiyoruz. Çözüm sürecini uzun vadeli bir perspektifle ele almak gerekiyor. İktidarın son seçim sonuçlarından anlamlı dersler çıkarmaması ilginç.  Sanki sorun niceliksel gibi algılanıyor. Parti devleti modeli sorgulanmıyor. Siyasetin devletleşmesi yerine sivilleşmesi tercihi anahtar bir konu. Yerel seçimlerle moral eşiğini aşan muhalefetin maksimalist değil, minimalist bir eksende alan genişletmesi önemli" diye konuştu.

Öne Çıkanlar