'YPG üyesi olduğu' iddiasıyla tutuklanan Halepli Ahmet Ali beraat etti
Suriye’de süren iç savaştan dolayı Kuzey ve Doğu Suriye'ye giden Halepli Ahmet Ali, burada uygulanan zorunlu askerlik yasası kapsamında Öz Savunma Gücü (Hêza Erka Xweparastinê) saflarına alındı. Askerliğinin ardından Türkiye’ye gelip Antep’e yerleşen Ahmet Ali, zorunlu askerliği sırasında çektiği fotoğrafları sosyal medya hesabından paylaşınca gözaltına alınıp tutuklandı.
"YPG üyesi olduğu" iddiasıyla hakkında iddianame hazırlanan Ahmet Ali, 3 ay süren tutukluğunun ardından Antep 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıktı.
Mahkemede de daha önceki ifadelerini tekrarlayan Ahmet Ali, sadece bölgenin güvenliği için uygulanan zorunlu askerlik uygulaması kapsamında askerlik yaptığını, YPG üyesi olmadığını anlattı.
Mezopotamya Ajansı’nda yer alan habere göre iddia makamı ise, kendi iradesiyle örgüt saflarına katıldığı ve silahlı faaliyet yürütmesinden kaynaklı suçun sübut bulduğunu belirterek "YPG üyeliği"nden cezalandırılmasını talep etti.
MAHKEME ‘ŞÜPHEDEN SANIK YARARLANIR’ DEDİ BERAAT VERDİ
Ancak mahkeme heyeti açıkladığı kararında Ahmet Ali’nin beraatına karar verdi. Mahkeme kararını ise şu gerekçeye dayandırdı: "Sanığın silahlı terör örgütünün hiyerarşik yapısı içinde örgütle organik bağ içinde hareket edip farklı eylem ve faaliyetleri olup, örgüt üyeliği suçunu işlediğine dair, savunmalarının aksini gösterir, cezalandırılmasına yeterli her türlü kuşkudan uzak, somut, kesin ve inandırıcı delil elde edilmediğinden, şüpheden sanık yararlanması gerektiğine ilişkin evrensel ceza hukuk prensibi de gözetilerek üzerine atılı suçlardan beraatine karar vermek gerekmiştir."
Verilen beraat kararıyla birlikte Ahmet Ali yeniden özgürlüğüne kavuştu. Ancak savcı beraat kararına karşı Antep Bölge Adliye Mahkemesi'nde itirazda bulundu.
‘YAŞADIĞI BÖLGENİN GÜVENLİĞİ İÇİN ASKERLİK YAPMASI DOĞAL'
Yaptığı savunmada Ahmet Ali’nin yaşadığı bölge itibariyle askerlik yapmasının bölgenin doğal sonucu olduğunu izah eden avukatı Berivan Özpolat, insanların kendi güvenliği için üniforma giyip silahla nöbet tutmasının "örgüt üyeliği" suçlaması için yeterli olmadığını söyledi.
Mahkemenin ceza hukukunun evrensel prensibi olan "şüpheden sanık yararlanır" ilkesini müvekkil lehine uyguladığını belirten Özpolat, "Delil olarak sadece müvekkilimin askerlik yaptığı dönemde üzerinde üniformasıyla birlikte çektirdiği hatıra fotoğrafı vardı. O fotoğrafı da geçmiş dönemde sosyal medyada paylaşmasından dolayı gözaltına alındı. Bu fotoğraf üzerinden müvekkilimin olayları olduğu gibi anlatması neticesinde dosya örgüt üyeliği noktasına kadar geldi. Sonuç itibariyle yaşadığı bölgeye göre değerlendirirsek müvekkilimin yaşadığı bölgenin güvenliği için askere katılması doğal bir durumdur" dedi.
