190 kişiyi 2.5 yıl sonra hatırladılar

190 kişiyi 2.5 yıl sonra hatırladılar
5 Haziran 2015’te HDP mitingine düzenlenen bombalı saldırıyla ilgili soruşturmada mağdurlar unutuldu. 400 kişiden 190’ının ifadesi bile alınmadı.

ARTI GERÇEK- Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) 5 Haziran 2015 tarihinde Diyarbakır İstasyon Meydanı'nda gerçekleştirdiği mitinge bombalı saldırı düzenlenmişti. Saldırıda 5 kişi hayatını kaybetmiş, 400 kişi de yaralanmıştı. Olay ile ilgili açılan davanın iddianamesinde ölen kişi sayısı 4, yaralananların sayısı ise 210 olarak yer aldı.

DAVANIN UNUTULAN MAKTULÜ

Olayın ardından soruşturma başlatan Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, mitingde ağaçtan düşerek hayatını kaybeden 16 yaşındaki Ramazan Yıldız’ı davaya dahil etmedi. Savcılık, Yıldız’ın saldırıdan 2 saat önce patlamadan bağımsız bir şekilde ağaçtan düşerek hayatını kaybettiğini öne sürdü. Ancak hem Yıldız’ın ailesi, hem de görgü tanıkları savcılıkla aynı fikirde değildi. Görgü tanıklarının anlatımına göre Yıldız ağaçta mitingi izlerken patlama oluyor. Patlayan bombanın parçalarının vücuduna isabet etmesi sonucu ağaçtan düşerek hayatını kaybediyor. Artı Gerçek’e konuşan Ramazan Yıldız’ın ailesi, çocuklarının davaya dahil edilmemesine tepkili.

"OĞLUM BOMBALI SALDIRIDA ÖLDÜ"

Ramazan Yıldız’ın babası Samet Yıldız, oğlunun o gün ayakkabı boyamak için mitinge gittiğini anlattı. Yanında bulunan arkadaşlarının o gün yaşananları kendisine anlattığını anlatan baba Yıldız, "Yanında arkadaşları vardı. Patlama sırasında ağaçtan düşüyor. Vücudunda yara izleri vardı. Patlayan bombadan saçılan bilyeler vücuduna isabet etmişti. Ölüm nedeni bombalı saldırı…  Bu konuda hazırlanan rapor da var. Rapora göre oğlumun ölüm nedeni bombalı saldırı. Ama buna rağmen davaya dahil edilmedi. Raporu avukata verdik, başvurumuzu yaptık. Ama hala bir gelişme yaşanmış değil" dedi.


Gerdan-Samet Yıldız

"OĞLUMUN YARALARINI DİKTİLER"

Anne Gerdan Yıldız oğlunun hesabını soramamaktan şikayetçi. "Oğlum öldürüldü ama hesap sorabilecek durumda bile değilim" diyen anne Yıldız, "Ben oğlumun cenazesini hastanede gördüm. Ayağına dokundum, ölmüştü. Vücudunu kontrol ettim. Hem sırtında hem de ön tarafında yara izleri vardı. Yaralarını dikmişlerdi. Parmağımı bastırdığımda, dikilen yerin altı boştu. Benim oğlumun cenazesi devletin elindeydi. O bombalı saldırıda öldü. Ama derdimizi anlatamıyoruz" diye konuştu.

190 KİŞİ UNUTULDU

Dava dosyasında unutulan sadece Ramazan Yıldız değil. Saldırıda 400 kişi yaralanmıştı. Ancak dava dosyasında sadece 210 kişi mağdur olarak yer aldı. Dosyada yer almayan bazı yaralılarda uzuv kaybı var. Çoğu vücutlarında bombadan fırlayan bilyeleri taşıyor. Davanın unutulan mağdurları, bu güne kadar neden ifadelerine başvurulmadığına anlam veremiyor.

MAĞDURLAR ANKARA’YA GİDİNCE, EKSİK İFADELER ALINDIĞI ORTAYA ÇIKTI

Dava dosyasında çok sayıda mağdurun yer almadığı, diğer mağdurların yargılamanın yapıldığı Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ne giderek davaya müdahil olma talebi üzerine ortaya çıkmıştı. Bunun üzerine mahkeme, soruşturmayı yürüten Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na yazı yazarak mağdurların tespitini istedi. Bu talimat üzerine savcılık unutulan 190 mağduru tespit etmek için ek soruşturma başlattı.


Aynur Yıldız, Gülistan Yıldız ve Remziye Yıldız

BOMBALI SALDIRIDA YARALANANLAR İFADE VERMEYİ BEKLİYOR


Artı Gerçek, bombalı saldırıda yaralanan ancak bu güne kadar ifadeleri alınmayan mağdurlara ulaştı. Bombalı saldırıda yaralananlardan biri Aynur Yıldız... Saldırıda ayağından yaralanan Yıldız, yaşadıklarını anlatırken gözyaşlarına hakim olamıyor. Şu ana kadar ifadelerinin alınmadığını anlatan Yıldız, davaya müdahil olmayı istiyor.

Miting alanında olan Aynur Yıldız’ın kayınvalidesi Remziye Yıldız da patlamada yaralananlardan. Mitinge gelini ve bir yakınıyla birlikte gittiğini anlatan Yıldız, patlayan bombanın parçalarının ayağına isabet etiğini anlatıyor. Remziye Yıldız, "Ayağımı keseceklerini söylediler ilk önce. Çok kötü durumdaydı. Birkaç bilye hala ayağımda. Uzun süren tedavinin ardından ayağım iyileşti. Kimse ne ifademizi aldı ne de davaya dahil edildik. Biz bu davada unutulduk" dedi. Gülistan Yıldız da yaralı olarak kurtulanlardan. Vücudunda bombadan çıkan bilyelerden birini taşıdığını anlatan Gülistan Yıldız, "Bilye sinir sistemine çok yakınmış. Çıkarılmaya çalışıldığında felç olma riskim varmış. Onun için bilye çıkarılmadı. Mitingde aldığım yaralarla yaşıyorum. Bize bunu yapanlardan, sorumlu olanlardan şikayetçiyiz" diye konuştu.



Ayten Ay

AYAĞINI KAYBEDEN AYTEN AY’IN İFADESİ YENİ ALINDI

Saldırıda ayağını kaybeden Ayten Ay ise yeni ifade vermiş. Ayağına takılan protezle yaşamını sürdüren Ay, ilk defa bu ayın başında evine gelen iki polisin ifadesini aldığını, ardından savcılığa giderek ifade verdiğini anlattı. Patlamanın ardından yaşamlarının alt üst olduğunu anlatan Ay, "O yaşanılanı unutmam imkansız. Patlamada ayağımı kaybettim. Diğer ayağımda 3 platin var. Olayın ardından kimse ifademi almadı, şikayetçi olup olmadığımı sormadı. Geçenlerde yeni ifade verdim. Şikayetçi olduğumu davaya katılmak istediğimi söyledim" dedi.

"YENİ İDDİANAME MEVCUT DOSYA İLE BİRLEŞTİRİLECEK"

Güvenlik gerekesiye nakledilen dava Ankara Adliyesi'nde görülüyor. Avukatlara göre bombalı saldırıya ilişkin etkin bir soruşturma yürütülmüş değil. Davanın ciddi bir şekilde yürütülmediğini anlatan mağdur avukatlarından Ferhat Kılınç, "Patlamadan sonra birçok müştekinin ifadesinin alınmamış olması, soruşturmanın nasıl bir ciddiyetle yürütüldüğünü bize gösteriyor. Bu konu ile ilgili savcılık makamı kolluk birimlerine, ifadesi alınmayan olay yerinde yaralanan kişilerin tespiti ve ifadelerinin alınması talimatını vermiş. Bunların soruşturmaları tamamlandıktan sonra hazırlanacak iddianame de mevcut dava dosyası ile birleşecek" dedi.

"BU SORUŞTURMA İSTEKSİZ YÜRÜTÜLMÜŞ"

5 Haziran soruşturmasının etkin yürütülmediğini ifade eden avukat Kılınç, sanık sayısının yargılananlardan ibaret olmadığı görüşünde. Kılınç, "Mevcut iletişim tespitlerinde, sanıkların neredeyse hepsinin, IŞİD’in Türkiye emiri diye addedilen İlhami Ballı ile bizzat telefon görüşmeleri olduğunu görüyoruz. Esasında, açık ifade etmemiz gerekirse, bu soruşturma isteksiz bir şekilde yürütüldü. O kadar organize olmuş bir yapının, bu patlamayı 4-5 kişilik bir grup tarafından gerçekleştirmiş olması mümkün değil. Bu daha geniş bir organizasyonun işi. Sanık sayısının daha fazla olduğunu düşünüyoruz. Dosyaya dahil edilmeyen sanıklarla ilgili kovuşturmanın genişletilmesine yönelik talebimiz var. Bunlar tape kayıtlarında isimleri geçen, suça iştirak ettiği şüphesi bulunanlar ile ilgili talepler" dedi.

"5 HAZİRAN, SURUÇ VE ANKARA GAR KATLİAMLARI BİR BİRİ İLE BAĞLANTILI"

Diyarbakır Barosu İnsan Hakları Merkezi Dava Takip Komisyonu üyesi avukat Gurbet Yavuz, 5 Haziran patlamasının Ankara Gar ve Suruç katliamları ile ilişkili olduğunu söyledi. Bu davada yargılanan sanıkların, diğer davalarda yargılananlar ile bire bir iletişimlerinin tespitli olduğunu ifade eden Yavuz, "Biz ısrarla daha fazla sanık olduğu konusu üzerinde duruyoruz. Özellikle Ankara Gar ve Suruç dosyalarında yer alan HTS kayıtlarının gönderilmesini talep ediyoruz. Mahkeme bu taleplerimizi kabul etti. Bunların getirilmesini söylüyor ancak UYAP sorgusunu kabul etmiyor. Örneğin bu sanıkların başka hangi dosyada sanık olduğunun tespitini istiyoruz, bu talep kabul edilmiyor. Bu, mahkemenin kendisinin yapması gerektiği bir araştırma… Ama maalesef bunu yapmıyor. Bu talepleri reddediyor" dedi.

Öne Çıkanlar