'İnanması zor ama Suriye'de barış hiç olmadığı kadar uzak'

'İnanması zor ama Suriye'de barış hiç olmadığı kadar uzak'
The New York Times 'İki aya kalmaz devrilir' yorumları yapılan Şam yönetiminin hiç olmadığı kadar güçlü olduğunu yazdı.

ARTI GERÇEK- Yedi yıldır devam eden Suriye iç savaşının ne zaman sona ereceği belirsizliğini korurken, son bir haftadır bölgede yaşanan gelişmeler barışın yakın zamanda gelmeyeceğini gösteriyor. BM'nin verilerine göre şimdiye kadar en az 400 bin kişi hayatını kaybetti. 10 milyondan fazla Suriyeli ülkeyi terk etmek zorunda kalırken, 13 milyon Suriyeli de insani yardıma muhtaç durumda.

The New York Times'ın diplomasi muhabiri Anna Barnard'ın Suriye'deki duruma ilişkin yaptığı değerlendirmede savaşın ilk dönemlerinde 'İki aya kalmaz devrilir' yorumları yapılan Şam yönetimin hiç olmadığı kadar güçlü olduğu belirtildi. ABD Ulusal İstihbarat Direktörü Daniel Coates'ın hafta içi yaptığı açıklamalar da The New  York Times'ın haberini destekliyor. Coates, "Suriye muhalefetinin artık Devlet Başkanı Beşar Esad'ı devirecek güçte olmadığını" belirtti. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres ise Suriye'nin parçalanma riskiyle karşı karşıya olduğu uyarısında bulundu. Barnard'ın haberinde Esad'ın gidip gitmeyeceğinden ziyade, savaşın daha ne kadar devam edeceğinin önem arz ettiği belirtilerek, "İnanması zor ama Suriye'de durum giderek daha kötü bir hale geliyor" değerlendirmesi yapıldı. 

'SURİYE'DE HİÇBİR ZAMAN TEK BİR SAVAŞ OLMADI'

Uluslarası güçlerin çıkarlarının çarpıştığı Suriye'de savaşın hiçbir zaman tek bir cephede verilmediğine dikkat çeken Barnard, Suriye ve halkının çıkarlarından ziyade tarafların kendi çıkarlarını gözetmesinin savaşın bir türlü sona ermemesinin en önemli sebebi olduğunu belirtiyor. Haberde konuya ilişkin diğer değerlendirmeler şöyle: "Birden fazla cephede savaşan taraflar aynı zamanda farklı aktörler ile ilişkilerini sağlam tutmak için ciddi zorlu bir strateji izlemek zorunda. Şam yönetimi şu an kendisi için stratejik öneme sahip İdlib ve Guta'da muhalifler ile savaşıyor. Şam yönetimi bu savaşta Rusya'dan hava desteği alırken İran da kara desteği veriyor."

'İDLİB'DE İKİ HAFTADA 7 HASTAHANE VURULDU'

Habere göre Rusya'nın hava desteği sağladığı Suriye güçlerinin İdlib'e yönelik operasyonu Aralık ayında başladı. Londra merkezli Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü'ne göre hava operasyonları sonucunda İdlib'de iki hafta içerisinde 7 hastane vuruldu.

"İdlib, Şam yönetimi için stratejik öneme sahip ve aynı zamanda şehir uzun yıllardır Esad ailesinin kontrolündeydi" denilen haberde, Türkiye sınır çizgisine 45 kilometre mesafedeki Lazkiye ve Halep gibi önemli bölgelere yakınlığı nedeniyle Şam'ın İdlib'in kontrolünü ele geçirmek için muhalifler ile çatıştığına da dikkat çekildi.
 

'KİM KİMİNLE NEDEN SAVAŞIYOR?'

Suriye savaşının farklı gruplar arasında, farklı cephelerde devam ettiğine dikkat çekilen haberde şu değerlendirmeler yapılıyor: "Şam yönetiminin muhalifler ile savaştığı bir diğer cephe ise Guta. Geçtğimiz hafta yapılan 2 saldırıda en az 100 kişinin hayatını kaybettiği Guta'da, 2018'de yapılan en az 3 saldırıda kimyasal gaz kullanıldığı iddia edildi. BM'nin raporlarına göre Guta'ya gıda ve ilaç geçişine izin verilmezken, bölge geçtiğimiz hafta en kanlı çatışmaları yaşadı. 2013 yılında aynı bölgede sarin gazı da kulllanıldığı iddiaları tartışma yaratmıştı. Bu saldırı ile bin 400 kişinin hayatını kaybetti."

'ESAD, İDLİB VE GUTA'YI ALSA BİLE SAVAŞ DEVAM EDECEK'

Barnard'ın haberine göre Şam yönetiminin İdlib ve Guta'da kontrolü ele alması savaşın sona ereceği anlamına gelmiyor. Türkiye'nin Afrin operasyonu ülkede yeni bir cephe açtı. Uzmanlar Afrin harekatının IŞİD'in etkinliğini arttıracağı uyarısı yaparken, bir aydır devam eden harekat nedeniyle şimdiye kadar 30 bin Afrinli yaşadıkları yerleri terk etmek zorunda kaldı. Çatışmaların hedefinde kalan 100'e yakın sivil hayatını kaybederken, pek çok insan daha güvenli olduğu için en az 40 kişi ile birlikte 3 odalı evlerde ya da mağaralarda yaşamak zorunda. BM'nin taraflara ateşkes çağrısı da çatışmaları engellemiyor.

'BİZ SURİYE'DE İKİ KERE ÖLÜYORUZ'

Barnard haberine göre rakamlar da son bir aydır ülkede yaşanan baş döndüren gelişmeleri destekliyor. Bölgede görev yapan arama kurtarma ve sağlık ekiplerinin verdiği bilgilere göre son 48 saat içinde yapılan saldırılar nedeniyle sadace İdlib'de 100'e yakın sivil hayatını kaybederden, Aralık'tan bu yana bölgede yaşanan yeni gelişmeler sonucunda 300 bin kişi yerlerinden edildi.

The New York Times'ın diplomasi muhabiri Anna Barnard, haberini şu cümlelerle tamamlıyor: Türkiye'nin Afrin üzerinden bölgeye müdahalesi ve bunun diğer müteffiklere etkisi bölgenin geleceğini hiç olmadı kadar belirsiz hale getirdi. Bir yandan operasyonu Mınbiç'e kadar uzatmayı planlayan Türkiye ve Amerika'nın gergin seyreden ilişkisi öte yandan Suriye'de çıkar çatışması yaşayan Rusya ve Amerika. Diğer yandan Şam yönetimi ve muhalifler. Uzmanlar aradan geçen yedi yıla rağmen çatışmaların hız kesmeden devam ettiği Suriye'de barışın hiç olmadı kadar uzak olduğu görüşünde. 

'AFRİN, TÜRKİYE, ABD VE RUSYA'YI KARŞI KARŞIYA GETİRDİ'
Türkiye'nin Afrin Harekatı'yla birlikte bölgede yaşanan gerilimi yeniden hatırlatmakta yarar var. Türkiye'nin Afrin'i bombalaması, Türkiye ile YPG'ye destek veren  ABD'yi karşı karşıya getirdi. Türkiye ABD’den, ‘YPG’nin Fırat’ın doğusuna çekilmesini, Mınbiç’de de Türkiye ve ABD askerlerinin birlikte konuşlanmasını’ isterken Amerika krizi yatıştırmak için diplomasi atağına geçti. Amerika'nın bölgedeki işi hiç olmadığ kadar zor. Uzmanlara göre, Amerika bir yandan NATO müttefiki Türkiye'nin Rusya ile yakınlaşmasını engellemeye çalışırken, bir yandan IŞİD ile mücadelesinde en büyük destekcisi olan YPG'yi kaybetmeyecek bir strateji geliştirmek zorunda.

'RUSYA HEM ESAD'I DESTEKLİYOR HEM DE TÜRKLERİN ÇIKARLARINI'

Amerika'nın bölgedeki varlığını kendisine tehdit olarak gören Rusya'dan ise Ankara’nın tezlerine yakın açıklamalar geliyor. Duma'nın Savunma Komitesi Başkanı Vladimir Şamanov, Afrin'de Türkiye'nin çıkarlarının korunması ve bölgedeki sorunun çözülmesi için Rusya ve İran'la müzakerelere geçilmesi gerektiğini söyledi.

Rusya bir yandan Amerika’nın sınır gücü kurma planını değiştirmediğini iddia edip Afrin’de Türkiye’nin çıkarlarının korunması gerektiğini belirtirken, diğer yandan Amerika’nın destek verdiği 'Suriyeli Kürtleri yarı yolda bırakacağını' savunuyor. Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un "ABD'nin silahlı kuvvetleriyle Suriye'de sonsuza kadar kalmak gibi bir stratejisi olduğu anlaşılıyor" değerlendirmesiyle Rusya, Amerika'yı bölgede özerk bir Kürt devleti kurmak için PYD ile işbirliği yapmakla suçluyor.

'İSRAİL İRAN'I, SURİYE İSRAİL'İ VURDU'

İsrail yakın zamanda hava sahasını ihlal ettiği gerekçesiyle İran’a ait bir insansız hava aracını düşürürken, Şam yönetimi müteffiki İran’a destek için İsrail’e ait bir F-16'yı düşürdü. Amerika "Bölgedeki en büyük müttefikimiz" diyerek İsrail’e desteğini tazelerken, Irak'taki Amerikan Askeri Üssü'nde güvenlik en üst seviyeye çıkarıldı. Suriye’nin İsrail’e ait F-16’yı düşürmesiyle tırmanan gerginlik devam ediyor.
 

Öne Çıkanlar