İnsan hakları örgütlerinden 'tek tip' tepkisi

İnsan hakları örgütlerinden 'tek tip' tepkisi
'Tek tip kıyafet' uygulamasına tepki gösteren insan hakları savunucuları ve hukukçular, Cumhurbaşkanı ve iktidara 'Bu yanlıştan en kısa zamanda dönülmelidir' çağrısında bulundu.

İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) İzmir Temsilciliği, İzmir Özgürlükçü Hukukçular Platformu (ÖHP) ve kapatılan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), "tek tip kıyafet" uygulamasına ilişkin İHD binasında ortak açıklama yaptı. Kurumlar adına açıklama yapan İHD Şube Yöneticisi Ahmet Çiçek, masumiyet karinesini ihlal eden bu uygulamanın gündeme getirilmesi ile tutuklulara psikolojik işkence yapıldığını belirtti.

"Tek tip kıyafet" uygulamasının hayata geçirilmesi durumunda etkili savunma hakkının ihlal edileceğini vurgulayan Çiçek, "Bu tip uygulamalar, mahkemeleri hapishanelerin bir uzantısı haline getirir" dedi.

‘İŞKENCENİN BAŞKA BİR ÇEŞİDİ'

"Tek tip" uygulamasının baskıcı, kimliksizleştirme ve kişiliksizleştirmeyi hedef alan bir uygulama olduğunu ifade eden Çiçek, "'Tek tip' uygulaması aslında işkencenin başka bir çeşididir. Halbuki amaç kişinin kişiliğini ve kimliğini yitirmeden topluma yararlı bireyler olmasını sağlamaktır. Kendisi de bir dönem hapis kalmış Cumhurbaşkanı o dönemde 'tek tip kıyafet' giymek zorunda olsaydı nasıl olurdu?" diye belirtti.

Söz konusu uygulama ile Türkiye'de daha önce de karşılaştıklarını hatırlatan Çiçek, 12 Eylül Darbesi sonrası 1983 yılında siyasi tutuklulara bu uygulamanın dayatıldığını söyledi. Tutukluların uzun ve zor direnişi sonucu devletin bu uygulamadan vazgeçtiğini ifade eden Çiçek, "Mahkeme heyetleri, mahpusların kan revan içinde ve iç çamaşırları ile karşılarına çıkmalarını uzun zaman görmezden gelerek işkenceyi meşrulaştırmışlardı" dedi.

'BU YANLIŞTAN DÖNÜLMELİDİR'

İnsan hakları savunucuları ve hukukçular olarak bu uygulamayı kabul etmeyeceklerini vurgulayan Çiçek, şöyle devam etti: "Biz hak savunucuları siyasi iktidarı, insanları kimliksizleştiren ve kişiliksizleştiren bu uygulamadan vazgeçmeye çağırıyoruz. Normal şartlar dahilinde böyle bir karar alınabilmesi için TBMM'den bir karar çıkartmak gerekirken OHAL gerekçesi nedeniyle KHK marifetiyle deyim yerindeyse işi 'oldu bitti'ye getirmek yanlıştır. Bu yanlıştan en kısa zamanda dönülmelidir." (dihaber)

Öne Çıkanlar