Kılıçdaroğlu: Meclis kapanmamalı

Kılıçdaroğlu: Meclis kapanmamalı
15 Temmuz'un siyasi ayağının aydınlatılmamasını ve parlamentoyu zayıflatan başkanlık sistemini eleştiren Kılıçdaroğlu, 'Türkiye'deki bu ucube sistemi yaratan iki siyasi liderdir' dedi.

ARTI GERÇEK-CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin haftalık Meclis grup toplantısında konuştu.

"Gönlümüz Meclis’in çalışmasından yana" diyen CHP lideri, iktidarın kararıyla TBMM’nin kapanmasını istemediklerini dile getirdi.

Kılıçdaroğlu sözlerine ilk önce 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimini anarak başladı. CHP lideri "Kimden gelirse gelsin darbelere karşıyız" dedi, toplumun bütün kesimlerinin katılacağı güçlü, demokratik bir anayasa yapılması çağrısında bulundu.

15 Temmuz darbe girişiminin demokrasiye ve cumhuriyetin temel değerlerine yönelik yapılmış bir darbe olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, darbenin siyasi ayağının aydınlanması gerektiğinin altını çizdi: "Darbe girişiminin üzerinden bir süre geçti. Bir baktık ki iktidar kanadının bazı kişileri bir FETÖ borsasından sözetmeye başladılar. Dayısı olan parası olan dışarı çıkıyor. Gariban içeride. Siz bunları atıyorsunuz içeri. FETÖ borsasına para yatıranlar dışarıda."

'FETTAH TAMİNCE'YE NEDEN DOKUNULMUYOR?'

Ana muhalefet lideri darbenin karanlık noktalarına dikkat çekerek, "Baklavacıyı buldun, Bank Asya'nın önünden geçeni buldun hapse attın ama bunları niye bulmuyorsun. FETÖ'nün siyasi ayağının ortaya çıkarılması lazım" dedi.

"Darbe girişiminin altında 251 şehidimizi kanı, binlerce gazimiz var. Kim yaptı bunları? Dışaradakini biliyoruz, Türkiye'de kim yaptı bunu. 2 önemli aktör Meclis Araştırma Komisyonu Erdoğan'ın talimatıyla gelmedi. Biri MİT Müsteşarı, biri dönemin Genelkurmay Başkanı. Parlamentoya gelip aydınlatmaları gerekiyordu. Neden bu iki önemli aktör TBMM Araştırma Komisyonuna gelmesine engel olunmuştur? Bu darbe girişiminde bulunanları özendiren kim? Niyetleri ne?" diyen CHP liderinin 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin sözleri şöyle:

"Aydınlanması lazım. 20 Temmuz'da bir sivil darbe gerçekleşti, OHAL ilan edildi.

-Fettah Tamince...Bir kişinin FETÖ'den gözaltına alınması için Emniyetin, MİT'in, MASAK'ın raporunun olması lazım. Tamince hakkında üçününde raporu var. Askeri öğrenciler tutuklu, Tamince ile ilgili neden işlem yapılmıyor. Vicdan sahibi 82 milyona sesleniyorum. Tamince'nin bazen başkanı bazen yönetiminde olan sivil toplum kuruluşları vardı, kapatıldı. Neden kapatılan kurumları neden Tamince'ye sormadınız. Beyefendiye dokunulmuyor. Kişinin FETÖ'den sorgulanması için ihbar olması lazım. Fettah Tamince ile ilgili tonlarca ihbar var, neden işlem yapılmıyor. Kapıcıları, memurları, öğretmenleri içeri atıldı. Neden askeri öğrenciler hapiste de Tamince'ye bir şey yapılmıyor? Kimse Fettah Tamince'ye bir şey yapmıyor. Tamince, 17-52 Aralık'tan sonra Pensilvanya'ya gidip Fetullah Gülen ile görüşmüştü. Bir şey yapılmadı. 17-25'ten sonra Zaman gazetesinin hisselerini aldı. Bize FETÖ ile mücadele ediyoruz diyorlar, hayır siz FETÖ'cüleri baş tacı yapıyorsunuz. Ben bunları söylemezsem nasıl adaletten, vicdandan bahsedeceğim? Türkiye'nin en temel noktalarından buluşalım diye nasıl söyleyeceğim.

-Tamince büyük miktarlarda Türkiye'ye kara para getiriyor. Erdoğan'ın avukatları savunduğu için hiçbir hakim dokunamıyor. Dosyanın kapağını açamıyor. Gariban öğrenciyi, yazarı, çizeri alacaksın yıllarca içeride tutacaksın, bu beyefendi Erdoğan'ın yanında protokole alacaksın. Kim FETÖ'cü ya, bunlar değil mi? İki cambaz aynı ipte oynuyor.

-Devlet adalet ile yönetilirse devlet olur."

OSMAN KAVALA, TUTUKLU GAZETECİ VE BARIŞ AKADEMİSYENLERİ

Tutuklu gazeteciler, aktivistler ve Barış Akademisyenlerine de konuşmasında yer veren CHP liderinin açıklamasında satır başları şöyle:

"-Eren Erdem, Osman Kavala, gazeteciler Emre İper, Güray Öz, Musa Kart hapiste. Barış isteyen akademisyen Füsun Üstel hapiste. Bunlar bilim insanı. Çocuklarımızı yetiştiriyor. Bunların ne işi  var hapiste?

-Bu Meclis gazi meclistir. Bomba yağarken darbeye karşı çıkan Meclis'in yetkilerini niye elinden aldınız?"

KILIÇDAROĞLU: UCUBE BİR SİSTEM

Başkanlık sistemini eleştiren ana muhalefet partisi lideri, iktidar partisi ve ortağını eleştirerek "Türkiye'de bu ucube sistemi yaratan bu iki siyasi liderdir" dedi, şöyle devam etti:

"Efendim "milli birlik"...Güzel. Gazetecileri, siyasileri çağır. Ama havuz medyasını çağırıyor. Sözcü, Birgün, Evrensel, Tele 1, FOX TV bunlar milli değil mi? Bunları niye davet etmiyorsun? Türkiye'nin en çok okunan gazetesiyle, en çok izlenen televizyonunu niye davet etmiyorsun? Bir kişi kendi vatandaşlarını ayırıyorsa o milli değil, gayri millidir.

AB'NİN YAPTIRIM KARARI: ŞİDDETLE REDDEDİYORUZ!

"Maceracı bir dış politikanın faturası ağır olur" diyen Kılıçdaroğlu, AB'nin yaptırım kararını ise şu sözlerle eleştirdi:

"AB bize yaptırım kararı aldı. Doğu Akdeniz'de bizim haklarımız var, haklarımızı sonuna kadar savunacağız. Yaptırımları kabul etmiyoruz, şiddetle reddediyoruz. AB Türkiye'ye uyguladığı çifte standarttan vazgeçmediği sürece AB'nin bu topraklarda değeri yoktur."

İŞSİZLİK VE EMEKLİLERİN SORUNLARI

"Devlet, yurt dışında çalışan emekçiden haraç alır mı ya? Yurt dışında çalışan bütün işçi kardeşlerime sesleniyorum. Senin parana göz diktiler. Haraç alıyorlar. Haraç vermek istemiyorsan yapacak şey belli; geleceksin Cumhuriyet Halk Partisi'ne oy vereceksin.

-İşsizilik rakamları açıklandı. Sanayici perişan vaziyette. İşsizlik rakamları tam bir facia. İşsizlik önlensin diye 15 tane paket çıkardılar. 15 paketin sonunda geniş tanımlı işsizin sayısı 8 milyonu aştı. Bunlar memleketi yönetemezler, böyle bir kapasiteleri, niyetleri yok. Ceplerini doldurmak istiyorlar. İsraf diz boyu. Havalimanı, şehir hastanelerin paralarını siz ve torunlarınız ödeyecek."

'BORCU OLAN ÇİFTÇİYİ, VATANDAŞI NİYE KURTARMIYORSUN?'

"-Şimdi Meclis'e bir kanun getiriliyor. Yeni geldi paket. Bazı iş adamları zor durumdaymış. Onları kurtarmak için 400 milyar lira para lazımmış. Soruyorum, sormak zorundayım: 400 milyar lirayı kim ödeyecek, faturayı kim ödeyecek. Tüyü bitmemiş yetimin hakkı var. Bunların hepsinin hakkı bir avuç kişiye verecek. Batıranı kurtarıyorsun, peki çiftçi? Çiftçinin borcu 118 milyar lira. Onu niye kurtarmıyorsun? Vatandaşın borcu var? Niye kurtarmıyorsun? İşsizi niye kurtarmıyorsun. Vatandaş sanayiciyi, yandaşı kurtarıyorsun beni niye kurtarmıyorsun diye sormak zorunda."

EMEKÇİLERİN TALEPLERİNİN KABUL EDİLMEDİĞİ TOPLU SÖZLEŞME GÖRÜŞMELERİ: GÖZÜMÜZ ÜZERİNDE

"-Özel bankalardan emekli olan 300 bin kişi var. Diğer bankalardan emekli olanlara veriliyor, özel bankalardan emekli olanlara vermiyorlar. Şehitler arasında ayrım yaptılar, emeklilere de yaptılar.

-260 bin işçinin toplu sözleşmesi var.

-Son 1 yılda kuzu etine yüzde 49 zam geldi, kuru fasülyeye yüzde 46 zam geldi. Okul defteri yüzde 39, çaya şekere yüzde 15 zam geldi. İşçiye yüzde 5 zam. O da razı olursa. Bu zam işçiyi kaldırmaz. Takip ediyorum, Türk İş de takip ediyor. Hakkı ve hukuku sağlamak için takip edeceğiz, gözümüz bunun üzerinde."

Öne Çıkanlar