Güven'in tutukluluğuna devam kararı verildi

Güven'in tutukluluğuna devam kararı verildi
Leyla Güven hakkında tahliye kararı veren mahkeme başkanı izne ayrıldı, yerine İdris Baluken'e ceza veren hakim getirildi.

ARTI GERÇEK - Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı Leyla Güven, 22 Ocak'ta evine yapılan baskınla gözaltına alınmıştı. Afrin harekatı ile ilgili açıklamaları nedeni gözaltına alınan Güven, 9 günlük gözaltı süresinin ardından 31 Ocak'ta çıkarıldığı Diyarbakır 9. Ağır Mahkemesi tarafından tutuklandı. Farklı tarihlerde katıldığı basın açıklamaları, etkinlikler ve yaptığı konuşmalar nedeniyle suçlanan Güven'in yargılandığı davanın ilk duruşması bugün görüldü.

46 YIL HAPİS CEZASI İSTENİYOR

4 Haziran'da yapılan seçimlerde HDP'den Hakkari Milletvekili seçilen Güven, tutuklu olduğu için hâlâ yemin edemedi. '2911 sayılı yasaya muhalefet',  'örgüt yöneticiliği' ve 'örgüt propagandası yapmak'la suçlanan Güven hakkında 46 yıl 6 aya kadar hapis cezası isteniyor.

TAHLİYE EDEN HAKİM YERİNE, BALUKEN'E CEZA VEREN HAKİM GETİRİLDİ

Seçimlerden sonra avukatların başvurusu üzerine Güven hakkında tahliye kararı veren mahkeme başkanı izinli olduğu gerekçesiyle duruşmaya katılmadı. Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde izne ayrılan mahkeme başkanının yerine HDP'li İdris Baluken'e ceza veren üye hakim getirildi.

GÜVEN'İN TUTUKLULUK HALİNİN DEVAMINA KARAR VERİLDİ

Duruşmaya katılan Leyla Güven ve avukatlarının savunma yapmasının ardından duruşmaya karar için ara verildi. Savcı, Güven'in tutuklu yargılanmasına ilişkin görüş bildirdi. Verilen aranın ardından mahkeme, DTK Eş Başkan ve HDP Hakkâri Milletvekili Leyla Güven'nin tutukluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı 4 Kasım 2018 tarihine erteledi.

'MAHKEMELER BASKI ALTINDA'

Mahkemenin kararına tepki gösteren HDP milletvekilleri Adliye önünde bir açıklama yaptı. Hukuk tarihine bir trajedi olarak geçecek bir duruşmaya, bir yargılamaya tanıklık ettiklerini ifade eden HDP Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, mahkemenin daha önce Güven hakkında verdiği tahliye kararında diretmemesini eleştirdi. Mahkemenin kararında diretmeyerek kendini inkar ettiğini ifade eden Koçyiğit, "Şu anda ne yazık ki mahkemeler yasaları, Anayasa'yı, hukuk mevzuatını, uluslararası içtihatları uygulanmayacak bir pozisyona getirmiştir. Mahkemeler, üzerindeki siyasi baskılar nedeniyle hukukun gereğini yerine getirememektedir. Bütün bunların her birisi aslında hukukun üstünlüğünü değil, üstünlerin hukukunun Türkiye'de gerçekleştirildiğinin kanıtıdır. Mahkemeler, hakimler özgür iradeleri ile karar veremiyorlar. Mahkemeler baskı altındadır. Sayın Leyla Güven şahsında gördüğümüz gibi, mahkemeler siyasi saiklerle karar vermeyi sürdüreceğini açık ve net bir şekilde bize göstermiştir" dedi.

'TAHLİYE KARARI VEREN ÜYELER BU KEZ TUTUKLULUĞUN DEVAMINI İSTEDİ'

Artı Gerçek'e konuşan Avukat Şivan Cihan Özen, sabah saatlerinde mahkeme başkanının raporlu olarak izine ayrıldığını öğrendiklerini söyledi. Yargılamada 29 Haziran'da tahliye kararı veren iki üyenin bulunduğunu hatırlatan Özen, bu iki üyenin tutukluluk halinin devamına ilişkin karara imza atarak, kendi kararları ile çeliştiklerine dikkat çekti.  Özen, tahliye kararı vermiş olan mahkemenin, halihazırda tutukluluk halinin devamına karar vermesinin hukuki anlamda kendisini inkar eden bir pozisyona düşürdüğünü söyledi.

'İTİRAZDA BULUNACAĞIZ'

Kendilerinin mahkemeden kişisel görüş değil, hukuki resmi görüşün devam etmesini istediklerini ifade eden Özen, "Biz bu yargılamada tutukluk halinin devamına ilişkin verilen karara itirazda bulunacağız. İtirazdan sonra Anayasa Mahkemesi yoluna gideceğiz. Milletvekili olmasından kaynaklı olarak durma kararı vermesi gerekirken, durma kararı verilmedi. Bu karar hukuki değil" dedi.

NE OLMUŞTU?

Güven'in, HDP Hakkari milletvekili seçilmesinin ardından tahliye edilmesi için avukatları Diyarbakır 9. Ağır Mahkemesi'ne başvuruda bulunmuştu. Mahkeme, 29 Haziran'da oy birliğiyle aldığı kararla Güven'i üzerine atılı suç vasfının değişme ihtimali, delilerin büyük oranda toplanmış olması, etki edebileceği delillerin bulunmayışı, tutukluktan istenen sonucun adli kontrol tedbiri ile sağlanabilecek olmasını gerekçe göstererek tahliyesine karar vermişti.

 Ancak bu karara rağmen Güven, duruşma savcısının itirazı üzerine tahliye edilmemiş, 4 klasörlük dosyayı jet hızıyla inceleyen mahkeme, Güven hakkında verilen tahliye kararını kaldırmıştı. Avukatların bu karara yaptığı itiraz da reddedilmişti.

Öne Çıkanlar