Artık neden cezaevinde olduğunu bile hatırlamıyor

Artık neden cezaevinde olduğunu bile hatırlamıyor
Tuğgeneral Bahtiyar Aydın'ın ölümünden sorumlu tutulan ve 20 yıldır tutuklu olan hasta mahkum Mehmet Emin Özkan, suçsuz olduğu ortaya çıkmasına rağmen hala cezaevinde.

Bahar KILIÇGEDİK

ARTI GERÇEK- Mehmet Emin Özkan, 1997 yılında Mersin’de başka bir suçtan gözaltına alındı. PKK’ye katıldıktan sonra jandarmaya teslim olan Zafer A.’nın ifadelerine dayandırılarak Adana eski Devlet Güvenlik Mahkemesi tarafından hakkında ek iddianame hazırlandı. Suçlama; Diyarbakır’ın Lice ilçesinde 1993 yılında Tuğgeneral Bahtiyar Aydın’ın öldürülmesiydi. Yargılama süresince olayla bir ilgisinin olmadığını söyleyen Özkan, müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Müebbet hapis cezasını yattığı süre zarfında 6 cezaevi değiştirdi. 12 günlük gözaltı süresinde yaşadığı işkencelerden dolayı ciddi sağlık sorunları yaşadı.

20 YIL SONRA OLAYIN SEYRİ DEĞİŞTİ
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na 20 yıl sonra gelen ihbar Bahtiyar Aydın’ın öldürülmesi ve Lice’nin yakılması olayının seyrini değiştirdi. Ordudan atılan Ahmet B. isimli tanık uzman çavuş, 1993 yılında Tokat Reşadiye İlçe Jandarma Komutanlığı'nda görev yaptığını, evrak imzalatmak için komutanlarının makam odasına gittiğinde "Tuğgeneral Bahtiyar Aydın’ın Lice'ye gittiğini, helikopterden indiği sırada BTR timinde görevli bir uzman çavuş tarafından çok uzaktan Canas suikast silahı ile vurulduğunu anlattıklarını duyduğunu" söyledi.

SAVCILIK: ÖZKAN’IN BU EYLEME KATILDIĞINA DAİR BİR BİLGİYE RASTLANMADI
Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı tarafından yapılan araştırmalar sonucu tanıklar ve daha önce Bahtiyar Aydın'ın ölümünden müebbet hapis cezası alan Mehmet Emin Özkan dinlendi. Özkan’ın ifadesinde olay günü Lice'ye 8 kilometre mesafede bulunan Yolçatı Köyü'nde olduğunu, hiçbir şekilde bu eyleme katılmadığını söyledi. O gün Lice'de olan tanıdıklarının çatışma olmadığını, Bahtiyar Aydın'ın askerler tarafından öldürüldüğünü sonra da ilçedeki ev, işyeri ve ahırların yakıldığını anlattıklarını belirtti. Savcılık, Özkan’ın Aydın suikastından hapis cezası almasına neden Zafer A. isimli itirafçıyı da dinlemişti. Zafer A., o dönem 27 gün boyunca işkence gördüğünü, ifadesine Bahtiyar Aydın’ın ölümü ile ilgili olarak jandarma tarafından ekleme yapıldığını söylemişti. Savcılık iddianamede, "Bu beyanlara dair tutanaklar ilgili mahkemeden celbedilerek incelenmiş, ancak Mehmet Emin Özkan'ın bu eyleme katıldığına dair herhangi bir bilgiye rastlanmamıştır" tespitinde bulundu.

ASKERLER HAKKINDA DAVA AÇILDI
Hazırlanan iddianamenin kabul edilmesinin ardından dönemin askerleri Albay Eşref Hatipoğlu ve Tünay Yanardağ hakkında dava açılarak yargılanmalarına başlandı. 20 yılın ardından Özkan’ın aslında bu suçla ilgisi olmadığını belirtiyordu savcılık. Özkan’ın salıverilmesi beklenirken, tutukluluk durumunda herhangi bir değişiklik olmadı.

3 YILDIR TUTUKLU OLARAK YENİDEN YARGILANIYOR
Ortaya çıkan deliller ışığında Özkan’ın ailesi tarafından avukatı aracılığıyla yaptığı yeniden yargılanması talebi kabul edildi. Taleplerinin ardından başlayan yargılamanın hala devam ettiğini belirten Özkan ailesinin avukatı Serdar Çelebi, "Türkiye’de hukukun bir şekilde bu tür olaylara el attığı bir dönem yaşadık. 2007’den sonra, o dönemde İHD’nin de çabasıyla savcılığa deliller sunuldu. Diyarbakır Cumhuriyet savcılığı, Lice olayları ile ilgili iki askerle ilgili iddianame hazırladı. Ve çok ciddi tartışılacak verileri ortaya koydu. İddianameyle net bir şekilde müvekkilim Mehmet Emin Özkan’ın suçsuz olduğu anlaşıldı. Bunun üzerine biz, ‘20 yıldır bu insan suçsuz yere yatıyor’ diyerek yeniden yargılama talep edip, infazını durdurulmasını istedik. 2014’ün başında talebimiz kabul edildi. Ancak müvekkilimiz tahliye edilmedi. İnfazı hala devam ediyor" dedi.

Özkan‘ın dosyasının Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesinde olduğunu, haklarında dava açılan askerin davasının ise İzmir’de sürdüğünü anlatan Çelebi, "Başvurduğumuz Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi, İzmir’de devam eden iki askerle ilgili davanın akıbetinin beklenmesine karar verdi. Bütün itirazlarımıza rağmen mahkeme diğer davanın sonucu bekliyor" diye konuştu.

ÖZKAN ARTIK HİÇBİR ŞEYİ HATIRLAMIYOR
Özkan’ın ciddi sağlık sorunları yaşadığını ifade eden Çelebi, defalarca durumun aciliyetini içeren dilekçeler verdiklerini söyledi. Çelebi, "Mehmet Emin Özkan 80 yaşında bir insan.  20 yıldır cezaevinde. Defalarca Adli Tıp Kurumu’ndan cezaevinde kalamaz raporları aldı. Haftanın 2-3 gününü hastanede tedavi altında geçiriyor. Cezaevi şartlarında kalması mümkün değil, sadece nefes aldığı için orada tutuluyor. Avukatı olarak cezaevinde görüştüğümde sağlıklı cevap veremiyor. Şimdi bu durumda olan yaşlı ve hasta tutsak SEGBİS üzerinden İzmir’deki iki askerin yargılandığı davada mahkemeye ifade verecek. Günümüzü bile hatırlamayan biri, 90’lı yılları nasıl anlatsın? Mahkeme Özkan’ın ifadesini alacak, ama neye dair alacak onu da bilmiyoruz" dedi.

FAİL YARATILMAK İSTENMİŞ
Çelebi’ye göre Özkan’ın yeniden yargılandığı dava şekilsel. Bu ortamda İzmir dosyasından askere ceza çıkmasını beklemediğini ifade eden Çelebi, şunları söyledi: "Devlet orada öldürülen generalin failini bulmak ya da bir fail yaratmak istiyor. Bu olayı faili meçhul bırakmak istemiyor. Mehmet Emin Özkan, Türkçe bilmiyor, ama ifadesi Türkçe alınıyor. Tercümanın da olmadığı bir yerde nasıl ifadesi alınmış? Nasıl yargılama yapılmış? Bir fail bulunmuş ve devlet faili elinden çıkarmak istemiyor. 20 yıl sonrada pardon demek, yanlışlık yaptık demek ise cesaret ister. Sanırım bu cesareti de gösteremiyorlar. Belki de mevcut hakimler, konjonktürel yaklaştıkları için, ‘birinin yaptığı bu yanlışı ben düzeltmeye kalkışırsam bana ne olur’ endişesi de taşıyor olabilirler. Bu endişe olmasaydı, hukuk normal işlemiş olsaydı Özkan şimdiye kadar dışarıda olmuş olurdu."

ÖZKAN AİLESİ SUR MAĞDURU
Yıllardır babalarının yolunu gözleyen Özkan’ın ailesi aynı zamanda Sur mağduru ailelerden. Lice olaylarının ardından Sur’a taşınan aile, sokağa çıkma yasakları sırasında evlerini terk etmek zorunda kalmış.

İKİ OĞLU DA CEZAEVİNDE
Mehmet Emin Özkan’ın oğulları Nevzat 9, Murat ise bir buçuk yıldır cezaevinde. Bir oğlu Bandırma, diğer oğlu Antep Cezaevinde olan Özkan ise Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevinde. 3 Cezaevi arasında gidip-gelen Özkan’ın kızı Selma Özkan, "Bandırma uzak olduğu için gidemiyoruz. Antep’te olan kardeşim çıplak aramaya karşı çıktığı için görüş yasağı aldı. Onunla da görüşemiyoruz. Babam ise görüşe gidiyoruz, ama sesimizi duymadığından görüşemiyoruz" dedi.

BABAM SUÇSUZ
Cezaevleri arasında mekik dokuyan Selma Özkan, iki kardeşinden ziyade babasına yoğunlaşmış durumda. Sağlık durumu kötüye giden babasını kaybetme korkusu yaşayan Özkan, "20 yıldır cezaevinde olan babamın suçsuz olduğu ortada… Neden artık bırakılmıyor" diye soruyor. Babasının cezaevinde yaşadıklarını ise "Cezaevinde olduğu süre zarfında beş kez kalp krizi geçirdi. 2 kez ameliyat oldu. Durumu iyi değil. Hafızasını kaybetti, kulakları duymuyor. 5 kez Adli Tıp’a gitti. Adalet Bakanlığı, Cumhurbaşkanlığı’na başvurduk ama sonuç alamadık. Kalp, bağırsak, tansiyon, ve zehirli guatr sorunu var. Hemen hemen her gün hastanede. Refakatçi kalmamıza izin verilmiyor. Sadece bir kez ameliyatında kardeşim 3 gün yanında kalabildi. Ameliyatlı haliyle cezaevine götürüldü. 4 torunu oldu, hiçbirini göremedi. Hepsi dedelerini fotoğraflarından tanıyor. Görüşe gittiğimizde sadece bize bakıyor. Duyamadığı için telefondan da iletişim kuramıyoruz" diye anlatıyor.

BIRAKIN BABAM SON GÜNÜNÜ BİZİMLE GEÇİRSİN
Babasının sağlığının gün geçtikçe kötüye gittiğini belirten Selma Özkan, her çalan telefonda babasından kötü bir haber geleceği kaygısı ile yaşıyor.  Özkan, "Geceleri uyuyamıyoruz. Duyarlı insanlara, Cumhurbaşkanına, Başbakana, Adalet Bakanına sesleniyorum. Babamın sağlığı her geçen gün daha da kötüye gidiyor. Onu bıraksınlar, bir gün de olsa bizimle o gününü geçirsin istiyoruz. Cezaevinde dayanamıyor" diyerek yetkililerin seslerini duymasını istiyor.

LİCE YAKILDIĞINDA BABAMLA KÖYDEYDİK
İzmir’de iki askerin yargılandığı davada ifade verdiğini belirten Özkan, "Onlarda biliyor, bizde biliyoruz ki bu olayı babam yapmadı. 4-5 ay önce İzmir’de Lice davasına katıldım, ifade verdim. Ben ve babam olayın olduğu gün köydeydik. Biz uzaktan Lice’nin yakılmasını seyrediyorduk. Helikopter Lice’yi tarıyordu. Dumanı görüyorduk. Gördüklerimi anlattım ama bu da bir şeyi değiştirmedi. Duruşma ertelendi. Babamın ifadesi istendi. SEGBİS ile ifade alınacaktı, iletişim kurulamadığından ifade veremedi. Hasta, duruşmaya çıkamıyor. Sesleri duyamıyor, iletişim kuramıyor. Babam bu mahkemede nasıl ifade verebilir" diye konuştu.

İki eski asker hakkında dava açılmasına rağmen Mehmet Emin Özkan’ın tutukluluk durumunda bir değişiklik yok. 20 yıldır  müebbetle cezaevinde yatan Özkan, 3 yıldır da suçsuz olduğunu kanıtlamak için tutuklu olarak yeniden yargılanıyor. Özkan’ın salıverilip-verilememesi iki askerin yargılandığı davanın sonucuna bağlı… Ancak ortada bir gerçek var ki Özkan, cezaevinde kaldığı hergün sağlık durumu daha da kötüye gidiyor. 

Öne Çıkanlar