'Nerede insan hakları, nerede devletler?'

Gamze KAFAR

ARTI GERÇEK - Türkiye'nin Afrin'e yönelik başlattığı askeri harekatın 34'üncü gününde Kuzey Suriye kentlerinden bir araya gelen binlerce kişi ellerinde zeytin dallarıyla Afrin halkıyla dayanışmak için ikinci kez yola koyuldu.

Dört koldan Afrin için harekete geçen insanların ilk buluşma noktası Kamışlo oldu. Şengal'den gelenlerle birlikte çevre kentlerden büyük bir coşkuyla otobüslere ve buldukları araçlara binen insanlar, yol boyunca zafer işaretleriyle uğurlandı.

Afrin için yola çıkan kervan ara durağı Kobani'de; Rakka, Bab, Minbic ve çevre bölgelerden gelen halklar birleşti. Kobani'de görkemli bir törenle uğurlanan tamamı sivillerden oluşan insanlar yüzlerce araçlık konvoyla yola dizildi. Uğurlanılan her yerde, hayırlı yolculuk olması için bölgenin ritüelleri arasında bulunan pirinç atılan ve arkalarında su dökülen, Afrin yolcuları arasında kadınlar, çocular ve yaşlıların yoğunlukta olduğu görüldü.

Adeta festival havasında yol alan binlerce kişi verilen her ara durakta, halaylar çekerek "Afrin halkı yalnız değildir" sloganları attı. Araçlar içinde ise bağlama, cümbüşler eşliğinde tutulan tempoya eşlik eden insanlar, söyledikleri şarkı ve türkülerle yol boyunca zinde olduğunu gösterdi.

Kervanda sadece Kürtler yoktu.  Kuzey Suriye halklarının temsilcilerinden herkes; Araplar, Süryaniler, Ezidi Kürtler, Türkmenler bütün halklardan insanlar vardı.

YOL BOYUNCA BÜTÜN DİLLERİN EZGİLERİ BİRBİRİNE KARIŞTI

Afrin yolcuları arasında sadece Kuzey Suriye haklarından insanlar yoktu. İspanya, Katalan, Alman, İtalyan yani dünyanın dört bir köşesinden gelen enternasyonal dayanışmacılar direnişin sürdüğü kente gitmek için oldukça heyecanlıydı.

Halep yoluna gelinmesiyle Afrin'e yaklaşmanın heyacanı ile siviller şarkılarını ve sloganlarını gürleştirdi. Afrin sınırına girildiği andan itibaren TSK'nin top atışları başladı. Günler öncesinden o bölgeden geçeceği bilinen sivillerin üzerine 10'ar saniye aralıklarla top atışları yapılmaya başladı. Yapılan top atışlarında, yüzlerce araçlık konvoyun başı ve sonu hedef alınmasından kaynaklı, siviller ne ileriye ne de geriye doğru hareket edemedi.

Ellerinde Afrin direnişinin sembolü olan zeytin dallarından başka birşey olmayan siviller atılan toplara karşı "Yaşasın Afrin direnişi" sloganlarıyla karşılık verdi.

Katliama davetiye çıkaran saldırılarda bazı araçlar alev alırken, insanlar araçlarını terk ederek, zeytin ağaçlarının arasında kendini korumaya çalıştı. Bazıları ise yakınlarda bulunan birkaç binanın bodrumlarına sığınmak zorunda kaldı.

Çok sayıda insanın yaralandığı saldırılar saatlerce sürdü. Saldırılar sonucunda aralarında kadın ve çocuklarında bulunduğu 12 sivil yaralandı 1 kişi yaşamını yitirdi, çok sayıda araç ise kullanılamaz hale geldi.

Afrin'le dayanışmak için gelen ve TSK'nin saldırıları ile mahsur kalan insanlara destek için gelenler ise yine Afrinliler oldu. Keşif uçakları nedeniyle ambulansların bile yaralıları taşıyamadığı bölgeye traktörleriyle gelen yakın köylerden insanlar, halkı grup grup köylere götürerek olası bir katliamı önledi.

'NEREDE İNSAN HAKLARI, NEREDE DEVLETLER?'

Gırkelege'den Afrin'e gitmeyi hedefleyen ve TSK'nin obüs topu atışlarına maruz kalan 60 yaşındaki Şeha Rasul, "Sabah erken saatlerinde Afrin halkıyla dayanışmak için yola çıktık. Biz altmış yaşındaki kadınlar obüs top atışlarından ve uçaklardan kendimizi korumak için zeytin ağaçlarının arasına saklandık. Bazı arkadaşlarım kayboldu. Bu kadar yaşlı insan burada. Nerede insan hakları, nerede devletler? Bu kadar yaşlı kadın saatlerce kendini zeytin ağaçları arasında korudu. Bütün devletler Erdoğan'ın arkadaşıdır" dedi.

Ahmed Mehmed Sümil de Kobani'den Afrin'e gitmek için düzenlenen yürüyüşe katılanlardan. TSK'nin kendilerini hedeflediğini söyleyen Ahmet Mehmet Sümil, "Basude köyünde uçaklar bizi vurmaya başladı. Birçok insan yaralandı. Araçlarımızın ışıklarını söndürdük. Çok sayıda çocuk da vardı. Ne olursa olsun Afrin'i yalnız bırakmayacağız" diye konuştu.