'Emniyet Müdürü adını savcılık evrakından çıkardı'
Remzi BUDANCİR
ARTI GERÇEK - Şırnak’ın Silopi ilçesi Karşıyaka mahallesinde 3 Mayıs 2017 tarihinde, zırhlı araç gece saatlerinde Yıldırım ailesinin evine çarpmıştı. Evde uyuyan 7 yaşındaki Muhammed ve 6 yaşındaki Furkan kardeşler çarpmanın etkisi ile yıkılan duvarın altında kalarak yaşamını yitirmişti.
DURUŞMAYA GAZETECİLER ALINMADI
Yıldırım kardeşlerin ölümüne neden olan zırhlı araç sürücüsü polis Ömer Yeğit ve onu görevlendirdiği belirtilen amiri Murat Maden, "Taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma" suçundan 2’şer yıldan 15’er yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanıyor. Davanın 3’üncü duruşması Cizre 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya Yıldırım kardeşlerin babası Mesut Yıldırım, Şırnak, Diyarbakır ve Bursa barolar ile HDP Şırnak Milletvekili Aycan İrmez katıldı. Duruşmaya gazeteciler alınmadı.
İLGİLİ HABER: PANZERİ ÇEKEN POLİS İNTİHARA KALKIŞTI
SERTİFİKASIZ PERSONELE ZIRHLI ARAÇ KULLANMA TALİMATI EMNİYET MÜDÜRÜNDEN
Duruşmada, ‘sertifikasız olan personel zırhlı araç kullanabilir’ içeriği ile 05 Nisan 2017 tarihinde tanzim edilen tutukta imzası bulunan Yasin Eker tanık sıfatı ile ifade verdi. Olay tarihinde Silopi İlçe Emniyet Müdürlüğünde komiser olarak görev yaptığını anlatan Yasin Eker, İlçe Emniyet Müdürü Selçuk Erdoğan’ın direk talimatını duymadığını söyledi. Kendisine Koruma Büro Amir Yardımcısı Tuncay Taşdemir’in bu şekilde talimat olduğunu telefonla ilettiğini anlatan Eker, "Koruma Büro Amir Yardımcısı Tuncay Taşdemir, bu talimatın kendisine de Selçuk Erdoğan’ın verdiğini, talimatın ise kesin olduğunu söyledi. Bende kendisine sertifikasız personelin bu şekilde görevlendirilmesinin ileride bize sıkıntı yaratabileceğini söyledim. Ancak talimat kesin olduğu için 05/04/2017 tarihli tutanağı tanzim ettim" dedi.
EMNİYET MÜDÜRÜ, KENDİ ADININ YAZILDIĞI EVRAĞI SAVCILIKTAN GERİ ALDI
Zırhlı aracı kullanan Ömer Yeğit’i görevlendirdiği belirtilen amiri Murat Maden savunma yaptı. Olayın ardından Silopi Cumhuriyet Başsavcılığının, sanığın kursu bulunmamasına rağmen görevlendirilmenin kimler tarafından yapıldığının sorulduğunu anlatan Maden, "Ben büro amiri olarak Cevaben; bu görevlendirmede kendi ismimi, İlçe Emniyet Müdürü Selçuk Erdoğan ve Koruma Büro Amir Yardımcısı Tuncay Taşdemir’in görevlendirme yaptığına dair cevap yazdım. Evrakı Silopi Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdim. Ancak İlçe Emniyet Müdürü Selçuk Erdoğan bu durum fark ettiğinde beni ve evrakı hazırlayan Mücahit Tiryaki’yi çağırarak, neden kendisinin ismini verdiğimi söyledi. Ayrıca evrakın sehven gönderildiğini beyan ederek evrakı geri getirmemizi istedi. Evrak gönderildikten yaklaşık bir saat sonra geri getirildi. Bunun üzerine sadece benim ismimin yer aldığı ikinci bir evrak düzenlendi. İlçe Emniyet Müdürünün bana baskı yapması sonucu ben bu evrakı imzaladım. Silopi Cumhuriyet Başsavcılığına ikinci tanzim edilen evrak gönderildi" dedi.
SAVCILIĞIA EVRAKI SEVHEN GÖNDERDİK DEDİK
Bu ifadelerin ardından evrakı düzenlediği belirtilen Mücahit Tiryaki tanık sıfatı ile ifade verdi. Sanık Murat Maden’in verdiği ifadeyi doğrulayan Tiryaki, şunları söyledi: "Olayın ardından, ilk başta Silopi Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından büromuza gönderilen müzakereye, Ömer Yeğit’in görevlendirilmesi ile ilgili olarak, Murat Maden, İlçe Emniyet Müdürü Selçuk Erdoğan ve Koruma Büro Amir Yardımcısı Tuncay Taşdemir’in isimleri yazılı halde evrak tanzim edildi. Murat Maden’in imzası ile Silopi Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdik. Ancak evrak gittikten bir süre sonra komiser yardımcısı Murat Maden beni arayarak Emniyet’e gelmemi söyledi. Gittiğimde kendisi İlçe Emniyet Müdürünün odasındaydı. Daha önce ne konuştuklarını bilmiyorum. İlçe Emniyet Müdürü Selçuk Erdoğan, görevlendirme listesinde kendi adının olmadığını, savcılığa gönderilen evraka neden kendisinin adının yazıldığını söyleyerek savcılığa gönderilen evrakın geri alınmasını istedi. Silopi Cumhuriyet Başsavcılığına giderek evrakta hata olduğunu, sevhen gönderildiğini belirterek evrakı geri aldım. Daha sonra benden Selçuk Erdoğan ve Murat Maden müştereken ikinci bir evrak düzenlememi ve bu evrakta sadece Murat Maden isminin yer almasını istediler. İkinci evrakı bu şekilde düzenledim. Onayını sanık Murat Maden yaptı. Üst yazısını ise Selçuk Erdoğan imzaladı. Bu şekilde evrakı ikinci kez Silopi Cumhuriyet Başsavcılığına ben götürdüm. Sanık ve Selçuk Erdoğan arasında tehdit içerikli herhangi bir söze şahit olmadım. Ancak ikisinin de yalnız kaldığı ve hususi konuşabilecek durumları olduğunu biliyorum."
DİLSİZ: TANIKLAR EMNİYET MÜDÜRÜNÜ KORUYOR
Yıldırım ailesinin avukatı Rojhat Dilsiz, sanık, sanık vekili ve müşteki vekillerinin soruşturmanın genişletilmesini talep ettiğini hatırlattı. Sanıkların emniyet müdürünün talimatını yerine getirdiklerini vurgulayan Dilsiz, tanıkların emniyet müdürünü suçtan kurtarmaya çalıştıklarına dikkat çekti. Zırhlı araçlardan dolayı çok sayıda kişinin yaşamını yitirdiğini hatırlatan Dilsiz, tanıkların beyanlarının çelişkili olduğunu ve bazı tanıkların yalan ifade verdiğini belirtti. Zırhlı araç içinde parmak izinin bulunmadığını da hatırlatan Dilsiz, delillerin karartıldığını ifade ederek sanıkların tutuklu yargılanmasını talep etti.
GERİ ALINAN EVRAK SORULACAK
Silopi Cumhuriyet Başsavcılığına müzakere yazılarak, savcılıktan geri alınan evrakın UYAP ortamına aktarılıp aktarılmadığının sorulmasına karar veren Mahkeme Heyeti, önceki celsede belirlenen tarihte yapılmayan keşif tarihini 20 Haziran 2018 günü olarak belirledi. Duruşma 12 Temmuz 2018 tarihine erteledi.
