Patron ve emek örgütlerinden Afrin açıklamaları

Patron ve emek örgütlerinden Afrin açıklamaları
TOBB, TÜSİAD, MÜSİAD gibi patron örgütleri ile hükümet yanlısı konfederasyonlar Afrin harekatına destek açıklamaları yaparken, KESK ve TMOBB 'barış' çağrısında bulundu.

HABER MERKEZİ - Türkiye-Avrupa Birliği Karma İstişare Komitesi (KİK) Türkiye Kanadı'nı oluşturan sermaye grupları ve hükümet-sermaye yanlısı işçi konfederasyonları Afrin operasyonuna dair TOBB İkiz Kuleler’de basın toplantısı düzenledi. Toplantıya, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Türk Sanayici ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD), Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD), Türkiye Genç İş Adamları Derneği (TÜGİAD) gibi sermaye gurupları ile Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen), Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) ve Hak-İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Hak-İş) gibi hükümet yanlısı işçi konfederasyonları katıldı.

RIFAT HİSARCIKLIOĞLU: DEVLETİMİZİN ALDIĞI KARARIN ARKASINDAYIZ

Toplantıda konuşan TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, şunları söyledi: "Bizler ulusal güvenliğimizi korumak amacıyla devletimizin aldığı bu kararın arkasındayız ve destekliyoruz. Zira Türkiye, uluslararası kurallardan doğan hakkını kullanmıştır. Zeytin Dalı Harekatı, evrensel hukuk ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi terörle mücadele kararları ile Birleşmiş Milletler Sözleşmesi’nde yer alan meşru müdafaa hakkı çerçevesinde başlatılmıştır. Suriye’nin toprak bütünlüğüne, egemenliğine ve siyasi birliğine saygı gösterilmektedir. Dolayısıyla bu harekat, meşrudur ve uluslararası hukuka uygundur."

TMOBB: ZEYTİN DALINA KAN DÜŞÜRMEYİN

Afrin operasyonuna dair Türk Mimar ve Mühendis Odaları Birliği (TMMOB) ve Kamu İşçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) de yazılı açıklama yaptı.

TMOBB Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklamada, şunlar ifade edildi: "Suriye’de iç savaşın başladığı 2011 yılından bu yana uygulanan yanlış politikalar, her geçen gün savaş bataklığına daha fazla saplanmamıza neden oluyor. Afrin’e yönelik başlatılan operasyon, ülkemizi sonuçları öngörülemez bir kaosun içine sürüklemektedir. Emperyalist güçlerin güdümü ve çıkarları doğrultusunda yürütülen hiçbir savaş ölüm, acı ve gözyaşı dışında bir sonuç doğurmayacaktır. Ülkemiz, ABD ile Rusya arasındaki etkinlik mücadelesinin tehlikeli tuzaklarından uzak durmalıdır.

Ne yazık ki bu olay vesilesiyle ülkemizde milliyetçilik ve düşmanlık yine körüklenmekte, iç ve dış politika toplumsal muhalefete kapatılmaya çalışılmaktadır. Afrin harekâtını destekleyen ana muhalefet partisinin bile şiddetli bir şekilde eleştirilmesi, yıllardır ülkemiz içinde oluşturulmaya çalışılan kutuplaştırıcı politikanın sürdüğünü göstermektedir. Ortadoğu’nun ve Suriye’nin ihtiyacı olan şey, şiddetin tırmandırılması değil, silahların susturularak barışın sağlanmasıdır. Türkiye, Suriye’de ve Ortadoğu’da savaşın değil, barışın parçası olmalıdır. Zeytin dalı, bu topraklarda binlerce yıldır barışın simgesi olagelmiştir. Zeytin dalına kan düşürmeyelim… Ülkede barış, bölgede barış, dünyada barış! İvedi gereklilik budur."

KESK: SAVAŞIN DEĞİL, BARIŞIN TARAFINDAYIZ

KESK Yürütme Kurulu ise yaptığı açıklamada şunlara vurgu yaptı: "AKP’nin ‘milli güvenlik’ meselesi olarak gösterdiği operasyonun arkasında saf tutmaya zorlanan toplum, şovenizmin, militarizmin körüklendiği bir ortamda temel sorunlarını göremez, konuşamaz hale getirilmek istenmektedir.  Bunun için ülkesinde ve bölgesinde daha fazla kan, acı ve gözyaşı istemeyen, yurtta ve dünyada barış isteyenleri hedef alan tehditlerin ise ardı arkası kesilmiyor. Altıncı kez uzatılan OHAL ve ‘terörle mücadele’ adı altında iktidar yandaşlarına getirilen yargı muafiyeti demokrasi ve barış isteyen tüm kesimlere karşı tehdit olarak kullanılmaktadır. Kısacası siyasal iktidar Afrin operasyonunu ülkenin bekası için değil, kendi bekası için zorunlu görmektedir.

Savaşa mecbur olan halklarımız ve emekçiler değil, iktidarını savaşa, gerilime ve kaosa bağlayan AKP’dir. AKP hükümetinin hem içerde hem dışarıda emekçileri ve halkları kutuplaştırmak üzerine kurulu bir siyaset izlemesi savaş ve şiddet ortamını sürekli canlı tutmaktadır.

Ülkemizdeki darbelerin, savaşların ve ekonomik krizlerin bedelini halkımız ve emekçiler ödemektedir. Savaş naraları atanların çocukları sefa sürerken yoksul halkımızın çocuklarının kanı akıtılmaktadır. Akan kan ve gözyaşlarını durdurmanın tek çaresi, halklara karşı açılan bu savaşı derhal durdurmaktır.

KESK olarak kimsenin ölmesini istemiyoruz! Kimse bizden insanlarımızın öldürülmesine seyirci kalmamızı beklemesin. Çünkü bizim görevimiz insanları yaşatmaktır! Çünkü biz savaşın değil, barışın tarafındayız." (Mezopotamya Ajansı)

Öne Çıkanlar