Seçim gecesinin nabzını yine teknoloji belirledi

Seçim gecesinin nabzını yine teknoloji belirledi
Bence, dünyadaki seçim günceleri arasında, CHP’nin 31 Mart gecesi elde ettiği bu başarı ve teknolojiyi iyi kullanabilmesi, bir “başarı hikayesi” olarak anlatılmalıdır.

Birgül FAZLI


Bu yazıyı yazdığım an itibari ile, henüz seçilmişler İstanbul’u yönetmek için yetkilendirilmemişti ama seçilmiş olan büyük bir kitlenin gönüllerindeki başkan olmuştu. Sonucun ne olacağını hep birlikte göreceğiz.

Seçim gecesine gelelim. Ekrem İmamoğlu, seçim sonuçlarının YSK tarafından açıklanmaya başlandığı saat 19:15 sonrası tüm gece boyunca CHP Seçim Koordinasyon Merkezi’nde (SKM) olası tüm aksaklıklara ve olabilecek tüm gerginliklere rağmen soğuk kanlığını başarıyla korudu. Ekibini de iyi motive edebilmeyi başardı.

Seçim gecesinde ortaya çıkan sonuçlar, CHP’nin uzun yıllardır alnının akı ile çıktığı ve yeniden atağa geçtiğini bize müjdeledi. Sadece Ankara ve İstanbul değil, Adana, Antalya, Mersin gibi büyük şehirler, Artvin, Ardahan, Kırşehir gibi şehirlerin alınması da önemliydi. Bütün bu sonuçlar bize ve topluma yeniden umutlu olmayı öğretti. Açıkçası bir vatandaş ve seçmen olarak, sönmeye yüz tutmuş, coşkumuzu alevlendirdiği için müteşekkirim. Dünya kupasını kazanmış gibiyim…

TEKNOLOJİ SONUÇLARDA NASIL ETKİLİ OLDU?

Seçimin görünen yüzündeki, tüm kıran kırana rekabete rağmen arka planda seçimin teknolojik yüzü ve saha lojistiği bu sefer nasıl yapıldı?

Belki en çok bu sorunun cevabı konuşulmalı. Çünkü, seçimin sonuçlarını belirleyen propaganda sürecinin yanında, seçim gecesi iyi bir teknolojik alt yapıya sahip olmak ve onu yönetebilmek oldu. CHP bu seçimde 24 Haziran gecesi yaşanan hayal kırıklığından hayli ders çıkarmış görüntüsü çizdi. Özellikle İstanbul’da Ekrem İmamoğlu’nun elde ettiği başarının arkasında bu güçlü alt yapı olduğu gerçektir.

Sayın İmamoğlu, ilk sonuçlar açıklandıktan sonra ilk resmi açıklamasını yaptığı anda ben de; ARTI TV ekranlarında "Seçim Özel" programında seçimin teknolojik yüzünü anlatmaya gayret ediyordum. Sayın İmamoğlu açıklamasını saat 20:30 sırasında yaptı, "henüz yüzde 27,6 oranında net sonuçlar girildi, 39 ilçenin oy sayıları ve sayılan oylar, CHP’nin kendi sisteminde anlık olarak görülüyor" dedi ve devam etti, "biz kendi sistemimizde durumu böyle görüyor iken, YSK’nın ve AA’nın dengesiz veri girişi yaptığını tespit ediyoruz, YSK ve AA veri girişlerini mutlaka kontrol etmelidir" diye üzerine basa basa ifade ederken; bir şeylerin yine manipülasyona açık olduğunu söyleyiverdi. İmamoğlu açıkça AA’nın verileri güven vermediğini ifade etmiş oluyordu.

Akabinde, seçim akşamlarının ayrılmaz ikilisi AA ve YSK, hem CHP’ye hem İyi Parti hem de HDP’ ye veri akışını kestiği haberi geldi. Ancak CHP, kurduğu ve iletmeyi başardığı sistem ile sahadan gelen verilerin girişini yaparak elindeki doğru bilgilerle kendi durumlarını açıklayan İmamoğlu, seçim sonuçlarını manipüle etmeyi isteyenlerin oyununu ortaya çıkardı.

Evet bu kez, CHP’nin seçim platformu ve teknolojik altyapısı çalıştı. Eğer kurulan sistem tıpkı 24 Haziran seçimlerindeki gibi çalışmasaydı, Sayın İmamoğlu ne o güven verici motivasyon konuşmalarını yapabilirdi, ne de bu iş buralara kadar gelirdi. Hasbelkader, bu işe yıllarını vermiş ve ne olabileceğini bilebilecek beyaz yakalı arkadaşlarım, o pazar akşamına kadar bunun endişesini yaşadı. Yine YSK ve AA’nın verilerine kalsaydık, ne yapardık? Emin olun, yine o gece hepimiz AA ve YSK’nın seçim sonuçlarını kafalarına göre açıklamasını izler, yine "adam kazandı" senaryosuna geri dönerdik.

CHP NASIL KAZANDI?

Doğru veri ve sahadaki inanılmaz teknoloji operasyonu ile o gecenin yükseleni İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu oldu.

Bence, dünyadaki seçim günceleri arasında, CHP’nin 31 Mart gecesi elde ettiği bu başarı ve teknolojiyi iyi kullanabilmesi, bir "başarı hikayesi" olarak anlatılmalıdır.

CHP nasıl kazandı, sahada neler oldu? Ona bakalım.

CHP parti olarak, tüm sandık sonuçlarını en uç, en ücra noktalarına kadar Genel Merkezde takip etti. Mesela Adalar’daki sandıklardaki oyların sisteme birkaç dakika geç girilmesine dahi merkezden hızlıca müdahale edildi. Seçim sonuçlarının CHP seçim sistemine girilmesi ve merkezde konsolide edilebilmesi için, sandık başlarındaki partili ve gönüllüleri iyi motive etti. Daha önemlisi takip etti. Tek tek arayıp, "ıslak imzalı tutanakları ve sandık sonuçlarını sisteme girin" dedi. Ankara CHP Genel Merkezi’nin bu detayda işi takip etmesi ayrıca önemli idi, belli ki, çift yönlü bir kontrol mekanizması kurulmuştu.

Bu açıdan, teknoloji dibine kadar sömürüldü, hiçbir şey çalışmamazlık yapmadı. Satır arasında söylemeden geçmek istemem, iyi bir teknoloji tasarımı, her zaman başarınızın katlanmasına hatta şahlanmasına büyük katkı sağlar. Bu örnekte görüldüğü gibi…

Sandıklardan gelen verilerin doğru işlenmesi, Sayın İmamoğlu’nun o gece tüm topluma doğru ve inandırıcı bilgiler vermesini sağladı. Bu bilgiler, ekran başında tüm toplumla paylaşıldıkça umut halka halka İstanbul’daki SKM’ den tüm ülkeye yayıldı. Bizler onun bileğinin hakkı ile seçilmiş olduğunu gördük ve sandık başındakiler de görevlerini sonuna kadar devam ettirdi.

SANDIKLARI DA İZLEYİN

O gecenin başarısı, olabilecek tüm manipülasyonların önlenmesi, şimdiye kadar verilen tüm emekler, o gecenin doğru seçim verilerinin bizlere aktarılmasındandır. Herkes doğruluğuna şahit olduğu bu emeğin peşinden hala koşmaya devam ediyor, sonuna kadar da edecektir.

Tüm bu süreç içinde en önemlisi ve etkisinin çok dile getirilmediği olay ise, seçim kurullarında sandık ya da seçim torbası güvenliğinin kameralarla sağlanması durumu idi. Bu, uç noktadaki fiziksel sandık güvenliğinin aslında teknoloji ile sağlanması konusudur. Görevlilerin ve gönüllülerin vatanı bekler gibi nöbet tuttuğu mahallerin, yine kameralarla anlık olarak görüntüleniyor ve kayıt altına alınıyor olması da, ilçe seçim kurullarında ya da okullarda bekletilen torbalarının her türlü müdahaleye karşı korunduğunu gösterir. Bugün eğer, seçim sonuçlarında önemli değişiklik olmadıysa bu, oyların içinde bulunduğu torbaların fiziksel olarak korunmasıdır.

SOSYAL MEDYANIN GÜCÜ

Elbette seçim sürecinde, seçim gecesi ve devam eden süreçte gördüğümüz bir başka önemli olay da, sosyal medyanın gücüdür. Etkili kullanıldığında seçim başarısı elde etmede önemli bir faktör olduğu 31 Mart’ta görülmüştür.

Sosyal medya etkisini sadece seçim sürecinde değil, belediyecilik faaliyetleri icra edilmesi sırasında da görmek mümkündür. Teknolojik olarak daha kurumsallaşmış ve seçmenlerin de yönetime aktif katılım sağlayacak, onların katkısına açık biçimde tasarlanır ise sosyal medya belediyenin en etkili ve hedef kitlesine doğrudan hitap eden reklam yüzüdür.

Sağlıcakla kalın.

 

Öne Çıkanlar