'Türkiye’nin borç görünümü endişe verici'

EKONOMİ - Türkiye Hükümeti'nin "her ne pahasına olursa olsun büyüme" hedefiyle ilgili bazı yatırımcılar, bunun yan etkilerine dikkat çekerek, bunun dış borçlulukta bozulmaya sebep olduğunu belirtiyor.

Geçen yıl büyük ekonomiler arasında en hızlı olarak yüzde 7.4 ekonomisi büyüyen Türkiye’nin cari işlemler açığı bu durumdan zarar gördü, şubat ayında kadarki 12 aylık süreçte 53 milyar dolara ulaştı.

Bloomberg'de yer alan habere göre analistler, faiz oranlarının aradaki açığı kapatmak ve çift haneli enflasyonu telafi etmek için çok düşük kaldığı görüşünde. Ülkenin en büyük şirketlerinden bazıları, borçlarını geri ödemekte zorlanıyor. Bu sorun, geçen yıl lirada yaşanan yüzde 8,5’lik değer kaybı ile daha da kötüleşti.

GAM UK Ltd.’nin gelişmekte olan pazarlardaki yaklaşık 11 milyar dolarlık yatırımlarını yöneten Finans Müdürü Paul McNamara, Türkiye’nin bu zor durumunu, 1997’deki Asya borç krizinde görülenlere benzer alarm zilleri çaldırmaya başlattığını söyledi.

McNamara, Bloomberg'e verdiği röportajda, "Türkiye tüm kutuları işaretliyor: Şirketlerdeki büyük döviz borcu, cari işlemler açığı, daralan rezervler... Yabancı yatırımcıların şikayetçi olduğunu düşünüyoruz. Bankaların henüz yabancı kredilerini çevirmekte sorun yaşamamalarıyla birlikte, bu gerçekleşirse çok hızlı olacak ve bu çok kritik" değerlendirmesi yaptı.

McNamara ve diğer uzmanlara göre, Türkiye'nin aşil topuğu dış borçlar. Türkiye’nin yabancı borçlarındaki dengesizlik büyüyor. Kurumsal sektörün döviz borcunun maliyeti – gayri safi yurtiçi hasılanın yaklaşık yüzde 40’ına eşit durumda – liranın değer kaybettiği her geçen gün tırmanıyor ve şirketleri sıkıntılı bir noktaya sürüklüyor.

Türk şirketleri ocak ayı sonu itibariyle 336 milyar dolarlık rekor bir döviz borcunun üzerinde oturuyordu. Döviz varlıklarına karşı netleştiğinde, hala tüm zamanların en yüksek açığı olan 222 milyar dolar seviyesinde kaldı.

Türkiye’nin brüt dış borcunun ekonomi içerisindeki payı da artıyor. Türkiye, yıkıcı bir mali krize uğramasından bir yıl sonra, 2017 sonu itibariyle bu oran 2002’den bu yana görülmüş en yüksek seviye olan yüzde 53,3 olarak gerçekleşti.

Türkiye’nin brüt döviz borcunun ekonomideki payı 2001 krizinden bu yana en yüksek seviyelerde seyrediyor.

Türkiye’nin net döviz rezervleri 6 Nisan itibariyle, 2016’dan bu yana en düşük seviye olan 26,6 milyar dolar olarak açıklandı. Altın hariç brüt döviz rezervleri 83,1 milyar dolardı.

Merkez Bankası’nın döviz rezervleri 2016’dan bu yana en düşük seviyelerde. Her ne kadar net rezervler son iki yılın en düşük seviyesine gerilemiş olsa da, Merkez bankası, ticari borç verenler adına elinde tuttukları dahil olmak üzere, tüm rezervlerin gerektiğinde kullanılabileceğini söylüyor.