Üniversitelerin bölünmesine karşı 5 bin akademisyenden imza

Üniversitelerin bölünmesine karşı 5 bin akademisyenden imza
'Üniversiteler bölünerek değil birleşerek güçlenir.'

GÜNCEL - Dördü vakıf olmak üzere 20 yeni üniversitenin kurulmasını öngören ve aralarında İstanbul Üniversitesi ile Gazi Üniversitesi’nin de yer aldığı 10 devlet üniversitesinin bölünmesinin önünü açan tasarıya bölünecek yeni üniversiteler eklendi. Önerilen değişikliklerle Anadolu Üniversitesi’nin de dahil olduğu listede bölünecek üniversite sayısı 13’e yükseldi.

İLGİLİ HABER: İSTANBUL ÜİNVERSİTESİ'NDE BÖLÜNME İSTİFASI

Üniversitelerin bölünmesini içeren tasarıya karşı tepkiler giderek büyüyor. Eylemlerin yanı sıra "Üniversiteler bölünerek değil birleşerek güçlenir" diyen akademisyenlerin başlattığı imza kampanyasına ilgi genişleyerek büyüyor.

İlgili yasa tasarısına karşı 5 bin akademisyen tarafından imzalanan bildiride, "Tasarı, üniversitelerimizin meşru kurullarının bilgisi ve katkısı olmadan; akademik, mali ve idari hiçbir bilimsel gerekçeye dayanmadan, anlamakta güçlük çektiğimiz bir gayretle yürürlüğe konulmak istenmektedir" denilerek tasarının geri çekilmesi isteniyor.

Prof. Hasan Yazıcı, Prof. Orhan Arıoğul, Prof. Bülent Berkarda, Prof. Olcay Neyzi, Prof. Hüsrev Hatemi, Prof. Kemal Alemdaroğlu, Prof. Mesut Parlak, Prof. Hüseyin Hatemi, Prof. Kemal Altaş ve Prof. Rukiye Eker Ömeroğlu'nun öncülüğünde 'Türkiye Üniversiteleri Girişimi' 23 Nisan'da başladı ve kısa sürede içinde rektörlük, dekanlık, ana dal başkanlığı görevi yapmış ve yapmakta olan beş bini aşkın profesör, doçent ve uzman doktor tarafından imzalandı. Metin hala imzaya açık.  

İmzalanan metinde şunlar yer alıyor:

İstanbul Üniversitesi başta olmak üzere, Türkiye’nin bilim ve eğitim üretiminde büyük görevleri kıt kaynaklarına rağmen başarıyla gerçekleştiren üniversitelerimizi bölerek zayıflatan yasa tasarısı, Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine getirilmiştir.

Tasarı, üniversitelerimizin meşru kurullarının bilgisi ve katkısı olmadan; akademik, mali ve idari hiçbir bilimsel gerekçeye dayanmadan, anlamakta güçlük çektiğimiz bir gayretle yürürlüğe konulmak istenmektedir.

Sağlıktan eğitime, sanayiden ticarete, üretimi sürdüren ve geliştiren nitelikli işgücünün neredeyse tümünü, Türkiye’nin büyük ölçekli ve yılların birikimini kurumsallaştıran üniversitelerinin mezun ve mensupları oluşturmaktadır.

Öğretim üyesi ve altyapı kaynaklarındaki yetersizlik, küçük ölçekli üniversiteleri, bilimsel üretim bir yana, eğitim görevini bile sürdüremez durumlara itmiştir.

Türkiye’nin ihtiyacı olan bilim ve eğitim üretimini sürdürmek ve geliştirmek, öğretim üyesi birikimi başta olmak üzere, kaynakları birleştirerek etkin ve verimli kullanımın önünü açmak, üniversitelerimizi bölmeyi değil, birleştirmeyi gerektirmektedir.

Kuruluş yıldönümünde yasama organımız TBMM’den talebimiz, Tasarı’yı, üniversitelerimizin ve bilimsel araştırma kurumlarımızın hukuki ve meşru katkıları alınmak üzere, komisyona geri göndermesi ve tekrar değerlendirilmesi için yetkilerini kullanmasıdır.

Bilimin kılavuzluğunda ilerleyerek, eğitime ve üretime dayanan güçlü Türkiye’yi inşa edebileceğimize güvenimiz tamdır.‎

İMZA METNİNE ULAŞMAK VE İMZACILARI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ

Öne Çıkanlar