Şenol Güneş'in gerçek yüzünü herkes gördü!..

Eyy Şenol Güneş tek soru? Güven Yalçın'ı oynatarak ne yaptığını sanıyorsun? Akla en yatkın yanıt; 'Bana bir yıldır ödeme yapmayan Beşiktaş'ı cezalandırıyorum!'

Skordan ve sahadaki futboldan önce masa başındaki oyunu mercek altına almak zorunluluk olup çıkıverdi. Beşiktaş yandaşı ateş püskürüyor, 'Şenol Güneş hem Beşiktaş'ı hem de Türkiye ulusal takımını aynı anda nasıl çalıştırır?' serzenişiyle... Şöyle oluyor: Beşiktaş Kulübü'nün başkanı Fikret Orman, Yıldırım Demirören'e diyor ki, "Şenol Güneş'in bizden alacağı rakam 2 milyon Euro'ya yaklaştı şu anda ne bu rakamı, ne de sonrasındaki ödemeleri yapacak duruma değiliz. Bunu Türkiye Futbol Federasyonu üstlensin bir zahmet!" Fikret Orman'ın ricasını geri çevirmek olası mı? Beşiktaş Kulübü'ndeki tüm legal ve de 'usulsüz' ödemeler 'zapturapt' altında! Yıldırım Demirören istifasını sunmadan bir saat önce Şenol Güneş ile 4 yıllık sözleşme imzalıyor. Futbol federasyonu Şenol Güneş'e yılda 3 milyon 200 bin Euro ödeyecek. Haziran ayında göreve gelecek yeni federasyon başkanı (Göksel Gümüşdağ) Şenol Güneş yerine başka bir teknik direktör ile çalışmak isterse de 4 x 3 milyon 200 bin Euro, (12 milyon 800 bin) Şenol Güneş'e tazminat ödeyecek. Fikret Orman işin içinden 'tereyağındın kıl çekmek' deyimi ile örtüşecek şekilde sıyrılıyor sonrasında da "Aaaa Yıldırım Demirören'in federasyon başkanlığını bırakması benim için çok büyük sürpriz oldu" açıklamasını yapıyor. Sokak dili olacak ama varsın olsun; Yerse...

Şenol Güneş'in İstanbul'da kalmak, elbette ki iyi gelirle kalmak için ödünler vereceğinden başından bu yana son derece emindim bu nedenle de benin açımdan sürpriz yok. Bu; tribünde, sosyal medyada Şenol Güneş'e destek vermek için yırtınanların yüzleşmesi gereken gerçek. Şimdi kimi destekledikleri gerçeği ile yüz yüzeler! "Aynı anda iki takımı çalıştırmam" açıklamasını 'çatur-çutur' yiyen Şenol Güneş'in gerçek yüzünü tek hamlede herkes görüverdi. Başarılı teknik direktör olmak ayrı sözüne güvenilir insan olmak çok ayrı!.. En başından bu yana elektronik posta kutumu doldurup bolca küfür edenler merak etmeyin hepsini unuttum!

Haaa evet maç var ama bu gerçekten de minik bir ayrıntı. Belki futbol emekçileri bunu saygısızlık olarak algılayabilir lakin futbolu yazıyorsak öncelik, meslektaşlarımızın yazmaktan özenle kaçındığı gerçeklerin olmalı...

Şayet Kayserispor ileri uç elemanları kişisel tatminlerinden arınmayı başarsalardı Beşiktaş karşısında ilk yarıda farkı bulurlardı. Ancak öylesine organizasyonsuz ve de bilinçsiz şeyler yaptılar ki, şimdi oturup karşılaşmanın tekrarını izleyip kafalarını istedikleri yere vursunlar! Beşiktaş ceza alanı içine 'elini kolunu sallayıp' girip sonuç alamayan takıma söyleyecek tek şey 'beceriksizler ordusu...'  Kayserisporlu futbolcular sakın ola ki 'Beşiktaş ile berabere kaldık' avuntusunu yaşamasınlar bunun coşkusunu duyumsayanın Beşiktaş takımı olması gerekli. Eyy Şenol Güneş tek soru? Güven Yalçın'ı oynatarak ne yaptığını sanıyorsun? Akla en yatkın yanıt; "Bana bir yıldır ödeme yapmayan Beşiktaş'ı cezalandırıyorum!" Sen de biliyorsun Güven Yalçın'ı sahaya sürerek Beşiktaş'ı sahada bir eksiklikle mücadele etmeye zorladığını, ister kabullen ister kabullenme. Madem Güven Yalçın bu kadar güvendiğin ve gelecek gördüğün oyuncu o halde Türkiye ulusal takımının bu ay oynayacağı iki maçın kadrosuna genç 'Alamancı' futbolcuyu al ve aynı görevi ver ki Beşiktaşlılar da sana inansınlar.

Beşiktaşlı futbolcuları Kayseri'deki eşitlik için eleştirmek öylesine gereksiz ki... Bir yılı aşkın süredir paralarını alamayan, teknik direktörleri feyk atan, başkanları sağdan gösterip soldan vuran, 4 aydır maaşını alamayan malzemecinin yüzüne bakamayan futbolcular hala çıkıp oynuyorlarsa sadece alkışlanırlar. Yazı biterken Gordon Milne geldi aklıma, demişti ki Metin Tekin'i kadro dışı bıraktıktan sonra, "İnsan güvenmediği askerle savaşa gidemez..." Şimdi iki komutan var ve hiç kimse onlara güvenmiyor!... 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi