Acıdılar da yarım düzine attılar

Üçüncü kalite futbolcularla gideceğin Antep, yiyeceğin pekmez. Biz hâlâ hakem eleştirileriyle ömür tüketmeye devam edelim.

REAL MADRİD: 6 GALATASARAY: 0

Dilimde tüy, printerım'ın kartuşunda mürekkep bitti ama bir kez daha söyleyeceğim:

Rakipten adam eksiltmeden sonuca gidemezsiiin...

Bunu Galatasaray'da en iyi yapacak adam kim?

Emre, değil mi?

E nerede?..

Haaa, Real Madrid'i bu maçta yenmeye yeter miydi?

Yetmezdi.

Ama ne olurdu?

Daha heyecanlı bir maç izlerdik...

***

Bunun en canlı örneği dördüncü golde görüldü. Üç farkla yenik olan takım atağa kalkacakken geri pas verilir mi? Hele bunu bile beceremiyorsan, yersin tabii...

Neyse, bunun bir de ikinci yarısı var. Elin adamı dört atarsa, biz neden beş atmayalım?

Tevekkel taal Allah...

***

Bu Zeynettin de ne vicdansız adammış kardeşim.

Yahu dört atmışsın; hâlâ ne demeye pres yaptırıyorsun adamlarına? Oynamaktan helak oldu çocuklar. Yazıktır, günahtır kardeşim...

"Zeynettin de kim" demeyin lütfen. Zinedin diye arap ismi olur mu hiç. Zeynettin işte...

***

Maçın sonları geliyor. Hâlâ iki durum değişmiyor:

1) Taç Real Madrid'de.

2) Top Real Madrid'de...

"Peki beş golü nasıl atacağız" dedik ya; mesaj evsahibine gitmiş. Beşi onlar attı. Ve işte altı da geldi...

***

Her şey bir yana da, bu 18 yaşındaki Rodrigo on dakikada hankı ara o muhteşem konçertoyu besteledi; anlamadım doğrusu...

Haaa, bir şey daha var:

Neden kimse hakemi eleştirmiyor?

Hadi verin bakalım cevabı...

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi