UCM'nin yakalama emri ihtimalini 'antisemitik nefret suçu' diye niteleyen Netanyahu: Özgür dünyanın liderleri bunu durdurmalı

Artı Gerçek - Birleşmiş Milletler'in (BM) gözetiminde Roma Statüsü Anlaşması kapsamında savaş suçları, insanlığa karşı suçlar, soykırım suçlamalarını soruşturmak ve yargılamak üzere kurulan Lahey merkezli Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM) Gazze nedeniyle İsrailli yetkililer hakkında yakalama emri çıkarması ihtimali, Başbakan Benyamin Netanyahu'ya alarm zilleri çaldırtıyor.

'TARİHİ ÖLÇEKTE BİR SKANDAL'

Video mesaj yayımlayan Netanyahu, "UCM'nin İsrail'in Hamas'a karşı yürüttüğü savaşla ilgili suçlamalarla devlet ve ordu yetkilileri hakkında yakalama emri çıkarması ihtimalinin, tarihi ölçekte bir skandal olduğunu" söyledi. "Adaletin ve tarihin çarpıtılmasından" söz ederek, tutuklama emri durumunda bunun "benzeri görülmemiş bir Yahudi karşıtı nefret suçu" olacağını iddia etti.

'HER ŞEY İSRAİL'İN MEŞRU MÜDAFAA HAKKI KAPSAMINDA'

Böyle bir adımın, Hamas'ın 7 Ekim saldırılarına İsrail'in meşru müdafaa hakkını da ihlal edeceğini savunan Netanyahu, "Holokost'tan 80 yıl sonra, yeni bir Holokost'un önlenmesi amacıyla kurulan uluslararası kuruluşlar, Yahudi devletinin kendini savunma hakkını inkar etmeyi değerlendiriyor" diye çıkıştı.

'VAROLUŞSAL TEHDİTLE SAVAŞIRKEN SAVAŞ SUÇU İTHAMI OLMAZ'

"İlk kez uluslararası hukuka bağlı demokratik bir ülkenin varoluşsal tehditlerle karşı karşıyayken kendisini savaş suçu suçlamalarına karşı korumak zorunda kaldığı" manzarası çizen İsrail lideri, "Eğer bu gerçekleşirse insanlık üzerinde silinmez bir leke olacaktır. Bu, dünyada halihazırda kasıp kavuran antisemitik kışkırtmayı körükleyecek eşi benzeri görülmemiş bir antisemitik nefret suçu olacaktır" iddiasında bulundu.

'TÜM DEMOKRASİLERİN MEŞRU MÜDAFAASINA ZARAR VERİR'

Batı'ya UCM'nin İsrailli yetkililer hakkında yakalama emri çıkarmasına engel olmaları çağrısı yapan Netanyahu, "İsrail, özgür dünyanın liderlerinden, yalnızca İsrail Devleti'nin değil tüm demokrasilerin meşru müdafaasına zarar verecek bu skandal adıma güçlü şekilde karşı çıkmalarını bekliyor" dedi.

UCM'YE FİLİSTİN TARAF, İSRAİL DEĞİL

İsrail'in taraf olmadığı ve yargı yetkisini tanımadığı UCM'ye 2015 yılında Filistin üye kabul edilmişti. Bağımsız konumdaki UCM'nin Başsavcısı Karim Khan, ekim ayındaki açıklamasında, mahkemenin Hamas'ın İsrail ve İsrail'in Gazze Şeridi'nde işlediği olası savaş suçları konusunda yargı yetkisine sahip olduğunu söyledi.

'REFAH'A GİRMEMİZİ ENGELLEMEK İSTEYENLERE UCM DE KATILDI'

Netanyahu ise UCM kararlarının, "İsrail'in Hamas'a karşı tam zafer ve Gazze'nin artık tehdit oluşturmaması hedeflerine ulaşmaya yönelik eylemlerini etkilemeyeceğini" vurguladı. Gazze Şeridi'nin en güneyinde, Mısır sınırında 1.5 milyon Filistinlinin sığındığı Refah'a kara harekatı düzenleme kararlılığını yineleyen İsrail lideri, "Başka seçeneğimiz yok. Orada Hamas tugaylarını yok edeceğiz ve savaşın tüm hedeflerine ulaşacağız" diyerek ekledi:

"Bunu yapmamızı engellemek isteyen pek çok güç var ve yakın zamanda onlara UCM de katıldı."

UCM SORUŞTURMACILARI GAZZELİ SAĞLIKÇILARLA KONUŞUYOR

Reuters'e konuşan kaynaklar, UCM savcılarının Gazze'de İsrail ordusunun çekilmesinin ardından toplu mezarlardan yüzlerce ölünün çıkarıldığı en büyük iki hastanedeki personelle görüştüğünü söyledi. Bu, UCM'nin Gazze'deki olası suçlar hakkında sağlık çalışanlarıyla konuştuğunun ilk teyidi oldu. Kaynaklar, hastanelerle ilgili olayların UCM soruşturmasının parçası olabileceğini dile getirdi.

UCM'nin olası yakalama emri için Netanyahu, Savunma Bakanı Yoav Gallant ve İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi'nin adı geçiyor. İsrail Dışişleri Bakanlığı, dünyadaki büyükelçiliklerine bu ihtimale karşı hazırlıklı olmaları talimatını verdi. (Dış Haberler)