Erdoğan'ın beyannamesi kendisine karşı

Erdoğan'ın beyannamesi kendisine karşı
Erdoğan özgürlüklerin önünün açıldığını, yargının tarafsız ve bağımsız olduğunu söyledi, birçok alanda pembe tablolar çizdi. Ancak ülkenin hali tam tersini söylüyor.

 ​​​​ARTI GERÇEK - Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan partisinin seçim beyannamesini açıkladı. 2013’te cemevlerine ibadethane statüsü verilmesine ilişkin taleplere, "İslam'da ibadet yeri camidir. Cemevleri kültürel mekanlardır" cevabı veren Erdoğan, seçim beyannamesinde cemevlerine hukuki statü tanıyacaklarını söyledi. Ülke 15 Temmuz’un ardından ilan edilen OHAL ve KHK’lerle yönetilmeye devam ederken, Erdoğan, Türkiye’nin ‘demokratik standartları yüksek bir ülke olma yolunda kararlılıkla ilerleyeceğini’ söyledi. Muhalefetin OHAL’e yönelik eleştiriler için ise ‘Utanç verici’ ifadesini kullandı. 2016’da Anayasa Mahkemesi’nin Can Dündar ve Erdem Gül için verdiği tahliye kararının ardından "Karara uymuyorum, saygı da duymuyorum" diyen Erdoğan, seçim beyannamesini açıkladığı konuşmada ise yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığının kendisi için çok önemli olduğunu söyledi. 2017 verilerine göre 15 yıllık AKP iktidarı döneminde 14 bin 293 kadın cinayete kurban giderken, Erdoğan, "Kadınlarımızın mağduriyetine yol açan sorunlarla mücadeleyi de devam ettireceğiz" dedi.

PROJELERDE SAVAŞ SANAYİ, KANAL İSTANBUL, AKM’NİN YIKIMI ÖNE ÇIKTI

Beyannamede yer alan 146 projeden bazılarını anlatan Erdoğan kamuoyunda tepki gören projelerden övgüyle söz etti. Birçok itiraza rağmen yıkılan Atatürk Kültür Merkezi için "Şimdi o AKM'yi yıktık, onun yerine İstanbul'da Türkiye'nin en önemli, adeta birincil olarak bir opera binası ama çok amaçlı. Bunu yapıyoruz ve muhteşem bir proje. Önümüzdeki yıl inşallah hizmete girecek" dedi.

Yassıada'yı demokrasi ve özgürlükler adası haline dönüştüreceklerini söyleyen Erdoğan, "Şu anda inşaat hızla devam ediyor, ben de ara sıra helikopterle üzerinden şöyle kontrol ediyorum" dedi.


[Yassıada'nın projeden önceki ve sonraki hali]

Çoğunlukla savaş sanayyine değinen Erdoğan, 'savunma sanayinde de muhteşem gelişmeler olduğunu' belirterek, "Savaş uçağımızı yapıyoruz. ALTAY tankımızı yapıyoruz" dedi.

Erdoğan uzun süredir tartışma konusu olan Kanal İstanbul projesi için ise "Yeni dönemde inşallah start vererek bu işi halledeceğiz" dedi.

İLGİLİ HABER: DOĞA KIYIMINDAN BAZI ÖRNEKLER

'ŞİMDİ SORUYORUM KİM ÇEVRECİ'

Ağaç ve doğa katliamı tartışmaları eşliğinde yapımı devam eden 3. havalimanı için "29 Ekim tarihinde hizmete açıyoruz" diyen Erdoğan, İstanbul’un farklı bölgelerinde 30 tane yeşil alan tesis ettiklerini de söyledi. Erdoğan, "Şimdi soruyorum kimmiş çevreci? Çevreciler çıkıyor ortaya, bugüne kadar milyarlarca fidan diken bir iktidarız biz" dedi.


[3. Havalimanı projesinin neden olduğu doğa katliamı]

'MECLİS’İN İTİBARI EN ÇOK AK PARTİ DÖNEMİNDE ARTMIŞTIR' DEDİ

Erdoğan, 'Meclis'in işlevsizleştirildiği' tartışmasının en yoğun olduğu bu süreç için, "24 Haziran'da cumhurbaşkanlığını kazanmak kadar, çoğunluğu elde etmeyi de önemli görüyoruz. Meclis'in itibarı en çok Ak Parti iktidarları döneminde arttı. Kanun yapma yetkisini tek başına ve sadece milletvekillerine vererek Meclis'i gerçek gücüne biz kavuşturduk" dedi.

DOKUNULMAZLIKLAR KALKTI VEKİLLER TUTUKLANDI

Erdoğan’ın ‘en itibarlı dönemini yaşadı’ dediği Meclis’te dokunulmazlıkların kaldırılmasından sonra HDP Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş'ın da aralarında bulunduğu HDP'li 12 vekil gözaltına alındı, 9’u tutuklandı. CHP Milletvekili Enis Berberoğlu tutuklanan vekillerden bir diğeri oldu. Dokunulmazlıkların kaldırılmasının önünü açan yasadan sonra Meclis’e büyük çoğunluğu HDP’lilere ilişkin olan 524 fezleke gönderildi. Muhalefetin verdiği soru önergelerinin neredeyse tamamının reddedildiği Meclis'te 'Kürt illeri' ifadesini kullanan HDP'li Osman Baydemir de oturumdan çıkarılmıştı. 


[HDP Diyarbakır Milletvekili İdris Baluken böyle gözaltına alınmıştı]

'YARGI BAĞIMSIZLIĞI VE TARAFSIZLIĞINA ÖNEM VERİYORUZ' DEDİ

"İnşallah bağımsız güçlü, tarafsız yargıyla da inşallah demokrasimizi sağlam temeller üzerine oturtuyoruz" diyen Erdoğan, "Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı da önem verdiğimiz bir başka husustur. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından, yargıda da vesayet kalıntılarını ortadan kaldırmak için gereken adımları attık. Önümüzdeki dönemde yargının bağımsızlığını ve tarafsızlığını güçlendirmeyi sağlayacak adımları atmayı sürdüreceğiz. Yargının milletimizin gözünde hak ettiği saygın yere gelebilmesi için gereken reformları kararlılıkla sürdüreceğiz" dedi.

'AYM'NİN KARARINA UYMUYORUM, SAYGI DA DUYMUYORUM' DEMİŞTİ

Sık sık yargıya müdahale tartışmalarının yaşandığı AKP döneminde akıllarda en çok kalan çıkışlardan biri seçim beyannamesinde yargı bağımsızlığına verdiği önemi anlatan Erdoğan’dan gelmişti. Erdoğan, Anayasa Mahkemesi'nin Can Dündar ve Erdem Gül için verdiği tahliye kararı için "Basın mensubu kalkacak Cumhurbaşkanı'na Başbakanı'na istediği gibi saldıracak ve biz buna seyirci kalacağız. Böyle bir şey söz konusu olamaz. AYM bu şekilde bir karar vermiş olabilir. Ben Anayasa Mahkemesi'nin verdiği karara sadece sessiz kalırım ama onu kabul etmek durumunda değilim. Verdiği karara uymuyorum, saygı da duymuyorum" demişti.

'HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİ GERÇEK ANLAMDA TESİS ETTİK DEDİ'

AKP’nin iktidara geldiği günden beri Türkiye’de hakları ve özgürlükleri gerçek anlamda tesis eden, standartlarını sürekli yükselten parti olduğunu söyleyen Erdoğan, "Önümüze çıkan sorunlar ne kadar büyük olursa olsun, asla demokrasiden özgürlüklerden haklardan taviz vermedik. Ak Parti’nin hak ve özgürlükler konusunda bugüne kadar yaptıklarını saymaya kalksak karşımıza çok uzun bir liste çıkar. 24 Haziran seçimlerinden sonra demokrasimizi geliştirmeye devam edecek Türkiye'yi ekonomide olduğu gibi demokrasi liginde de bir üst sınıfa çıkartacağız. Devletin idari adli düzeninin temel haklar merkeze alınacak şekilde geliştirilmesini sağlayacağız. Yasaklarla mücadelemizi artırarak devam ettireceğiz" şeklinde konuştu.

TÜRKİYE ÖZGÜRLÜKLERİN EN ÇOK DÜŞÜŞ GÖSTERDİĞİ ÜLKE OLDU

Erdoğan’ın bu iddiasına rağmen Freedom House'un, 195 ülkeyi değerlendirdiği 2018 Dünya Özgürlükler Raporu'nda 'özgür olmayan ülkeler' kategorisinde yer alan Türkiye, listede 'özgürlüklerin en çok düşüş gösterdiği ülke' olarak da ilk sırada yer aldı. Hak ihlallerine dair her yıl düzenli olarak raporlar hazırlayan İnsan Hakları Derneği'nin (İHD) verilerine göre de Türkiye'de AKP'nin iktidara geldiği 2003 yılından bu yana 7 bin 588 kişiye düşüncelerini ifade ettiği gerekçesiyle 23 bin 98 yıl hapis cezası verildi.

İLGİLİ HABER: AKP'NİN 'İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ' TABLOSU: 23 BİN YIL CEZA

KHK'LERLE ONBİNLERCE KİŞİ İŞTEN ATILDI, ONLARCA KURUM KAPATILDI

15 Temmuz’un ardından OHAL’in ilan edilmesinden bu yana 110 bin 778 kişinin KHK ile ihraç edildi. Onlarca gazete, radyo, televizyon kanalı, kurum KHK’lerle kapatıldı.

'CEMEVLERİNE HUKUKİ STATÜ TANIYACAĞIZ'

Türkiye'nin en önemli inanç ve demokrasi tartışmalarından biri olan cemevlerinin statüsü konusu AKP iktidarı döneminde de bir türlü çözülmedi. Bu konuda 16 yıldır adım atılmazken Erdoğan bugün bir kez daha "Cemevlerine hukuki statü tanıyacağız" vaadinde bulundu.

CEMEVİ TALEBİNE, 'İBADET YERİ CAMİDİR' CEVABI VERMİŞTİ

Erdoğan’ın 2013 yılında, İç Anadolu milletvekilleriyle yaptığı kahvaltıda cemevlerinin hukuki durumu ile ilgili açıklamalarda bulunmuştu. AKP Ankara Milletvekili Haluk Özdalga'nın "Devletin cemevlerini ibadet yeri olarak tanıması" talebine cevap veren Erdoğan, "Cemevleri kültürel mekanlardır. İslam’da mescit camidir. Siz hiç Hıristiyanlık’ta kilise dışında bir ibadet yeri duydunuz mu? Alevi kardeşlerimiz de bizim gibi Müslüman'dır ve İslam'ın farklı bir yorumunu yapmaktadırlar" şeklinde yanıt vermişti.

'KADINLARI HAKETTİKLERİ YERE GETİRDİK' DEDİ

Kadına yönelik şiddet ve cinayetler gündemden düşmezken, Erdoğan seçim beyannamesini açıklarken, "Kadınlarımızı hayatın her alanında hak ettikleri yere getirme konusunda gerçekten çok önemli mesafe kat ettik. Kadınlarımızın mağduriyetine yol açan sorunlarla mücadeleyi de devam ettireceğiz" şeklinde konuştu.

15 YILDA 14 BİN KADIN CİNAYETİ 

Erdoğan böyle söylerken, toplumun birçok alanında eşitlik talepleri karşılanmayan kadınların en büyük sorunu erkek şiddeti olmaya devam etti. 2017 yılı verilerine göre AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılından 2017’nin Ocak ayına kadar 14 bin 293 kadın cinayetlere kurban gitti. Bu sayı her geçen gün katlanıyor. Bu dönem boyunca kadın cinayetlerinde yargının uyguladığı 'iyi hal indirimleri' nedeniyle birçok katil serbest kaldı ya da çok az ceza aldı.

'ANNELİĞİ REDDEDEN KADIN EKSİKTİR, YARIMDIR'

Erdoğan'ın iktidarda olduğu süre boyunca kadınlara yönelik sarfettiği bazı sözler de çok tartışıldı.  

Erdoğan, 2016'da KADEM'in hizmet binası açılışında yaptığı konuşmada, "İş hayatının, anneliğin alternatifi haline getirilmesini kabul edemiyorum. ‘Çalışıyorum’, diye annelikten imtina eden bir kadın aslında kadınlığını inkar ediyor demektir. Bu benim samimi düşüncemdir. Anneliği reddeden, evini çekip çevirmekten vazgeçen bir kadın, iş dünyasında istediği kadar başarılı olsun özgünlüğünü kaybetme tehlikesiyle karşı karşıyadır. Eksiktir, yarımdır" dedi.

'KADIN ERKEK EŞİTLİĞİ FITRATA TERS'

Cumhurbaşkanı Erdoğan 2014’te 1. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi'nde yaptığı konuşmada ise kadınla erkeğin tabiatlarının, bünyelerinin farklı olduğunu belirterek, ""Kadın erkek eşitliği diyorlar. Erkek erkeğe eşitlik doğru olandır. Kadın kadına eşitlik doğru olandır. Kadınları ihtiyacı olan eşitlikten ziyade eşdeğer olabilmek yani adalettir. Kadın ile erkeği eşit konuma getiremezsiniz çünkü o fıtrata terstir. Çünkü fıtratları farklıdır" demişti.

Öne Çıkanlar