Genelkurmay’da bilgi ve belge yokmuş!

Genelkurmay’da bilgi ve belge yokmuş!
Mahkeme 16 kişinin öldüğü Lice Katliamı’na dair belgeleri istedi, Genelkurmay ‘bizde yok’ dedi.

HABER MERKEZİ - Genelkurmay Başkanlığı, Tuğgeneral Bahtiyar Aydın’ın ölümü ve ardından Lice’de 16 kişinin öldürülmesine ilişkin haklarında dava açılan askerlere idari soruşturma açılıp açılmadığı konusunda bilgi ve belge sahibi olmadığını öne sürdü. Genelkurmay, olaylar sırasında 'emir komuta münasebeti kurulduğuna' dair de herhangi bir belgenin mevcut olmadığını iddia etti.

22 Ekim 1993’te 16 kişinin yaşamını yitirdiği Lice Katliamı’nın İzmir 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davasında, avukatlar olay sırasında görevli askerler hakkında idari soruşturma açılıp açılmadığının Genelkurmay Başkanlığına sorulmasını istedi. Talebi kabul eden mahkeme, aldığı ara kararla Genelkurmay Başkanlığı’na müzekkere yazarak, Lice ilçesinde meydana gelen olayla ilgili aralarında davanın sanığı olan dönemin İl Jandarma Alay Komutanı Albay Eşref Hatipoğlu’nun da bulunduğu ilgili askerler hakkında soruşturma açılıp açılmadığı, soruşturma açılmış ise bu belgelerin mahkemeye gönderilmesini talep etti.

EN YÜKSEK RÜTBELİ ASKERİN ÖLÜMÜ İLE İLGİLİ KAYIT YOK!

Mezopotamya Ajansı’ndan Deniz Tekin’in haberine göre yazıya cevap veren Genelkurmay Başkanlığı Adli Müşavirliği olayla ilgili yapılan arşiv araştırmasında, o dönemde görevli askerler ve olayla ilgili idari soruşturma açıldığına ilişkin herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanmadığını bildirdi. Yazıda, Lice davasının sanıkları Albay Eşref Hatipoğlu ile Üsteğmen Tunay Yanardağ’ın Jandarma personeli olduğu, bu kişiler hakkındaki bilgilerinin İçişleri Bakanlığı’na bağlı Jandarma Genel Komutanlığından istenilmesinin uygun olacağı ifade edildi. Genelkurmay’ın arşiv kayıtlarında, bölgede 1984 yılından bu yana devam eden çatışmalı ortamda öldürülen en yüksek rütbeli asker olan Bahtiyar Aydın’ın ölümü ile ilgili idari soruşturma kayıtlarının bulunmaması dikkat çekti.

JANDARMA BÖLGE KOMUTANLIĞI ARŞİVİNDE BİLGİ VE BELGE YOK!

Genelkurmay Başkanlığı Adli Müşaviri Tuğgeneral Dinçer Ural imzasıyla İzmir 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilen 13 Temmuz 2017 tarihli ‘2282378-3080-1435983-17/P1. Ve Hrk. D. Te.müc.Ş.Hrk.Şb. (2 )’ sayılı ve ‘Bilgi istemi ve belge talebi’ konulu ‘Gizli’ ibareli yazısı şöyle:

1. İzmir 1’inci Ağır Ceza Mahkemesinde görülmekte olan 2015/58 Esas sayılı kamu davasında alınan ara karar gereğince, 22 Ekim 1993 tarihinde Lice/Diyarbakır ilçesinde meydana gelen olay ve ilgililer hakkında idari bir soruşturma yapılıp yapılmadığı, yapıldı ise raporunun gönderilmesi ilgi (a) ile talep edilmiştir.

2. 1991-1996 yılları arasında ‘İç Güvenlik Harekâtı’, 2935 sayılı Olağanüstü Hal (OHAL) kanunu gereğince İçişleri Bakanlığı sorumluluğunda ve ona bağlı güvenlik güçlerince icra edilmiş, K.K.K.lığı J. Asayiş K.lığınca OHAL ve mücavir iller bölgesinde icra edilen iç güvenlik harekâtını takviye etmiştir. Söz konusu dönem içinde Diyarbakır j.Blg. K.lığı ve 7’inci Kor. K.lığı veya 2’inci Ordu K.lığı arasında bir emir-komuta münasebeti tesis edildiğine dair bir bilgi veya belge mevcut değildir.

3. Diyarbakır Jandarma Bölge Komutanlığı tarafından arşiv kayıtlarında yapılan araştırma ve inceleme sonucunda; 2015/58 sayılı iddianameye konu olay ve ilgililer hakkında bir idari soruşturma yapılıp yapılmadığına dair herhangi bir kayıt bulunmadığı ilgi (b)’ye istinaden ile (c) ile bildirilmiştir.

4. Bu kapsamda ilgi (a) ile gönderilen iddianamede hakkında bilgi talep edilen söz konusu personelin J. Gn. K.lığında görev yapması sebebiyle konuya yönelik bilgi ve belgelerin J.Gn. K.lığından talep edilmesinin uygun olacağı değerlendirilmektedir. Arz ve rica ederim.

‘OLAYIN ÜSTÜNÜ ÖRTMEK İSTEDİKLERİNİ GÖSTERİYOR’

İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi adına davayı takip eden Avukat Abdullah Zeytun, Genelkurmay’ın mahkemeye gönderdiği yazıya ilişkin "Mahkemeye gelen belgede, Bahtiyar Aydın’ın öldürülmesi olayıyla ilgili herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanılmadığı belirtilmiş. Bu belge açıkça Bahtiyar Aydın cinayetinin üstünün askerler tarafından örtüldüğünü ve konunun bir daha açmamak üzere kapatılmak istendiğini göstermektedir. Aksi halde, üst düzey bir askerin öldürülmesinde ihmal veya kast var mı yok mu soruşturulurdu. Soruşturma yapmamaları olayın üstünü örtmek istediklerini gösteriyor. Bu durum aynı zamanda Lice katliamında başka hangi delillerin karartıldığı konusunda akla başka şüpheleri de getiriyor" dedi. Zeytun, davanın takipçisi olacaklarını, ihmali ve sorumluluğu olan kişilerin yargı önüne çıkarılması için hukuk mücadelesini sürdüreceklerini sözlerine ekledi.

NE OLMUŞTU?

Lice’de 22 Ekim 1993 tarihinde Jandarma Bölge Komutan Tuğgeneral Bahtiyar Aydın’ın şüpheli bir suikast ile öldürülmesinin ardından yakılıp yıkılan ilçede 16 kişi yaşamını yitirdi, 36 kişi ise yaralandı. Çok sayıda ev ve işyerinin yakıldığı ilçeden, binlerce insan göç etmek zorunda kaldı. Resmi kayıtlara göre ilçedeki 401 konuttan 302’sine tam, 86’sına orta, 13’üne de az hasarlı raporu verildi. Katliamla ilgili hazırlanan iddianame zamanaşımına bir gün kala kabul edildi, yargılama 21 yıl sonra, 16 Ocak 2014 tarihinde başladı. İddianamede, dönemin yetkililerinin yaptığı açıklamaların tersine PKK'nin ilçeye saldırı yapmadığı belirtildi. İddianamede, olayın failleri olarak gösterilen dönemin Diyarbakır Jandarma Alay Komutanı emekli Albay Eşref Hatipoğlu ile Üsteğmen Tunay Yanardağ hakkında ‘Taammüden öldürme’, ‘Halkı isyana ve birbirini öldürmeye teşvik’, ‘Cürüm işlemek üzere teşekkül oluşturma’ suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 24 yıla kadar hapis cezası istendi. Sanıklardan Üsteğmen Tunay Yanardağ, yargılamanın sürdüğü 23 Ağustos 2015 tarihinde Singapur’da geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Dava güvenlik gerekçesiyle Diyarbakır’dan Eskişehir’e oradan da İzmir’e nakledilen dava, İzmir 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülüyor. Mahkeme bugüne kadar 6 kez heyet değiştirdi.

Öne Çıkanlar