Demirtaş'ın avukatları tahliye başvurusunda bulundu

Demirtaş'ın avukatları tahliye başvurusunda bulundu
AİHM, hak ihlali kararı vererek Demirtaş'ın derhal serbest bırakılması gerektiğine hükmetti.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) hakkında hak ihlali vererek tahliye edilmesi gerektiğine hüküm verdiği HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın avukatları, tahliye dilekçesini Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sundu.Tahliye dilekçesinde "Türkiye’nin de yargı yetkisini kabul ettiği uluslararası bir yargı mercii tarafından, müvekkilin kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine karar verilmiş olması, bu ihlalin arkasındaki saik ve motivasyonun ‘siyasi nitelikte’ olduğuna vurgu yapmak suretiyle Sözleşme’nin 18. maddesinin de ihlal edildiğinin tespit edilmiş olması ve Sözleşme’nin 46. maddesindeki yükümlülüğe atıf yaparak bu ihlallerin gideriminin sağlanması kapsamında müvekkilin derhal serbest bırakılması gerekliliğine karar verilmiş olması nedeniyle mahkemenizin derhal tahliye kararı vererek bu ihlallere son vermesini saygılarımızla talep ederiz"dendi.

İLGİLİ HABER: DEMİRTAŞ'TAN AİHM KARARI SONRASI İLK AÇIKLAMA

İLGİLİ HABER: AVRUPA KONSEYİ: AİHM'İN DEMİRTAŞ KARARI BAĞLAYICI

İLGİLİ HABER: DEMİRTAŞ DAVASI: TÜRKİYE AİHM KARARINA DİRENİRSE NE OLUR?

İLGİLİ HABER: ERDOĞAN: AİHM KARARI BİZİ BAĞLAMAZ

İLGİLİ HABER: AİHM DEMİRTAŞ KARARINI AÇIKLADI: TUTUKLULUĞUNA DERHAL SON VERİLSİN

İki yılı aşkın süredir Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan Selahattin Demirtaş'ın avukatları Mahsuni Karaman, Aygül Demirtaş Gökalp, Benan Molu, Reyhan Yalçındağ, Ramazan Demir, Sertaç Buluttekin, Murat Arskak ve Aydın Erdoğan’ın Ankara 19. Ağır Ceza Makemesi Başkanılğı’na sunduğu tahliye dilekçesi şöyle:

Müvekkil, 04.11.2016 tarihinde tutuklanmış, tutuklu olarak yargılandığı dosyası Mahkemenizde halen derdesttir.

Müvekkilin tutukluluğunun hukuki temellerinin olmadığı, özgürlük ve güvenlik hakkının siyasi saik ve motivasyonlarla; İfade özgürlüğünün ve serbest seçim hakkının ihlal edildiği gerekçesi ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne yapmış olduğumuz başvuru, bugün itibariyle karara bağlanmıştır.

AİHM, mezkur karar ile;

Serbest Seçim Hakkı Yönünden;

Selahattin Demirtaş’ın tutuklandığı 4 Kasım 2016 tarihinden görevinin sona erdiği 24 Haziran 2018 tarihine kadar geçen bir yıl yedi ay ve 20 günlük sürede bir milletvekili ve muhalefet partisi eş genel başkanı olarak siyasi faaliyetlerini ve meclis çalışmalarını yerine getirmesinin imkansız kılındığını, bu nedenle Sözleşme’ye Ek 1 Numaralı Protokol’ün 3. Maddesinde düzenlenen serbest seçim hakkının ihlal edildiğine,

  2- Özgürlük ve Güvenlik Hakkı Yönünden

Mahkeme, tutukluluk devam kararları verirken, başvurucu Demirtaş’ın tahliye talepleri reddedilirken ve Anayasa Mahkemesi tarafından bireysel başvuru reddedilirken Ceza Muhakemesi Kanunu’nda gösterilen ‘matbu’ gerekçeler dışında bir gerekçe gösterilmediğini, ayrıca, başvurucunun muhalif bir partinin eş genel başkanı olan bir milletvekili olarak yüksek düzeyde koruma gerektiren siyasi faaliyetlerini yerine getirmekten alıkonulmasının da hiç dikkate alınmadığını tespit etmiştir. Mahkeme ayrıca, Demirtaş’ın bu kadar uzun süre tutuklu kalmasını meşrulaştıracak bir gerekçe de ortaya konamadığını vurgulamıştır. Bu nedenle, Demirtaş’ın 23 ay boyunca tutuklu kalmasını sağlayacak yeterli gerekçe sunulmadığı için, Sözleşme’nin 5. Maddesinin 3. Fıkrasının ihlal edildiğine karar vermiştir.

 3-Özgürlük ve Güvenlik Hakkı ile Bağlantılı 18. Madde Yönünden

Mahkeme, Demirtaş’ın siyasi nedenlerle tutuklandığına karar vererek, Türkiye’ye karşı bir dava da ilk kez, Sözleşme’nin 18. Maddesinin ihlal edildiğine karar verdi. Mahkeme’ye göre, Demirtaş’ın, özellikle referandum ve cumhurbaşkanlığı seçimi gibi iki kritik seçim kampanyası döneminde gerekçe gösterilmeksizin tutuk halinin devamına karar verilmesi, çoğulculuğu ve siyasi tartışma yürütülmesini sınırlandırma amacı taşımaktadır ki bu durum sadece başvurucu Demirtaş’ın değil, bütün demokratik sistemin tehdit altında olduğunu göstermektedir ve demokrasi için çok ciddi bir sorun teşkil ettiğini,

Mahkeme bu dava özelindeki yaklaşımı ışığında, Selahattin Demirtaş’ın tutukluluğunun devamının sözleşmenin 5/3. maddesi ile bağlantılı 18. maddesinin ihlalinin devamı anlamına geleceği ve bunun da devletin sözleşmenin 46/1. maddesi bağlamında Mahkemenin kararları ile bağlı olma yükümlülüğünü ihlal edeceğini,

Bu sebeple, davanın özel şartları dikkate alındığında, bir ihlal bulunmuş olması ve Sözleşmenin 5/3. madde ile 18. maddeleri kapsamındaki ihlallerin derhal sona erdirilmesi için, Mahkeme devletin Selahattin Demirtaş’ın tutukluluğunun, yeni bir delil ya da gerekçe ortaya konulmadığı sürece, mevcut ceza yargılaması kapsamında derhal sona erdirilmesini karar vermiştir.

Sonuç olarak;

Türkiye’nin de yargı yetkisini kabul ettiği uluslararası bir yargı mercii tarafından, müvekkilin kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine karar verilmiş olması, bu ihlalin arkasındaki saik ve motivasyonun "siyasi nitelikte" olduğuna vurgu yapmak suretiyle Sözleşme’nin 18. maddesinin de ihlal edildiğinin tespit edilmiş olması ve Sözleşme’nin 46. maddesindeki yükümlülüğe atıf yaparak bu ihlallerin gideriminin sağlanması kapsamında müvekkilin derhal serbest bırakılması gerekliliğine karar verilmiş olması nedeniyle;

Mahkemenizin derhal tahliye kararı vererek bu ihlallere son vermesini saygılarımızla talep ederiz.  20.11.2018

Selahattin DEMİRTAŞ Müdafii

Av. Mahsuni KARAMAN

Av.Aygül DEMİRTAŞ GÖKALP

Av.Benan MOLU

Av.Reyhan YALÇINDAĞ

Av.Ramazan DEMİR

Av.Sertaç BULUTTEKİN

Av.Murat ARKSAK

Av. Aydın ERDOĞAN (HABER MERKEZİ)

 

Öne Çıkanlar