Erdoğan, ABD'den Mazlum Kobane'nin teslim edilmesini isteyecek

Erdoğan, ABD'den Mazlum Kobane'nin teslim edilmesini isteyecek
TRT yayınında konuşan Erdoğan, 'Bir taraftan teröre karşı mücadeleyi konuşuyoruz bir taraftan onların gönderdiği mektupları kendi mektuplarınıza ek yapıp bize gönderiyorsunuz' dedi.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, TRT ortak yayınında "Cumhurbaşkanı Özel" programında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Erdoğan, Suriye Demokratik Güçleri (QSD) Genel Komutanı Mazlum Kobane için "Mazlum denilen terörist kırmızı bültenle aranıyor, Amerika'nın bu adamı bize teslim etmesi lazım." dedi.

'MEKTUBU YANIMDA GÖTÜRECEĞİM'

Erdoğan'ın açıklamaları özetle şöyle:

"Mazlum denilen kod adlı, kırmızı bültenle aranan terörist. Amerika'nın bu adamı bize teslim etmesi lazım. Adalet Bakanımız da zannediyorum bu arada yazışmaları yapacaklar, isteyecekler. Vermesi lazım bize. Trump'ın kendisine bizzat anlattık. Biz şu anda biz size kırgınız, çünkü bir teröristle böyle bir mektup alışverişinde bulunuyorsunuz ve o mektubu kendi mektubunuza ek yapıp bize gönderiyorsunuz, hiçbir şey diyemedi, 'Zaman zaman biz böyle görüşmeler yapıyoruz.' (dedi).

Trump benimle olan münasebetinde samimi. Bugüne dek dürüst davrandı. Tabi anlaşamadığımız noktalar var. Kendi kapak yazısıyla o teröristin mektubunu bana göndermesi. Telefon görüşmesinde de bunu ona yakıştıramadığımız söyleyip kınadım. 13'ünde de o mektubu yanımda götüreceğim.

Pınarlar oralarda bol olduğu için biz buna Barış Pınarı olsun dedik. Barış Pınarı Harekatı da böylece başlamış oldu. Biz Kürtlere düşman değiliz. Kürtler bizim burada kardeşlerimiz. Bizim onlarla alıp veremediğimiz yok. Bizim derdimiz teröristlerdir.

'SİLAHLARI BİZE TESLİM ETSİNLER'

Ayn el Arab'a (Kobane) ve Münbiç'e de biz Türkiye olarak, Türk orduları olarak şu anda oralarda da bir gözetim veya kontrol durumumuz olacak. Ama en önemlisi de Tel Abyad'dan Cerablus'a doğru oradaki bütün bizim sınırla Suriye tarafında 10 kilometre derinliğinde yine bir barış koridorunu biz şu anda açmış olduk. Trump'la yaptığımız telefon görüşmesinde 'Bu Amerika gibi bir devletin başkanına bir teröristin mektubunu kendi kapak yazısına ek yapması hiç uygun düşmemiştir, bu tavrı kınıyorum.' dedim."

Şu anda yaptırımların kaldırıldığını, kalktığını Sayın Trump açıkladı. 13'ünde Amerika'ya gitmemize mani bir hal kalmadı. Onun için gideceğiz. Orada daha önceki samimi tablolarımızı inşallah gerçekleştiririz. Suriye'deki ağır silahların, süratle temizlenmesi veya bunların Türkiye'ye terki. NATO'da beraberiz ya. Silahları bize versinler.

(IŞİDliler) Az sayıda da olsa maalesef Türk de var. Bunların hepsinin yargılaması cezaevinde de olabilir veya diyelim ki Türkler ülkemize getirilir burada yargılanır. Bunlar içinde kadınlar, çocuklar var. Bunların üzerinde de hassasiyetle duruyoruz.

Arap Birliği, İslam dünyasının hiçbir meselesine cevap üretememiştir. Tüm İslam dünyasına sesleniyorum; Tayyip Erdoğan ve bizim siyasi hareketimiz ne bölgesel milliyetçilik ne kavmiyetçilik yapar. Bizim terörden temizleyeceğimiz bölgede imar çalışmalarına hala bekliyoruz destek verecekler mi? 'Tamam biz veriyoruz' diyeni daha görmedik." 

'KÜRTLER ÇÖL YAŞAMINA UYGUN DEĞİL'

Erdoğan, cihatçıların denetimindeki İdlib içinse şunları kaydetti:

"Bizim için uçuşa yasak diye bir şey söz konusu değil. Astana süreciyle bizim Rusya-İran-Türkiye olarak dayanışmamız var. Bu olmamış olsaydı İdlib kan gölüne dönerdi. Burada 300-400 bin nüfus bize yürüyüşe başlamıştı. Silahlar durunca bu yürüyüş durdu. İdlib devasa bir alan. Önemli olan bu devasa alanda böyle bir birikimi kontrol altında tutmak. Yaşam tarzını kontrol altında tutmak. Buna da en uygun olan Araplardır. Kürtlerin yaşam tarzları buraya uygun değildir. (Neden sorusu üzerine?) Buralar çöl bölgeleri."

(HABER MERKEZİ) 

Öne Çıkanlar