Erdoğan'dan Fırat'ın doğusu açıklaması: Çok yakında farklı bir aşamaya geçeceğiz

Erdoğan'dan Fırat'ın doğusu açıklaması: Çok yakında farklı bir aşamaya geçeceğiz
11. Büyükelçiler Konferansı'nda konuşan Erdoğan, 'ABD'den bir müttefike yaraşır adımlar atmasını bekliyoruz' dedi.

Cumhurbaşkanlığı Sarayı'ndaki 11. Büyükelçiler Konferansı'nda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ''Vicdanı olmayanın ne ahlakı ne kutsalı ne de tutarlılığı olur'' dedi. Gelir adaletsizliğinden söz eden Erdoğan, "Bir tarafta açlık ve yoksulluk varken, diğer tarafta lüks ve şatafat varsa burada bir sorun var demektir" dedi. ABD'nin "Suriye'nin Kuzeyine yapılacak tek taraflı herhangi bir operasyon kabul edilemez" açıklamasına da cevap veren Erdoğan "NATO müttefikimiz ve stratejik ortağımız ABD'den de bu çerçevede gerçek bir müttefike yaraşır adımlar atmasını bekliyoruz. Türkiye müttefikleri olmadan milli bekasına yönelik her türlü tehdidi bertaraf etme hakkına sahiptir" dedi. Erdoğan, 'Fırat'ın doğusu' için ise "İnşallah çok yakında farklı bir aşamaya geçeceğiz" ifadelerini kullandı.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

'BİR TARAFTA AÇLIK, BİR TARAFTA ŞATAFAT VARSA ORADA BİR SORUN VAR DEMEKTİR'

Dünyamız diplomaside büyük bir dönüşümden geçiyor. Eski dönemin kalıplarıyla günümüzü değerlendirmek artık mümkün değildir. Devletlerin de zamanın ruhunu iyi okuması politikalarını da buna göre belirlemesi gerekmektedir.

Küresel güvenlik ve istikrarı sağlamakla görevli müesseseler beklentileri karşılayamıyor. Bugün bir yanda yapay zekayı, ekonomik büyümeyi konuşurken diğer yanda 2 milyar insanın yoksulluk ile yaşıyor. Dünyanın en zengin 60 kişisinin mal varlığını 3,6 milyar insana denk ise burada bir sorun var demektir. 1 milyara yakın insan aç olarak yatağa girerse bir tarafta şatafat varsa burada bir sorun var demektir. Terör örgütlerine çifte standart yaygınlaşıyorsa BM’de eli kanlı katilleri meşrulaştırmak özel bir çaba gerektiriyorsa burada arızalı bir durum var demektir. İnsana sadece insan olduğu için değer vermeyen bir anlayışın huzuru sağlaması söz konusu olamaz. Hiç kimse başkasından bana ne deme lüksüne sahip değildir.

'VİCDANI OLMAYANIN NE AHLAKI NE KUTSALI NE DE TUTARLILIĞI OLUR'

Siyasi ve ekonomik kırılganlıkları dikkate aldığımızda sistemden ziyade sistemsizlikle karşı karşıya kaldığımızı söylemek durumundayız. Son günlerde ticaret savaşlarını da bu sistemsizliğin bir parçası olarak görüyorum. Suriye'de Libya'da Yemen'de Myanmar'da çocuklar ölmeye devam ediyorsa burada sistem sorunu var demektir. Böyle bir çağda hiç kimse başkasından bana ne deme lüksüne sahip değildir. Vicdanı olmayanın ne ahlakı ne kutsalı ne de tutarlılığı olur.

Biz kolayın değil zorun tarafındayız hadiselerin içinde yer alan onları yönlendiren aktörler olmalıyız. Türkiye bölgesinin barış ve huzuru için de inisiyatif almak zorundadır. Gerektiğinde diyalogla gerektiğinde yumuşak güç unsurlarıyla gerektiğinde zorlayıcı diplomasi araçlarıyla gerektiğinde de fiili güç kullanarak milli menfaatlerimizi mutlaka savunacağız.

'SAHADA OLMAYAN MASADA OLAMAZ'

Son dönemde Suriye’de yaşananlar sahada olmayan masada olamaz gerçeğini bir kez daha göstermiştir.  Milli menfaatlerimizi mutlaka savunacağız. Bugün 243 dış temsilcilikle dünyanın en büyük 5 diplomatik ve konsolosluk ağına sahibiz. Asırlarca sari diplomasi geleneğimiz dış politikamıza kılavuzluk etmeyi sürdürecektir. NATO'ya bakışımızın esasını güvenliğin bölünmezliği, adil risk ve külfet paylaşımı teşkile diyor.

FIRAT'IN DOĞUSUNA HAREKAT MESAJI

60 yılı aşkın NATO üyeliğimizi güvenlik politikamızın ana sütunu olarak görüyoruz. NATO müttefikimiz ve stratejik ortağımız ABD'den de bu çerçevede gerçek bir müttefike yaraşır adımlar atmasını bekliyoruz. Angajman ve diyalogda ısrarcı olduk. Türkiye müttefikleri olmadan milli bekasına yönelik her türlü tehdidi bertaraf etme hakkına sahiptir. Güney sınırımızda adeta kanser hücresi gibi büyüyen, müttefiklerimizin ağır silahları ile büyütülen yapı ortadan kalkmadıkça Türkiye kendini emniyette hissedemez. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarıyla başlattığımız süreci inşallah çok yakında farklı bir aşamaya geçireceğiz.

S-400'lerin NATO'ya ve F-35'lere zarar vereceğine dair hiçbir somut veri yoktur. Kimse kimseyi aldatmasın. Amerika'dan, gerek FETÖ elebaşılarının ülkemize iadesi gerek PKK/YPG terör örgütünün silahlandırılmasına son verilmesi konularında net adımlar bekliyoruz.

Musul ve Basra'daki başkonsolosluklarımızı yakında yeniden açacağız. Kerkük ve Necef'te de konsolosluk açma talebimizi Irak makamlarına ilettik. Erbil Başkonsolosluğu'nda görevli arkadaşımız Osman Köse'yi kalleş bir saldırıda şehit verdik. Allah'tan rahmet diliyorum. İstihbata birimlerimiz, Irak merkezi yönetimi ve Irak bölgesel yönetiminin desteğiyle şehidimizin kanını yerde bırakmadık. Erbil'deki terör eyleminin tüm faillerini yakaladık ya da etkisiz hale getirdik. PKK denilen çıban başını Irak topraklarından kopartıp atmakta kararlıyız.

Kuzey Irak'ta yürütülen Pençe harekatı başarıyla devam ediyor. Irak ve İran yönetimleriyle terörle mücadele konusunda hemfikiriz. 

AB küresel aktör olmak istiyorsa öncelikle Türkiye'yi kazanmalıdır. Türkiye'nin üyeliği birkaç ülkenin ihtirasına kurban edilmemelidir.

İran'da yaptırımların işe yaramayacağına inanıyoruz. İsrail'in hukuk tanımayan işgal politikasının yanı sıra bazı dış aktörlerin müdahaleleri de barış umutlarını baltalıyor. Türkiye olarak Filistin meselesinde adalet ve hakkaniyeti savunmaya devam edeceğiz. 1967 sınırları temelinde başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız ve egemen bir Filistin devletinin kurulması ve tanınması artık bir tercih değil mecburiyettir.

Kıbrıs ve Doğu Akdeniz'de istikrar ancak Türkiye'nin ve KKTC'nin hak ve çıkarlarının gözetilmesiyle mümkündür. Bu bölgede sondaj adı altında yürütülen gasp girişimlerine kayıtsız kalamayız. Türk dünyası ile bağlarımızı yeniden tahkim ediyoruz.

İran'ın da katılımıyla yürüttüğümüz Astana süreci devam ediyor. İdlib'de büyük bir insani felaketin önüne geçtik. Anayasa görüşmeleri konusunda inşallah yakında sonuç alacağımıza inanıyoruz. 

Irak'ın toprak bütünlüğüne verdiğimiz önemi yalnıza sözle değil eylemlerimiz de ortaya koyduk. Türkmen kardeşlerimizin sıkıntılarını her fırsatta dile getiriyoruz. Türkiye olarak daima yanlarında olduğumuzu bilmelerini istiyoruz.

Mursi'nin mahkeme salonunda 25 dakika kıvranarak ölmesine seyirci olan bir dünya bizim dünyamız olamaz. Kaşıkçı cinayetinin sorumluları adalete hesap vermeden mahşeri vicdan rahatlamayacaktır. Biz ilkeli duruyoruz. Haktan yana tavır alıyoruz." (HABER MERKEZİ)

 

Öne Çıkanlar