Nesrin Nas: Diyarbakır’da milli irade yoksa İstanbul’da da yoktur
Remzi BUDANCİR
ARTI GERÇEK - Diyarbakır, Mardin ve Van Büyükşehir belediyeleri eş başkanlarının görevden alınarak yerlerine kayyım atanmasının ardından başlayan protesto eylemleri 20'inci gününü geride bıraktı. Diyarbakır'daki eylemler Büyükşehir Belediyesi'nin karşısında bulunan Lise Caddesi'nde gerçekleşti. HDP milletvekilleri, belediye eş başkanları, belediye meclis üyelerinin katılımıyla gerçekleşen eyleme Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) yöneticileri, Barış Anneleri Meclisi üyeleri ve Yurttaş Girişimi, Barış Bloğu ve Diyalog Grubu destek verdi.
GEZİ AİLELERİ DİYARBAKIR'DA
Gezi'de çocuklarını kaybeden aileler de Diyarbakır’daydı. Ali ismail Korkmaz'ın babası Şaab Korkmaz, Ahmet Atakan'ın annesi Emsal Atakan, Berkin Elvan'ın babası Sami Elvan ve annesi Gülsum Elvan, Ethem Sarısülük'ün annesi Sayfi Sarısülük, Lice'de kalekol protestosu sırasında asker kurşunuyla yaşamını yitiren Medeni Yıldırım'ın annesi Fahriye Yıldırım ve ağabeyi Mehmet Yıldırım önce İHD’de kayıp yakınlarının eylemine katıldı. Ardından Lise caddesinde devam eden kayyım karşıtı eylemde yerlerini aldı.
KESENBİLİCİ: BURANIN SESİ OLACAĞIZ
Oturma eyleminin ardından kitlesel basın açıklaması yapıldı. Eyleme katılan aileler adına Gezi Şehitleri ve Gazileri Platformu Sözcüsü Volkan Kesanbilici, açıklama yaptı. Diyarbakır’a ilk defa gelmediklerini belirten Kesanbilici, "Kah yıkılan Sur için, kah Lice’de kalekol yapımı sırasında katledilen Medeni Yıldırım’ın davaları için, bazen Tahir Elçi için, AmedNewrozu’nda katledilen Kemal Kurkut için buradaydık. Her zaman misafirperverlikle karşıladılar. Bizi kucakladılar. Bazen kendi yaralarını unutup bizim yaralarımızı sarmaya, bizi teselli etmeye çalıştırlar.Her gelişimizde sandıkta ve gönüllerde seçilmişleri muhattab alıp onlarla görüştük. Bundan sonrada öyle olacak. Ziyaretimiz onlara olacak" dedi.
Seçilmişlerin yerine kayyım atandığını ifade eden Kesenbilici, şunları söyledi: "Bu insanlar bölücülük ile suçlanıyorlar. Hayır, bizimle hep dayanışma içerisinde oldular, barış çabalarını gördük.
Onların görevlerine son vermek, alıkoymak, neye hizmet eder? Bunu kamuoyunun takdirine sunuyorum. Bu devletin bekasına hizmet etmez. Hangi devlete? Bize hizmet edecek devlete mi? Hayatımızı karartacak olan devlete mi hizmet eder? Bugüne kadar yanımızda oldular. Mezarlıklarda yanımızda oldular. Biz her geldiğimizde bu halkın temsilcileri muhatabımız olacak. Gittiğimiz her yere bu mücadeleyi taşıyacağız. Buranın sesi olacağız."
NAS: DİYARBAKIR’DA MİLLİ İRADE YOKSA İSTANBUL’DA DA YOKTUR.
Yurttaş Girişimi, Barış Bloğu ve Diyalog Grubu adına bir konuşma yapan siyasetçi Nesrin Nas,İstanbul sizi unutmadı, demek için geldiklerini söyledi. "Milli irade bir bütündür" ifadeleri ile İstanbul ile Diyarbakır arasında fark olamadığını ifade eden Nas, "Eğer Diyarbakır’da milli irade yoksa İstanbul’da da yoktur. Biz bunu demek için buradayız. Milli irade bir bütündür. Diyarbakır, Van ve Mardin’in iradesi gasp ediliyorsa, Türkiye’nin iradesi gasp ediliyor. Demokrasi bir bütündür. Ya vardır, ya da yoktur… Bu mücadelede yan yana duracağız, bu mücadelede birlikte duracağız. Bu mücadelede ne kadar kararlı ve emin adımlarla güçlü bir şekilde demokrasi talebimizi ısrarla sürekli tekrarlarsak, o kadar güçlü oluruz. O kadar kazanmaya yakın oluruz" dedi.
"KAFTANCIOĞLU DEMOKRASİ BİR BÜTÜNDÜR DEDİ"
Nas, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’na verilen hapis cezası hakkında da konuştu. Kaftancıoğlu’nun İstanbul’da iktidara kaybettirdiği için cezalandırıldığını ifade eden Nas, şunları söyledi: "İstanbul CHP İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu 9 yıl 8 ay ceza aldı. Bu cezanın sebebi Canan Kaftancıoğlu’nun temsil ettiği değerlerdir. O ‘Türkiye bir bütündür, Türkiye’de demokrasi ya vardır ya yoktur. Demokrasi, Kürdüyle, Türküyle, Alevisiyle, Sünnisiyle, her kesimiyle hepimiz için ekmek su kadar vazgeçilmezdir’ dediği için, yan yana durduğu için, iktidarı sarstığı için, onun gücünü elinden aldığı için bu şekilde cezalandırıldı. Bu cezalandırmaları en iyi bilen sizsiniz. Aynı şeyi İstanbul yaşıyor. O yüzden birlikte yürümek zorundayız."
Açıklamanın ardından 10 dakikalık oturma eylemi gerçekleştirildi. Kitle yarın aynı saatte toplanmak üzere dağıldı.
