Kılıçdaroğlu'ndan İzmir turu: 1 Nisan'ı iple çekiyorum

Kılıçdaroğlu'ndan İzmir turu: 1 Nisan'ı iple çekiyorum
CHP lideri Kılıçdaroğlu İzmir'in Bergama, Aliağa, Ödemiş ilçelerinde konuştu. 'Milliyetçilik kum tanesi için canını feda etmektir' dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İzmir'de katıldığı Yarı Olimpik Yüzme Havuzu'nun açılışında, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'na teşekkür ederek, "Kendisini İzmir'e adayan belediye başkanı. Geniş alanda iş birliğini güçlendiren, kent ve kırsal arasındaki gelir dağılımını dengelemeye çalışan ve Türkiye'deki tüm büyükşehir belediyelerine örnek olan projeler imza attığı için kendisine teşekkür ediyorum" dedi. 

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun 31 Mart yerel seçim çalışmaları kapsamındaki İzmir programı, Bergama ilçesinde başladı. Büyükşehir Belediyesi ile Bergama Belediyesi tarafından yapımı tamamlanan Yarı Olimpik Yüzme Havuzu'nun açılış törenine katılan Kılıçdaroğlu, burada konuşma yaptı. Yarı Olimpik Yüzme Havuzu'nun, gençlerin spor yapabilmesi için önemli olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Güzel bir tesis. Bergama belediye başkanımız ve İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin destek koyduğu bir eser. Çocuklarımız burada spor yapacaklar. Sporun değerini en çok anneler, babalar bilir. Kültür, sanat ve sporla çocuklarımız tanışacak. Aziz beyin ifade ettiği gibi buradan yetişecek çocuklar hem ulusal hem uluslararası anlamda başarılara imza atacaklar. Onlar şampiyon olduğunda o, Türkiye'nin ortak başarısı olacak. Genç ve yetenekli belediye başkanımıza teşekkür ediyorum. Kendisini, verdiği hizmetler dolayısıyla yürekten kutluyorum. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımızı tanıtmaya gerek yok. O kendisini İzmir'e adayan bir belediye başkanı. Geniş alanda iş birliğini güçlendiren, kent ve kırsal arasındaki gelir dağılımını dengelemeye çalışan ve Türkiye'deki tüm büyükşehir belediyelerine örnek olan projeler imza attığı için kendisine teşekkür ediyorum ve şükran sunuyorum" diye konuştu.

KOCAOĞLU: SEÇİMİ ALACAĞIZ

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Aziz Kocaoğlu ise seçim arefesinde olunduğunu belirterek, "İzmir ve İzmirliler tarih boyunca ne yapacaklarını, nasıl duracaklarını çok iyi bilirler. Ondan dolayıdır ki İzmir Türkiye'nin en aydınlık, en ileri, Atatürk ilkelerine en bağlı kentidir. İzmirli olmak ayrıcalıktır. Biz hepimiz İzmirliler İzmirli olmakla ne kadar övünsek hakkımız vardır. Yine bir açılıştayız. 15 gün sonra seçim var. Seçimi alacağız. Bu bizim görevimiz. Biz CHP'liyiz. Belediye başkanlığı yaparken ayrım yapmayız. Seçimde partimizin ilkelerinden, seçim çalışmalarında da belediye başkanlığımızı yaparken de sosyal demokrat, insan odaklı belediyecilikten hiçbir zaman ayrılmayız. Her türlü olumsuz koşulda bile şerefimizle ayakta kalmayı beceririz. İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak 15 yılda tarımı ön plana çıkardık" dedi.

'TUNÇ SOYER BU BAYRAĞI İLERİ GÖTÜRECEKTİR'

Kentsel dönüşüm konusunda, Türkiye'de model üreten belediye olduklarını da kaydeden Kocaoğlu, şunları söyledi:

"Binalar yenilenecek, depreme dayanıklı olacak, bulvarlar açılacak; ama komşular değişmeyecek. Orada yaratılan rantın tamamını dönüşüme tabi tutulan konut sahipleri alacak. Kentsel dönüşüm felsefemiz budur. Çığ gibi büyüyecektir. Gelecek arkadaşımız Tunç Soyer de bu bayrağı ileri götürecektir, götürmek zorundadır, götüreceğine canı gönülden inanıyorum. İdris Yavuzyılmaz parti emekçisi kardeşimizdir. Çok büyük emeği vardır. Ben Bergamalı hemşehrilerimizin İdris Yavuz Yılmaz kardeşimi 31 Mart akşamı belediye başkanı ilan edeceğine canı gönülden inanıyorum. 15 yıllık Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapmış ağabeyiniz, kardeşiniz olarak hem İdris Yavuzyılmaz'a hem de Tunç Soyer'e gece gündüz çalışarak, adam adama siyaset yaparak, görüşmedik insan bırakmadan, görevinizi vicdan huzuru içinde tamamlamanızı istiyorum. Yiğidin kuru soğana muhtaç olduğu bugünlerde mutlaka bu yerel seçimde merkezi iktidara 'Bir dur, bir kendine gel, burası Türkiye Cumhuriyeti' demek zorundayız. Her yurttaş olarak bunu yapmak zorundayız. AK Parti'ye oy veren yurttaşlarımızın 'Kendine çekidüzen ver' demesi vatandaşlık görevidir. Ben böyle düşünüyor ve çalışıyorum. Mitingler yapılır. Seçim sandığa attırdığınız oy kadardır. Sandığa bir oy fazla attırmak için hepimizin seferber olması gerekmektedir. Başaracağımıza inanıyorum." 

Bergama Belediye Başkanı Mehmet Gönenç de İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'na, ilçeye yaptığı hizmetler dolayısıyla teşekkür etti. Kocaoğlu'nun hizmetlerden ziyade belediye başkanlarına nasıl adaletli belediye başkanı olunacağını öğrettiğini kaydeden Gönenç, "Aziz Kocaoğlu, 397 yılla yargılandı. O dönem 'Doğrunun kalesi sarsılmaz' dedi. Biz de bundan büyük bir ders çıkardık. Sizinle çalışmak büyük bir onurdu" diye konuştu.

Konuşmaların ardından Yarı Olimpik Yüzme Havuzu'nun açılışı yapıldı.

BERGAMA MİTİNGİNDE KONUŞTU

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Bergama Meydanı'nda düzenlenen mitingde AKPi'nin 17 yıl boyunca ülkeyi tek başına, kesintisiz yönettiğini söyleyerek, "Bir iktidar düşünün 17 yıl boyunca istediği kanunu, kararnameyi çıkarsın, istediği valiyi tayin etsin, istediği genelgeyi çıkarsın, önünde hiçbir engel olmasın, 70 milyar dolarlık özelleştirme yapsın, 500 milyarlık borçlanma yapsın, sonra soğan kuyruğuna soksun. Buna ne diyeceğiz? 17 yılda bir partiyi tek başına iktidara getiren, AK Parti'ye oy veren kardeşlerimiz, onlar bizim kardeşlerimiz, onlara saygı duyuyoruz. Ama bizim vicdan muhakemesi yapmamız lazım. 17 yıldır 'Şunu yapacağım' dedin, vatandaş geldi inandı sana oy verdi. 17 yılda babalarımızın kurduğu fabrikaları sattılar. Gelir elde ettiler" diye konuştu.

"AK Parti ülkeyi 500 milyarlık borçlanmanın altına soktu" diyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Şimdi çocuklar niye yatağa aç giriyor? Neden? 1 milyonu aşkın insan işsiz kaldı. Sarayda oturan işsizliğin ne olduğunu bilir mi? Bir babanın okula giden çocuğuna harçlık vermemesi ne demektir? Acaba sarayda oturanlar bunun ne anlama geldiğini biliyor mu? Sadece şunu söylüyorum, eğer bu memlekette bir çocuk yatağa aç giriyorsa sorun vardır."

Kılıçdaroğlu, "İşsiz diye kendisini yakanlar var. Ne yapacak? Neye karar vereceğiz? Özellikle AK Parti'ye oy veren kardeşlerimize seslenmek istiyorum; Bu sorunu aşmak hepimizin ortak derdi. Demokratik yollarla mücadele edeceğiz. İşsizlik nasıl önlenir? Dünyada bilinen bir yol var. Üreteceksiniz, tarlada, fabrikada, lokantada, hayatın her alanında üreteceksiniz. Üretirseniz hayatın her alanında istihdam yaratırsınız. Babalarımız, buğday, saman sattılar. Şeker fabrikaları kurdular, kağıt fabrikalarını kurdular. Şimdi bu fabrikaları satarak domates, tütün, patates alıyoruz. Allah aşkına, dünyayı tersine döndürdük. 149 milyar dolar, Londra'da bir avuç tefeciye faiz ödedik. Kim ödedi? Siz ödediniz" dedi.

'ESNAF DEVLETE YÜK OLMAZ'

Türkiye'yi bu çıkmazdan kurtarmak gerektiğini savunan Kemal Kılıçdaroğlu şunları kaydetti:

"Birlikte mücadele etmeliyiz. Bayrağımızın altında onurumuzla, şerefimizle yaşamak istiyoruz. Birilerine el avuç açmak istemeyiz. Üretim yok. Üreteceksiniz. Üretir, fabrika kurarsanız insanlar iş bulur. Patatesi, domatesi, eti sıfır vergiyle getiriyorlar. Sonra neden zam yaptın? Zammı yapan sensin. Doğalgaza, ilaca her şeye zammı yapan sensin. Esnafı da suçluyorlar. Esnaf devlete yük olmaz, üstüne vergi verir. Birisi yanlışlık yapıyorsa yargılarsın. Esnafı, köylüyü terörist ilan edemezsin. Hepimizin düşünmesi lazım. Bu söylediklerim geçmişte AK Parti'ye oy veren kardeşlerim içindir."

'KÜLAHIMA ANLATSINLAR'

Kılıçdaroğlu, "Çimento fabrikasını, Sümerbank'ı sattın, anladık. Her şeyi anladık. Silah fabrikasını, bir ülkenin geleceği, mücadele ederken elinde tutacağı bir şey olması lazım. Götürüp satıyorsun. Sonra milliyetçi geçiniyorlar, külahıma anlatsınlar. İnsanımı, bayrağımı severim, vatandaşım arasında kimlik, inanç, yaşam tarzı ayrımı yapmam. Bu bayrağın altında onurumla yaşarım, 82 milyonu kucaklarım" diye konuştu.

ALİAĞA'DA KONUŞTU

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Bergama'nın ardından Aliağa ilçesinde, Demokrasi Meydanı'ndaki mitingde halka seslendi. Ekonomiye dair değerlendirmelerde bulunan Kılıçdaroğlu, 'millet ittifakı' için seçmenden oy istedi. Kalabalığa İzmir'in en güzel ilçelerinden birinde yaşıyorsunuz diye seslenen Kılıçdaroğlu, şunları söyledi

Bu güzel yerde yaşamak dünyanın en güzel işlerinden birisi. Sizin milletvekiliniz olarak sizlere hitap etme onurunu bana verdiğiniz için yürekten teşekkür ediyorum. Baharı, birliği, beraberliği, kardeşliği getireceğiz. Hiç kimseyi kimliğinden, yaşam tarzından ötürü ötekileştirmeyeceğiz. 82 milyonu kucaklayacağız dedi. 

'AYRIM YAPMAYACAKSIN, HER YATIRIMIN HESABINI VERECEKSİN'

Belediye başkan adaylarından taleplerinin olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, Başkanlarımızdan 2 şey istiyorum. Seçildiğin günden itibaren 'Şu mahalle bana oy vermedi' diye bir ayrım yapmayacaksın. Özcan başkana da söyledim. Tüm Aliağa'yı kucaklayacaksınız. Sadece mahalle fakir ise oraya daha fazla hizmet götüreceksin. Herkesin yaşam standardı yüksek ve eşit olmalı. İkinci isteğim; seçildiğin andan itibaren halkın parasını harcarken yaptığın her yatırımın hesabını millete vereceksin. Kim gibi Aziz Kocaoğlu gibi. Yaptığı her harcamanın hesabını millete veriyor diye konuştu. 

Daha önce asgari ücret ile ilgili yaptığı açıklamayı tekrarlayan Kılıçdaroğlu, Asgari ücret 2 bin 200 TL olmalı. Biz bunu söylediğimizde mutfakta böyle bir yangın yoktu, şimdi var. Bizim belediyelerimizde her yerde asgari ücret net 2 bin 200 TL. Özcan başkandan bir talebim daha var. 1 Nisan'dan başlayarak Aliağa Belediyesi'nde asgari ücret 2 bin 20 TL değil, 2 bin 200 TL olacak. Bir başka söz daha istiyorum. Biz kimsenin aşıyla işiyle uğraşmayız. 'Falan inançtanmış', 'A partisiymiş', 'B partisiymiş', işimiz yok. İnsana hizmet asli görevimiz. Koltuğa oturduğun zaman 'Şunun işine son vereyim, bu işçi yanımda değildi' demeyeceksin. Hiçbir ayrım yapmayacaksın. Tasada ve kıvançta beraber olmayı hepimiz özledik dedi.

CHP lideri Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Siyasette zaman zaman kızmalar olur, bunu anlarım; ama siyaset halka hizmet etmenin yoludur. Parti temsilcileri, 'Ben halka daha iyi hizmet götürürüm' derler. Siyasetçi devleti yönetirken, devlette liyakat esastır. Bir devlet geleceğini planlamak zorundadır. O planlama içinde herkes görevini yapar. Önümüzdeki 50- 100 yıl sonra ne olacak Türkiye nasıl kalkınacak Yıl 2019, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kalkınma planı yok. 82 milyon vergi ödüyor. Yeni doğan çocuk da vergi ödüyor. Altına bez alırsınız vergi vardır. Musluğu açtığınız andan itibaren 5 çeşit vergi ödersiniz. 17 yıldır vergi ödüyoruz. Bir tek havaya vergi ödemiyoruz. 70 milyar dolarlık özelleştirme yapıldı. Nereye gitti bu para Kuyruklar oluştu. 'Varlık kuyruğu' diyorlar. 17 yıldır bu ülkeyi yönetiyor, bu memleketi soğan kuyruğuna soktu. Bir de övünüyor, 'Efendim sıfır gümrük ile soğanı getirdik, sıfır vergi ile patatesi getireceğiz'. Sonra da çiftçiyi suçluyorsun, 'Neden pahalı yapıyorsun' diye. Çiftçi mazotu, ilacı, elektriği, gübreyi alırken zamlı. Bunları da sıfır gümrükle getirsene. Bunları da sıfır gümrükle getir, ver çiftçiye; bak bakalım çiftçi ucuz mu yapar, pahalı mı yapar üretimi. Bu seçimler Türkiye'de demokrasinin kazandığı seçimler olmak zorunda. 

'MİLLİYETÇİLİK KUM TANESİ İÇİN CANINI FEDA ETMEKTİR'

Konuşmasında ülkücülere seslendiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, Milliyetçilik sıradan bir olay değildir. Vatanını ve bayrağını sevmek, 82 milyonda hiçbir ayrım yapmadan, herkesi kucaklamaktır. Çocukların yatağa aç girmediği bir ideal demektir. Tasada ve kıvançta birlikte olmak demektir. Milliyetçilik bir kum tanesi için canını rahatlıkla feda etmektir. Benim anladığım milliyetçilik budur. Atatürk'ün de anladığı budur, bize böyle öğrettiler. Kendisini ülkücü, milliyetçi olarak tanımlayan kardeşlerime sormak isterim. Kendi topraklarında, kendi vatanında, yani Süleyman Şah Türbesi'nin bulunduğu Türkiye Cumhuriyeti topraklarında, Süleyman Şah Türbesi'ni kaçıranlara bugün hangi yüzle kim destek verecek O türbenin bulunduğu alan bize ait bir alandır, bize ait bir yerdir. Ölümse ölüm, mücadele ise mücadele, kavgaysa kavga. Ben kendi toprağımdan nasıl kaçarım Terk ettiler. Bu benim ağırıma gidiyor. Bütün ülkücü kardeşlerimin düşünmesi lazım diye konuştu.

'ADAY ÇIKARMADIĞIMIZ YERDE İYİ PARTİ'YE DESTEK VERECEĞİZ'

Mitingde, Aliağa Belediye Başkanı adayı CHP'li Özcan Durmaz için de oy isteyen Kılıçdaroğlu, Özcan başkana seçimi kazandıracaksınız. Başkana oy verirken bir başka başkana da oy vereceksiniz. Tunç bey, o da çalışacak. O da mücadele edecek. Devraldığı bir bayrağı daha ileriye taşıyacak. Sizler için mücadele edecek. Hiçbir baskı önünde diz çökmeyecek. 'Yaşasın İzmir, yaşasın İzmirliler' diyecek. İzmir'i İzmir yapan, başkanlık döneminde İzmir'i markalaştıran, yaptığı tüm projeleri örnek olarak alınan başkan arkadaşımız var; Sayın Aziz Kocaoğlu. Gerçekten de gittiğim her yerde anlatırım. İstanbul Büyükşehir Belediyesi metro yapar, kilometresi 150 milyon. Ankara Büyükşehir Belediyesi kilometresini 100 milyon, İzmir Büyükşehir kilometresini 50 milyona yapıyor. Biri halka hesap veriyor, diğeri veremiyor. Biri kırsal ile kent arasında ilişki kuruyor, diğeri kuramıyor. Sandığa gidiyoruz değil mi Altı okun altına oyumuzu basıyoruz. Bizim aday çıkarmadığımız yerde İYİ Parti'ye destek vereceğiz. Kardeş partimiz, demokrasiden yana dedi. 

'YENİ ZELANDA İÇİN 3 ARKADAŞI GÖREVLENDİRDİK'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Aliağa mitinginin ardından Ödemiş ilçesine geçti. Ödemiş girişinde kahvede oturan ve buradaki ilçe sakinleriyle çay içen Kemal Kılıçdaroğlu, daha sonra miting alanına geldi. Hükümet Meydanı'nda Ödemişlilere seslenen Kılıçdaroğlu, Yeni Zelanda'da camilere yapılan terör saldırılarına değindi. Yeni Zelanda'daki cenaze törenine katılmak üzere partiden 3 kişiyi görevlendirdiğini belirten Kılıçdaroğlu, "Dünyanın pek çok yerinde asla kabul edemeyeceğimiz katliamlar oluyor. Düşünün Yeni Zelanda'da insanlar camiye gidiyor, ibadet yapıyor ama bir kişi elinde makineli tüfekle gidiyor, vuruyor. Lanetlemek lazım, insan olan herkesin bu katliamı lanetlemesi lazım. Biz de CHP olarak her yerde bu insanlık dışı katliamı lanetliyoruz ve bunu bütün dünya görmeli, inanç üzerinden siyasetin ne kadar yanlış olduğunu görmeli. O insanlar oraya dua etmeye gidiyor. Manevi dünyaları o insanların zenginliğidir. Biz de 3 arkadaşımızı görevlendirdik. Yeni Zelanda'ya gidecekler. O katliamı lanetlememiz lazım" dedi.

'NASIL VARLIK KUYRUĞU?'

Eline bir tane Ödemiş patatesi alarak üretmenin önemine değinen Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"31 Mart'ta sandığa gideceğiz. Hiçbir arkadaşımızı 'Neden A partisine neden B partisine oy verdin' diye suçlamadım, yapamam zaten. Öyle bir kimlikten gelmiyorum. Bir arkadaşım düşüncesini söylerse saygı duyarım. Ama 17 yıldır bir noktaya geldik. AK Parti'ye oy veren vatandaşlarıma sesleniyorum; 17 yıl tek başlarına iktidar oldular. İstedikleri valiyi, müdürü atadılar, özelleştirme yaptılar, istediği genelgeleri çıkardılar, 82 milyondan da vergi topladılar, ayrıca dünyanın borcunu yaptılar, onların faizlerini ödüyoruz. Son 16 yılda Londra'daki bir grup tefeciye ödediğimiz faiz 149 milyar dolar. Biz, siz ödedik. Fabrikalarımızı sattık, çiftçi üretmedi. Şu soruyu her vatandaşımın sandığa giderken kendi vicdanına sorması lazım; 17 yıldır tek başına yönetiyorsun, 17 yıldır ne istediysen verdik; fabrikaları sattın, desteğini aldın; bu millet 17 yıl sonra niye soğan, biber, patates kuyruğuna girdi? 'Bu varlık kuyruğu' diyor. Nasıl varlık kuyruğu?"

'YUNANİSTAN'DAN PAMUK İTHAL ETTİK'

2018 yılında Yunanistan'dan 115 milyon dolarlık pamuk ithal edildiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, "Bu ülkede pamuk ekecek yer, çiftçi, güneş, su mu yok? 28 milyon dolarlık buğday ithal ettik. 13 milyon dolarlık da tütün ithal ettik. Dünyada meşhur olan Türk tütününü bitirdik. Batı'nın egemen güçleri çiftçimize ektirmedi, 'Biz size veririz' dediler. 200 bin ton sıfır gümrüklü patates ithal ediyoruz. Şu patatesin güzelliğine bakın. Neden dışarıdan getiriyoruz? Batı'nın çiftçisi zengin oluyor. Bizim çiftçi borç, faiz batağında. Sadece geçen yıl 1 milyon 11 bin kişi işsiz kaldı. Ne demektir; 1 milyon eve ekmek gitmeyecek demektir, 1 milyon evde üzüntü olacak demektir. Oradaki aileler nasıl geçinecek? Halktan kopanlar acaba şu gerçeği biliyorlar mı?" diye konuştu.

'GÜÇLÜ TÜRKİYE İÇİN ÜRETECEĞİZ'

Konuşmasını sürdüren Kemal Kılıçdaroğlu, "Devasa Osmanlı İmparatorluğu neden battı? Üretimden koparıldığı, bilgiden koparıldığı için. Biz yalın kılıç gidiyorduk, onlar silahı buldu. Köroğlu ondan diyor, 'Delikli demir bulundu mertlik bozuldu'. Üreteceğiz, üreteceğiz, üreteceğiz. Üretmek; alın teri, bereket, çalışmak, güçlü bir Türkiye, kadın erkek eşitliği, her evde huzur demektir. Üretmek hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği bir Türkiye'dir. Soğan, patates kuyruğuna kim giriyor? Fakir, fukara giriyor. Neden peki? Bir salı toplantısında çöp toplayan ve yüzü görünmeyen bir kadının fotoğrafını gösterdim. Yahu çıkın sokağa çöpten geçinen insanlar var. Sayıları kaç? 6 milyon. Kağıt toplayan, simit satan, kestane, şeker satıyor. El avuç açmıyor ama bu insanlar fabrikada, tarlada çalışsa üretse ne olur? AK Parti'ye geçmişte oy veren kardeşlerimize sesleniyorum; Artık senin de vicdan sorgulaması yapman gerekiyor. 17 yıldır ne istedilerse verdin" dedi.

KOCAOĞLU'NU ÖRNEK GÖSTERDİ

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun kooperatifler kurduğunu da belirten Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"Ankara'da oturanlar, fidanları yurt dışından aldılar. Aziz Kocaoğlu, 'Bizim köylü üretir, oradan alırım' dedi. Çiçekleri dışarıdan getirdiler. Kocaoğlu, 'Ben çiftçimden alırım, para elin adamına gideceğine benim köylüme gider' dedi. Çocuğu olan her aileye süt bırakıyor. Kim kazanıyor? Süt üreticisi ve çocuğu olan aile kazanıyor. Dışarıdan getirirseniz, biz kaybediyoruz, dışarıdakiler kazanıyor. Önceki Tarım Bakanı Fransa tarımına yaptığı katkıdan dolayı şövalye nişanı aldı. Bu ayıp bile yeter. Övünülecek bir şey gibi bunu anlattılar."

BAŞKAN ADAYINDAN SÖZ ALDI

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, daha sonra Ödemiş Belediye Başkan adayı Mehmet Eriş'ten de, seçimi kazanması halinde, belediyede asgari ücret ile çalışanların maaşını 2 bin 200 liraya yükseltme sözü aldı. Kılıçdaroğlu, "Sayın Başkan koltuğa oturduktan itibaren asgari ücreti 2 bin 200 TL ödeyeceksin. Hiç kimsenin işine son vermeyecek, hiçbir ayrımcılık yapmayacak. Sadece bir ayrımcılık yapacak; bir mahalle fakirse oraya daha fazla hizmet götürecek. Sayın Eriş'e oy verirken bir kişiye daha oy vereceksiniz. Tunç Soyer'e oy vereceksiniz. Tunç Soyer'in işi biraz daha zor. Başarılı bir başkanlıktan bayrağı devralacak. Bunu sonsuza kadar devam ettirmek zorunda. Sütü, peyniri, patatesi, çiçekleri daha fazla almalı. Onlar gittiler patatesi aldılar, parayla sattılar. Ama Aziz Kocaoğlu 10 kilogram patates, 10 kilogram soğanı 35 bin haneye götürerek tek tek teslim etti. Kimsenin yoksulluğunu teşhir etmedi. Gidildi, kapılar çalındı ve teslim edildi. İşte halka hizmet budur. Hakk'a hizmet de buna benzer. Soyer başkan olacak, bunları devam ettirecek. Biz kendisine güveniyoruz" dedi.

'1 NİSAN SABAHINI İPLE ÇEKİYORUM'

CHP'nin Büyükşehir Belediye adayı Tunç Soyer ise "Türkiye'nin hiçbir vilayetinde yaşanmayan bir şeyi Aziz Başkanımız İzmir'de yaşattı. Biz çok şanslıyız. İzmir tarımsal kalkınmanın başkenti olacak. Bu Aziz Bey'in izinden giderek, onun bıraktığı yerden olacak. Aziz Başkanımızın Ödemiş'te yaptığı ne varsa üstüne koymak için canla başla çalışacağız. Süs bitkileri ve peyzaj fuarını burada gerçekleştireceğiz, Ödemiş'i dünya ile buluşturacağız. Çok az kaldı, 1 Nisan sabahını iple çekiyoruz. Ödemiş'e canla, başla, aşkla hizmet edeceğiz" ifadelerini kullandı. (DHA)

Öne Çıkanlar