Ormana villa yapılmasın diyen bilirkişiye dava: İdeolojik garez altında kaldı

Ormana villa yapılmasın diyen bilirkişiye dava: İdeolojik garez altında kaldı
Bilim insanı Doğan Kantarcı, orman alanına villa yapılmasına karşı açılan davada bilirkişi olarak olumsuz görüş verdi.

Rıfat DOĞAN

ARTI GERÇEK- Türkiye’nin önemli bilim insanlarından biri olan Doğan Kantarcı, İstanbul’da 600 dönüm orman alanına villa  yapılmasına karşı açılan davada olumsuz görüş verince şirketin hedefi oldu. 

İstanbul Sarıyer İlçesi’ne bağlı Zekeriyaköy’de bulunan ve daha önce askeri arazi olarak kullanılmak üzere kamulaştırılan 600 dönüm alan Savunma Bakanlığı eliyle TOKİ’ye, TOKİ eliyle de araziyi köylüye geri vermek üzere Emlak Konut’a satıldı. Ancak Emlak Konut haklarını bin 500 konut ve AVM yapmak üzere Siyahkalem adlı şirkete devretti. 

BAKANLIK, TOKİ ŞİRKETE ÇALIŞTI

Orman niteliğindeki araziyle ilgili 13 Mart 2012 yılında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı kanalıyla hızlıca plan değişikliğine gidildi. TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi, imar planlarına karşı dava açtı. Davalılar arasında TOKİ, Bakanlık ve müdahil olarak Siyahkalem mühendislik ve Emlak Konut GYO yer aldı. 

BİLİRKİŞİLER OLUMSUZ GÖRÜŞ VERDİ PLAN İPTAL OLDU

Danıştay 6. Dairesi, arazide keşif yapılmak üzere İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi toprak ilmi ve ekoloji uzmanı Prof. Dr. Doğan Kantarcı’nın da olduğu bilirkişi heyeti atadı. Bilirkişiler, imar planları hakkında olumsuz görüş verdi. 

Raporu ve Kantarcı’nın hazırladığı bilgi notunu esas alan Danıştay 6. Dairesi imar planlarını, üst ölçekli çevre düzeni planına aykırı olduğu gerekçesiyle 30 Haziran 2016 yılında iptal etti. 

ŞİRKET BİLİRKİŞİ KANTARCI’YI ŞİKAYET ETTİ

Bu karardan kısa bir süre sonra projenin sahibi Siyahkalem, bilirkişi olarak dosyada yer alan Kantarcı hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu. Şirket suç duyurusunda Kantarcı’nın "mahkeme heyeti ve inceleme makamını etkilemek amacıyla gerçek dışı ve asılsız 65 sayfayı geçkin bir bilgi notunu kendiliğinden düzenleyerek Danıştay 6. Dairesi’ne sunduğu, bu notta yer alan bilgilerin dava dosyasında kendisine tevdi edilen belge, bilgi ve keşfet belirlenmiş maddi gerekçelere aykırı, davanın taraflarına duyduğu muhtemelen siyasi, ideolojik garezin etkisi altında kalarak manipülatif bilimsellik, nesnellik tarafsızlık ve etik değerlerden uzak mahkemeyi yönlendirmeye" çalıştığını iddia etti. 

SAVCILIK SORUŞTURMA AÇMADI MAHKEME KARARI KALDIRDI

Savcılık, şirketin Kantarcı ile ilgili şikayetini "soyut iddia" olarak değerlendirerek 15 Şubat 2017 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. Ancak şirket bu karara da itiraz etti. İtirazı değerlendiren Ankara 7. Sulh Ceza Mahkemesi "uyuşmazlığa konu bölgenin orman tahdit haritasının İstanbul orman bölge müdürlüğünün getirtilerek yeni bir bilirkişi heyeti marifetiyle şikayet edenin iddialarının gerçekliğinin yöntemince araştırıldıktan sonra şüphelinin hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gerekçesiyle" kovuşturmaya yer olmadığı kararını kaldırdı. Kantarcı hakkında soruşturma başlatıldı. 

ATANAN BİLİRKİŞİLER DE KANTARCI’YI HAKLI BULDU

Soruşturma kapsamında dosyaya yeniden bilirkişiler atandı. Bilirkişilerin de Kantarcı’yı haklı buldukları raporda şu ifadeler yer aldı: "28 Mart 2018 tarihli hazırladıkları raporda sonuç olarak 1744 sayılı yasa uygulamaları sonrası hazırlanan Orman Tahdit Haritasında Yerli Köy Çiftliği'nin uyuşmazlık konusu alan üzerine işlenmiş olduğunun görüldüğü, Kantarcı’nın bilgi notunda Yerli Köy Çiftliği'nin terkin yerde gösterme sebebinin haritadaki bu yanlış işlemden kaynaklanabileceği belirtilmiştir." 

AĞAÇ KESİLDİĞİ RAPORA YANSIDI

Raporda ayrıca "bir kısım evveliyatta (1946 yılıdan bu yana) orman niteliğindeki alan üzerindeki birki örtüsünün kaldırılarak inşaat yapıldığı, bir kısım ağaçların inşaat yapılan alanlardan alınarak park olarak ayrılan alanlar içerisine taşındığı belirlenmiştir" tespitiyle alanda ağaç kesildiği de kaydedildi. 

SAVCILIK, RAPORA RAĞMEN KANTARCI’YA CEZA İSTEDİ

İkinci bilirkişi raporunda da haklı çıkmasına rağmen savcılık iddianın mahkemece değerlendirilmesi ve tartışılmasını isteyerek Doğan Kantarcı hakkında "gerçeğe aykırı bilirkişilik yapmak suçundan dolayı" iddianame düzenledi ve bu eyleme uyan TCK’nın 276/1, 53/1-2 maddeleri uyarınca cezalandırılmasını talep etti. 

Ankara 25. Asliye Ceza Mahkemesi’nde dün görülen davaya Mehmet Doğan Kantarcı ile müdafiisi Fevzi Özlüer, Ziynet Özçelik, Aydın Türker, Özgen Hindistan ile şikayetçi şirketin vekili katıldı. 

MAHKEME BERAAT VERDİ: MESLEKİ VE TEKNİK BİLGİSİYLE RAPORU HAZIRLADI

Mahkeme de daha önce kovuşturma sürecinde haklı çıkan Kantarcı hakkındaki iddiaları soyut bularak bilim insanı hakkında beraat kararı verdi. 

Mahkeme Kantarcı hakkında verdiği beraat kararında şu ifadelere yer verdi: 

"Sanığın uzmanlık alanı doğrultusunda rapora ek bilgi notu ekleyip görevinin gereklerine aykırı rapor düzenleyip bilgi notu sunduğu iddiaları sübuta ermediği gibi mesleki ve teknik bilgisi çerçevesinde rapor ve bilgi notu düzenlediği, rapor ve bilgi notunun yerleşmiş yargıtay uygulamaları uyarınca "orman toprağının dahi orman sayılacağı" genel kuralına uygun olduğu anlaşılmakla özellikle sübut bulmayan ikinci olarak kast unsuru oluşmayan müsned eylemden CMK’nun 223/2-e,e maddeleri uyarınca beraatine…" 

TOKİ VE İBB’NİN EN FAZLA İHALE VERDİĞİ ŞİRKETLERDEN BİRİ

Siyah Kalem Mühendislik İnşaat Limited Şirketi, TOKİ ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin en çok iş verdiği müteahhitler arasında dikkati çekmişti. 1977 yılında kurulan Siyah Kalem’in ilk kurucu ortakları Ziyaeddin Kılıç, Mehmet Nazif Güler, Cemalettin Ulueren ve Mehmet Tamgüney olarak görünüyordu. Ancak bu kurucu ortaklar hisselerini 1999 yılında satarak şirketten tamamen ayrıldı.

Şirketin daha önce bitirdiği ve halen devam eden projelerinde ağırlık bu iki kurumdan geliyor. Şirketin ayrıca Hartum’da yaptığı bir köprü inşaatı dikkati çekiyor. 

 

Öne Çıkanlar