Pasaport iadelerinde yeni bir engel: Emniyet’te Komisyon kurulacak

Pasaport iadelerinde yeni bir engel: Emniyet’te Komisyon kurulacak
KHK’lilerin pasaportlarının iadesine Emniyet’te kurulacak bir komisyon karar verecek. Komisyonun yasal dayanağı olmadığı gibi ne zaman kurulacağı da belirsiz…

Derya OKATAN

ARTI GERÇEK- KHK ile ihraç edilen kamu görevlilerinin pasaportlarının iadesi konusunda çıkarılan yasa yetmedi, şimdi de Emniyet’te komisyon kurulacak. Komisyonun ne zaman kurulacağı, kaç dosyayı ne kadar sürede inceleyeceği, kararının nihai olup olmayacağı ve komisyonda kimlerin yer alacağı belli değil. Komisyonun yasal dayanağı da bilinmiyor.

OHAL sürecinde KHK ile ihraç edilen ve pasaportları iptal edilen kamu görevlilerinin yaşadığı mağduriyeti gidermek iddiasıyla yapılan yasal düzenleme yürürlüğe girse de henüz bir sonuç alınamadı.

1.Yargı Paketi ile getirilen düzenlemeye göre, "terör örgütlerine üyeliği, iltisakı ya da irtibatı nedeniyle ihraç edilmeleri nedeniyle pasaportları iptal edilenler ile haklarında pasaport verilmemesine yönelik karar bulunanlardan, devam eden herhangi bir idari veya adli soruşturma veya kovuşturma bulunmayanlar, kovuşturmaya yer olmadığına, beraatine, ceza verilmesine yer olmadığına, davanın reddine veya düşmesine karar verilenlere, mahkûmiyet kararı bulunanlardan cezası tümüyle infaz edilenlere veya ertelenenlere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilenlere başvurmaları halinde kolluk birimlerince yapılacak araştırma sonucunda İçişleri Bakanlığınca pasaport verilebilecek."

Yasa, 24 Ekim 2019 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Bu tarihten itibaren il nüfus müdürlüklerine başvurular başladı.

Nüfus müdürlükleri de savcılık, Emniyet ve kişilerin en son çalıştıkları kurumlara yazı yazarak, pasaport verilmesinin uygun olup olmadığını sordu. Henüz herhangi bir pasaport iadesi yapılmadı.

KHK ile ihraç edilen Barış Akademisyenlerinden Tezcan Durna’ya nüfus müdürlüğünden verilen yanıta göre, Emniyet’te kurulacak bir komisyon bekleniyor.

YASAL DAYANAĞI OLMAYAN BİR KOMİSYON KARAR VERECEK

Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik bölümü öğretim görevlisi iken 6 Ocak 2017 tarihinde ihraç edilen Doç. Dr. Tezcan Durna, başvurusunun akıbetini öğrenmek için dün Ankara Nüfus Müdürlüğü’ne gitti. Burada kendisine en son çalıştığı kurum olarak Ankara Üniversitesi’nden yanıt geldiği, ancak savcılık ve Emniyet’ten yanıt gelmediği söylendi.

Durna’nın Artı Gerçek’e verdiği bilgiye göre, nüfus müdürlüğü görevlileri, Emniyet’ten sadece "bir komisyon kurulacağı ve başvuruları bu komisyonun inceleyeceği" yönünde bilgi verildiğini aktardı.

NE ZAMAN KURULACAK, KİMLER YER ALACAK BELLİ DEĞİL

Komisyonun ne zaman kurulacağı, komisyonda kimlerin yer alacağı, ne kadar sürede ne kadar dosyayı inceleyeceği ise bilinmiyor.

Tezcan Durna, yargı paketi ile getirilen düzenlemede bu komisyondan bahsedilmediğine dikkat çekiyor.

"Nihai kararı Emniyet verecekmiş gibi görünüyor" diyen Durna, çünkü savcılıktan da olumlu yanıt geleceğini düşünüyor.

SAVCILIK YAZILARI ANCAK DOSYA NUMARASI İLE GÖRÜLEBİLİYOR

Öte yandan, savcılığın da her bir kişi için bir dosya numarası tayin ettiği, nüfus müdürlüklerinde dosya numarası ile değil isim ile arama yapıldığında yanıt gelmemiş gibi göründüğünü aktaran Durna, Barış Akademisyenlerine dair "Hakkımızda başka bir soruşturma yok. Davalar da beraat ya da hükmün açıklanmasının geri bırakılmasıyla sonuçlandı. Zaten öyle olmasa pasaportların iadesi için başvuru yapamazdık" diyor.

BİTMEYEN ENGELLİ KOŞU PARKURUNDA GİBİ

Tezcan Durna, bu yeni kararı şöyle yorumluyor: "Başından beri yapılan, gasp edilmiş bir hakkı tekrar vermek için önce oyalıyor, sonra veriyormuş gibi yapıyor, sonra yine sürümcemede bırakıyor, umutlandırıyor, biz hakikaten pasaportlarımızı alacağız ümidine kapılmıştık, o umutla bir süre avunuyoruz, dilekçeler veriyoruz, hukuki yollardan hakkımızın peşine düşüyoruz, sonra bir bakıyoruz bir bariyer daha yükselmiş. Bitmek bilmeyen bir engelli koşu gibi… Normalde engelli koşunun parkurunda belli aralıklarla engeller vardır, 500 metre sonunda o engellerin biteceğini ve düz yolda yürüyeceğini ümit edersin, bizde öyle bir şey yok."

Pasaportların iptal edilmesi Anayasal hak olan seyahat özgürlüğünü kısıtlamasının yanı sıra akademisyenler için daha can yakıcı bir sorun.

YURT DIŞINA ÇIKAMAMAK CAN DAMARININ KESİLMESİ GİBİ

Durna, bu durumu şöyle anlatıyor: "Yurt dışına çıkamıyorum. Herhangi bir akademik sahada çalışan birisi için uluslararası bilimsel etkinlikler çok önemlidir. Mesela, geçen yıl Şangay Üniversitesinde bir kültürel çalışmalar kongresine ortak bir bildiri özeti göndermiştik. Kabul edildi, ama gidemedik. Bana geçen yıl Almanya’nın en iyi üniversitelerinden iki tane burs çıktı, gidemedim. Hem iyi akademik araştırma yapabilecek ortam sunması hem de maddi açıdan önemliydi. Bir akademisyen için uluslararası bilimsel etkinlikler can damarı gibidir."

TÜRKİYE’DE HAPSOLAN, YURT DIŞINDA TAKILI KALANLAR VAR

Akademisyen olan eşi ile birlikte bir belirsizlik içinde yaşadıklarını anlatan Durna, "Belirsizlik feci şekilde yormuş durumda" diyor ve ekliyor: "Bu benim ve ailemle ilgili olan. Bunun dışında yakınları yurtdışında olan pek çok insan var. Burada hapis kalmış durumdalar. Bir şekilde atılmadan önce gidip yurtdışında takılı kalmış olanlar var. Onlar da Türkiye’ye dönemiyor. Bir arkadaşımız annesinin cenazesine gelemedi. Bunun gibi çok can sıkıcı olaylarla karşılıyoruz. Bizim için basit bir pasaport meselesi değil."

REKTÖR İBİŞ OLUMLU YANIT VERDİ

Doç. Dr. Tezcan Durna için ihraç edildiği Ankara Üniversitesi’nden ise "olumlu" yanıt gelmiş. Kendilerini işten atan üniversite yönetiminin bu kararını sorduğumuz Durna, "Barış Bildirisi ilk gündeme geldiğinde üniversite bizim hakkımızda disiplin soruşturması açtı. Bu soruşturma sonuçlandırılmadan KHK ile ihraç edildik. Ankara Üniversitesi bu konuda en cevval davranan üniversitelerden birisi, Rektör İbiş. Bazı üniversitelerde hiç atılmayan, bazılarında bir kısmı atılanlar oldu. Ankara Üniversitesi hepsini attı. Bir takım terör örgütleri ile iltisaklı denilerek atılmıştık. Anayasa Mahkemesi kararı zaten böyle bir bağlantı olmadığına karar verdi. Ondan sonra Rektör İbiş’in nasıl davranacağını merak ediyorduk. Nüfus müdürlüğüne verdiği yanıtta anladık ki, bir geri dönüş adımı olabilir.

"İhraç karar zaten yanlıştı, çok insafsız, hukuksuz, haksız bir karardı. Geri dönüş için şimdi OHAL Komisyonu’nun kararını bekliyoruz. Yasaya göre, zaten OHAL Komisyonu olumlu yanıt verse de eski çalıştığımız üniversitelere dönemiyoruz. Başka üniversitelerde görevlendirecekler. Ondan sonra da önceden çalıştığımız üniversitelerimize dönmek için mücadele vermemiz gerekecek."

Öne Çıkanlar