Seçim sonuçları bize ne söylüyor?-2 | Prof. Doğanay: AKP seçmeni 'Sizi gördük ve ne yaptığınızı biliyoruz' dedi

Seçim sonuçları bize ne söylüyor?-2 | Prof. Doğanay: AKP seçmeni 'Sizi gördük ve ne yaptığınızı biliyoruz' dedi
Seçim sonrası, "Sonuçlar CHP’nin zaferi mi yoksa AKP seçmeninin bir ihtarı mıydı?" tartışması çıktı. Prof. Doğanay: "AKP seçmeni ‘Sizi gördük ve ne yaptığınızı biliyoruz!’ dedi." Araştırmacı Selçuki: AKP'ye oy veren 3 milyon seçmen başka partileri seçti."

Kemal Taylan ABATAN


İSTANBUL - 31 Mart Yerel Seçimleri’nin ardından geçen üç haftada gündemi CHP’nin başarısı ve AKP’nin kaybı üzerine yapılan yorumlar meşgul etti. CHP kanadından gelen ihtiyatlı açıklamalar, seçim sonuçlarının kendileri açısından bir görev yarattığına işaret etmekteydi. AKP’den gelen öz eleştiri çıkışları ve iç tartışmalar, buna karşılık Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başarılı oldukları iddiası ise tartışmalara sebep oldu.

Seçim sonuçları iktidar cephesinde daha çok sandığa gitmeyen seçmenler üzerinden yorumlandı. "Seçim sonuçları CHP’nin zaferi mi, AKP seçmeninin partisine bir uyarısı mı?" tartışması yaşandı.

Peki iddia edildiği gibi AKP seçmeni sandığa gitmeyerek partisini uyardı mı? CHP, 31 Mart 2024 Yerel Seçimleri’nde elde ettiği başarıyla, erken seçim kararı alınmadığı takdirde 2028’de gerçekleşecek cumhurbaşkanlığı seçimlerinde şimdiden iddialı konuma geldi mi?

Seçimlerin üzerinden geçen üç haftanın ardından ortaya çıkan tabloyu araştırmacılar ve siyaset bilimciler Artı Gerçek'e değerlendirdi.

Dizinin ikinci bölümünde Humboldt-Universität zu Berlin’de araştırmalarını sürdüren Prof. Dr. Ülkü Doğanay ve İstanbul Ekonomi Araştırma Genel Müdürü Can Selçuki’nin değerlendirmelerine yer veriyoruz.

Doğanay, AKP seçmeninin partisine “Sizi gördük ve ne yaptığınızı biliyoruz” mesajı verdiğini söyledi. Selçuki ise AKP’ye oy veren 5 milyon seçmenden 3 milyonunun başka partileri tercih ettiğini belirtti.

'SADECE SEÇMENİN İKTİDARA DERS VERMEK İSTEMESİ İLE AÇIKLANAMAZ'

Yerel seçim sonuçlarının CHP’nin zaferi mi yoksa AKP seçmeninin partisine bir uyarısı mı olduğuna yönelik sorumuza, CHP’nin son dönemde temsil ettiği ‘değişim’ umudunun seçmen nezdinde karşılık bulduğunu söyleyen Prof. Dr. Ülkü Doğanay, AKP ve ittifak ortağı MHP’nin bu sonucu kendi seçmeninin ‘ders vermek istediği için sandığa gitmediği” argümanıyla açıklamak istemesinin anlaşılır olduğunu söyledi. Ayrıca Doğanay, bu argümanın ardında, ders verme hedefine ulaşan seçmenin bundan sonra iktidarın meşruluk kaynağı olmaya devam edeceği ve iktidara olan desteğini sürdüreceği ön kabulünün yattığını belirtti. Doğanay şöyle ekledi:

“Ancak ben seçim sonucunun kendi başına, sadece seçmenin iktidara bir ders vermek istemesi ile açıklanamayacağını düşünüyorum. Eğer iddia edildiği gibi AKP seçmeni sandığa gitmediyse, bu eylemi basitçe bir uyarı, geçici olarak alınmış bir karar ya da bir küskünlük haline karşılık olmayabilir. Bunu ‘Sizi gördük ve ne yaptığınızı biliyoruz!’ mesajı olarak da görmek mümkün."

‘BAHÇELİ’NİN SÖZLERİ MİLLET İRADESİNİN KURUCU ÖĞE OLMADIĞININ İFADESİ’

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin bayram mesajını da yorumlayan Doğanay, “Bahçeli, 9 Nisan tarihli bayram mesajında ‘Türkiye Cumhuriyeti sandıkta kurulmamıştır’ demişti. Bu sözleri, seçimlerin ve seçimde ortaya çıktığı düşünülen ‘millet iradesinin’ devletin kurucu öğesi olmadığının, devletin temelinde halkın iradesini aşan, onun üzerinde bir üstün iradenin bulunduğunun ifadesiydi -ki bu Bahçeli’nin temsil ettiği siyasi düşünce ile tutarlı bir tespit olarak görülebilir. Kısaca devletin halk için değil, halkın devlet için var olduğuna dair bir ön kabulün politik söze yansıması olarak düşünebiliriz bu cümleleri” dedi.

‘BAHÇELİ’NİN SÖZLERİ AKP AÇISINDAN SIKINTI YARATABİLİR’

Prof. Dr. Doğana, Bahçeli’nin bu sözlerinin AKP açısından sıkıntı yaratabileceğini ifade etti:

"Çünkü bugüne kadar Cumhurbaşkanı Erdoğan ve partisi AKP’nin her türlü icraatının meşruluk kaynağı olarak seçimde kurulan sandıktan en fazla oyu çıkaran parti ve lider olması gösterilmişti” ifadelerini kullandı. Ayrıca Doğanay, “Seçimli otoriter rejimlerde çokça görüldüğü gibi, AKP ve Erdoğan bakımından da millet ile kendisine oy veren seçmen ve dolayısıyla milli irade ile sandıktan çıkan oy çokluğu birbiriyle özdeş görülmekte, bu özdeşlik seçmen, parti, lider arasında kurulan ilişkinin merkezine yerleştirilmekteydi."

KAYYIM ATAMALARI VE MEŞRUİYET KRİZİ

Erdoğan’ın 2017 referandumundan sonra “Atı alan Üsküdar’ı geçti” sözlerinin sandıktan çıkan sonucun milli iradeye özdeş ve tartışılmaz olduğunun kabulü anlamını geleceğini vurgulayan Doğanay, Türkiye’nin koşulları ile uyuşmayan cumhurbaşkanlığı rejimi de dahil olmak üzere sandıktan çıkan sonuçların yanlış ya da yanıltıcı olacağının ilk açık beyanını 2019 yerel seçimlerinde “Hiçbir şey olmasa da bir şey oldu” sözleriyle verdiğini söyledi.

Doğanay’a göre iktidar, “Daha önce seçimleri kazanan HDP’li belediyelere kayyım atayarak sandıkta tecelli bulan iradenin sadece kendi seçmenine ait irade olduğunu ortaya koymuştu, ancak 2019’da yalnızca Kürtlerin değil, İstanbul seçmeninin de sandıkta ortaya çıkan iradesinin doğru olmadığında ısrar eden AKP ve ortağı MHP, 2024’te yaşadığı bu ikinci ve daha büyük yerel seçim yenilgisini seçmenin sandığa gitmemesiyle açıklıyor."

‘İKTİDARA GÖRE KAZANSALARDI MİLLİ İRADE TECELLİ ETMİŞ OLACAKTI’

31 Mart Yerel Seçimleri’nin hemen ardından “milli irade sandıkta tecelli etmiştir” diye beyanat veren iktidar kanadının daha sonra sandığa gitmeyen seçmen ve geçersiz oylar üzerinden çark ettiğini belirten Doğanay, “Seçmen sandığa gitseydi veya boş ya da geçersiz oy kullanmasaydı, milli irade sandıkta tecelli etmeye devam edecek ve bir kez daha AKP ve Cumhur İttifakı kazanmış olacaktı” dedi.

‘SANDIĞA GİTMEMEK OYUN BOZUCU BİR TAKTİK OLABİLİR’

Artı Gerçek okurlarına Jose Saramago’nun Görmek romanını hatırlatan Prof. Dr. Ülkü Doğanay, “Bu distopik romanda, adı belirsiz bir ülkenin başkentinde seçmenin yüzde 83’ünün boş ya da geçersiz oy kullanmasının ardından yaşanan siyasi krizi ve iktidar lehine tecelli etmediği durumlarda ‘milli irade’nin otoriter yönetimlerin ezberini bozması sebebiyle ne denli alt üst edici olabileceğini okuruz” ifadelerini kullandı ve şunları ekledi:

“Bu bağlamda seçmenin sandığa gitmemesi ya da boş oy kullanması da bir protesto biçimi, bir irade beyanı ve seçmenin önüne tek katılım aracı olarak sandığı dayatan, sözünü siyasetçilere ulaştırmasının diğer tüm meşru yollarını -gösteri ve protestolar, basın açıklamaları ve diğer irade beyanları- siyasal katılım aracı değil rejime yönelik bir tehdit olarak gören seçimli otoriter iktidara karşı oyun bozucu bir taktik olabilir.”

SELÇUKİ: 1.5 MİLYONU CHP'YE, 1.4 MİLYONU YRP'YE OY VERMİŞ

31 Mart Yerel Seçimleri sonuçlarını Artı Gerçek için değerlendiren İstanbul Ekonomi Araştırma Genel Müdürü Can Selçuki, öncelikle şu tespitlerini aktardı:

"Oy geçişkenlikleri üzerine yaptığımız analiz CHP'nin AK Parti'den ciddi oy aldığını gösteriyor. 2023 seçimleriyle 2024 seçimlerini sandık bazlı kıyasladığımızda Mayıs 2023’te AK Parti’ye oy veren seçmenin yaklaşık yüzde 30’unun bu seçimde AK Parti’ye oy vermediğini görüyoruz. Bu yüzde 30’luk kitlenin dağıldığı 3 temel blok var. Yaklaşık 2 milyon AK Parti seçmeni sandığa gitmezken, 1.5 milyonu CHP’ye ve 1.4 milyonu da YRP’ye oy vermiş. Dolayısıyla 2023’te AK Parti’ye oy veren ancak bu seçimde vermeyen yaklaşık 5 milyon seçmenin 3 milyonu başka iki partiyi tercih etmiş."

‘YENİ SEÇMENİN ÖNEMLİ KISMI CHP’YE OY VERDİ’

2023’te AKP’ye oy veren yaklaşık 5 milyon seçmenin 3 milyonunun başka partileri tercih ettiğini söyleyen Can Selçuki, bu sonuçların AKP seçmeninde çok ciddi bir kitleyi oluşturmakla birlikte CHP ve YRP’nin seçim başarısını açıklayan tek faktör olmadığını da söyledi.

Selçuki’ye göre, “2023’te oy kullanmayan 1.4 milyon seçmenin bu seçimde CHP’den yana tercih kullandığını görüyoruz. Kuşkusuz bu seçmenin önemli bir kısmını ilk defa oy kullanan gençler oluşturuyor."

YEREL SEÇİM BAŞARISI CHP'Yİ İKTİDARA TAŞIR MI?

Erken seçim olmadığı takdirde 2028’de yapılması planlanan genel seçimlerde CHP’nin şansının ne olacağına yönelik sorumuza cevap veren Prof. Dr. Ülkü Doğanay, “CHP yerel seçimlerde çoğumuzu şaşırtan bir başarı elde etti” ifadelerini kullandı. CHP’nin yeni yüzler ve yeni bir siyaset diliyle, hesaplı ve emek verilmiş bir başarı elde ettiğini öne süren Doğanay, bu sonuçlarda iktidar kanadının katkısının da olduğunu belirtti. Doğanay sözlerini şu şekilde sürdürdü:

“İktidarın, ekonomik krizin dar gelirli seçmen üzerindeki etkilerini önemsemeyerek bugüne kadar sürdürdüğü kimlik ve kutuplaşma siyaseti aracılığıyla, yeni hiçbir şey vaad etmeden kolay seçim başarısı elde edeceği yanılgısını, bir tür güç zehirlenmesi olarak da okuyabiliriz. Yerel seçimlerde elde ettiği başarının CHP’yi iktidara taşıyıp taşımayacağı ise, büyük ölçüde kazandığı belediyeleri nasıl yöneteceği ile ilişkili olacak.”

Öne Çıkanlar