Kamu emekçileri Diyarbakır'da miting yapacak

Kamu emekçileri Diyarbakır'da miting yapacak
KESK'in, 16 Aralık'ta ekonomik kriz, işsizlik ve güvencesizliğe karşı Diyarbakır'da yapacağı mitinge 14 ilden kamu emekçileri katılacak.

ARTI GERÇEK - Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu, (KESK) ekonomik kriz, işsizlik ve güvencesizliğe karşı düzenlediği bölge mitinglerine devam ediyor. KESK, 5 ilde düzenlemeyi planladığı bölgesel mitinglerin ilkini, İzmir Gündoğdu Meydanı'nda gerçekleştirmişti. 'Krizin bedelini emekçiler değil, krizi yaratanlar ödesin' sloganı ile yapılacak olan mitingler, 9 Aralık'ta Samsun, 15 Aralık'ta Adana, 16 Aralık'ta Diyarbakır, 22 Aralık'ta ise İstanbul'da devam edecek.

'DARBELER GELENEKSELLEŞTİ'

KESK Diyarbakır Şubeler Platformu, Eğitim Sen Diyarbakır 1 Nolu Şube binasında Diyarbakır'daki mitinge ilişkin basın toplantısı düzenledi. Mitinge ilişkin bilgi veren Eğitim Sen 1 Nolu Şube Eş Başkanı Abbas Şahin, ülkede yaşanan sosyal, siyasal ve ekonomik sorunlara dikkat çekti. Türkiye'nin 2016 yılında yaşanan darbe girişimin ardından güvenlikçi politikalara yöneldiğini ifade eden Şahin, "Darbe sürecine bizler alışkınız. Her 10 yılda bir gelenekselleşen bir süreçle karşı karşıya olduğumuzu gördük. Kültürel hakların elde edildiği her dönemde darbe mekaniği devreye giriyor. Bu darbe mekaniği var olan bütün hakları ellerimizden alıyor. Cumhuriyet tarihinde hep bu şekilde gelişmiştir" dedi.

130 BİN KAMU EMEKÇİSİ İHRAÇ EDİLDİ

Darbelerin panzehirinin demokrasi olduğuna inandıklarını ifade eden Şahin, şunları söyledi: 

"2016 yılında bir darbe süreci oldu, bunun ardından 20 Temmuz'da OHAL ilan edildi. Ülke OHAL ve KHK'lerle yönetilmeye başlandı. OHAL ve KHK iktidar açısından bulunmaz bir nimetti. Çünkü iktidarın hayal bile edemeyeceği yetkilere sahip oldu. Gerçekleri gizlemek için önce muhalif basını susturdu. Ardından muhalif kesime sıra geldi. Dernekler, gazeteler kapatıldı, gazeteciler cezaevine konuldu, kamu emekçileri işlerinden edildi ve cezaevlerine atıldı.  Kamuda 130 binin üzerinde emekçi ihraç edilerek, açlıkla baş başa bırakıldı.

'BARIŞI SAVUNMAK SUÇ SAYILIYOR'

Ülke yarı açık cezaevine çevrildi. İktidar ülkeyi kutuplaştırdı, güvenlik politikalarını derinleştirdi ve barıştan uzaklaştı. Birleşmiş Milletler kararlarına göre barış her zaman ön planda olması gerekiyor, savaş suç sayılıyor. Bizde durum tersine işliyor. Ülkemizde barışı savunanlar suçlu, savaşı savunanlar vatanseverler olarak görülmeye başlandı. İçeride ve dışarıda uygulanan savaş politikaları ülkenin ekonomik krize girmesine, hukuk alanında krize girmesine sebep oldu. Üretim durdu, en temel ihtiyaçlar bile ithal edilmeye başlandı. Samanı bile ithal eder pozisyona geldik. Şeker fabrikaları kapatıldı, çiftçiler köylüler mağdur edildi. Milletvekilleri, seçilmiş belediye başkanları cezaevine atıldı. Belediyeler kayyımla yönetildi. Demokrasiyi rafa kaldırıp, hukuku işlevsiz hale getirerek kendi lehine kullanan bir iktidara karşı karşıyayız."

MİTİNGE 14 İLDEN KATILIM

İktidarın bu politikaları karşısında sessiz kalmayacaklarını belirten Şahin, "Çünkü şuanda kriz var, bu krizin bedelini emekçiler ödüyor. Biz bunlara karşı duracağız. Pes etmeyeceğiz. 16 Aralık'ta İstasyon Meydanı'nda bölge mitingi düzenleyeceğiz. Bu mitinge Siirt, Batman, Malatya, Van, Urfa, Bitlis, Dersim, Adıyaman, Şırnak, Elazığ, Muş, Mardin, Bingöl ve Diyarbakır katılımı ile gerçekleşecek" diyerek herkese mitinge katılım çağrısı yaptı.

Öne Çıkanlar